Geçmişten Bugüne, Galatasaray'da Yönetememe Sorunsalı!

Alpay Asma

Şef Gümüş Kıvrım
Katılım
23 Kasım 2008
Mesajlar
72.886
Tepkime puanı
21.938
Puan
3.553
Süper Lig'de 2014-2015 sezonunda üçleme yaparak son demini tüketen kadronun yenilenmesi gerektiğini taraftarın büyük kesimi daha o gün dillendiriyordu.

Ne yazık ki aradan geçen zaman da kısmen kadro da eskiyen yüzler değişse de yerine konan isimlerin kalitesizliği, ve maddi açıdan bizden aldığını asla sahada gösteremeyen miadı dolmuş isimlerin sayıca fazlalılığı sebebi ile sahada oldukça verimsiz, insanı futboldan soğutan heyecanını kaybetmiş bir Galatasaray izliyoruz.

HERKES SUÇLU AMA YÖNETENLER DEĞİL

Galatasaray'da kol kırılır yen içinde kalır derler ama sürekli olarak birbirini ispiyonlayıp, geçmişi eleştirip kendi döneminde onu aratmayacak hatalar yapmak daha büyük bir gelenektir.

Misal, Polat döneminde yapılan hatalar yüzünden kötü bir miras devraldığını ifade eden Aysal her şey rayına oturmaya başlamışken düzeni bozmak için olayı kaşımaya başlar. 2 şampiyonluk kazanarak 16 yıl sonra kupa kazanan Fatih Terim gider konuşursam yer yerinden oynar dediği Mersin maçından 6 ay sonra Milli Takıma teknik direktör olur.

Önüne tepsi ile başkanlık sunulan Ali Dürüst , ikinci adamım ben diyerek reddederek Milli takımda ikinci adam olmayı seçerek, Terim'in yaverliği dışında bir misyonu olmadığını tescil eder.

Bir allahın kulu da çıkıp sizin derdiniz nedir. Taraftar size bu kadar sevgi gösterirken neyi paylaşamadınız diyemez. Aslında taraftar da bunu demek yerine birbirine girerek saf tutup ülkenin bugün ki kaos ortamının aynası olmayı tercih eder.

YÖNETİMLER ÇUVALDIZI KENDİNE BATIRMALI

Evet yukarıda özetlenen tablo da geçmiş yönetimlerin, idarecilerin, profesyonellerin ve teknik adamların payı büyük. Ama bundan ders çıkarmak bir yana imitasyonu olmayı seçmiş yakın geçmiş ve şu an ki bütün yönetimlerin suçu da yadsınamaz.

Türkiye de iğrençlik derecesine gelen kişiye tapma derecesinde sevmek durumu bizi bugüne getiren aslında. Başarılı olunca hemen ''imparator'', iki doğru hamle yapınca ''büyük başkan'' sıfatını hemen yakıştırıveriyoruz görevi zaten başarıyı doğru yapılanarak ve finanse ederek kazandırmak olan kişilere.

Neyse geçmişe mazi derler, çok uzatmayacağım bu faslı. Zaten hepimizin artık aşina olduğu mevzular ama inatla görmemek için ant içmişcesine yönetenler devam edince biz de ısıtıp ısıtıp gündeme getirme gereği duyuyoruz.

İDEAL YÖNETİM ÇOK MU ZOR ?

Aslında o kadar kolay ki ama hep meseleyi doğrudan çözmeye çalışmak yerine, tersten giderek kirli ve yanlış methodlar ile çözmeye çalışanlar yüzünden 1 doğru yapılıyorsa 4 yanlış ile onu da götürüyorlar. Tabi bazıları (Dursun Özbek, Adnan Polat gibi) o 1 doğruyu da yapamadıkları için taraftar o 1 doğruyu yapan Ünal Aysal gibilere de özlem duyuyor haliyle.

İDEAL YÖNETİM ALGORİTMASI



      1. 1. Yönetimler sadece yöneteceği profesyonel ekibin en verimli şekilde çalışmasını sağlamaktan sorumlu olup saha içi ve dışında herhangi bir kararın alınmasından sorumlu olmamalıdır.
2. Profesyonel ekipler yönetimler tarafından değil, tüm camianın ortak aklı ile belirlenmeli ve bu ortak akılda üst düzey yöneticiler, finans yöneticileri, akademisyenler, kulübe mal olmuş eski sporcular ve geçmiş yönetimde başarıları ile sivrilmiş güven veren kişiler olmalıdır.

3. Bu ekip yönetimler ve üzerinde de denetim sahibi olabilmeli ve herhangi bir başıbozukluk ve düzenden sapma olması durumunda devreye girerek yönetimleri fesihetme hakkına sahip olmalıdır.

4.Yönetimler ve profesyoneller, bağımsız ve uluslararası kuruluşlar tarafından sürekli olarak takip edilmeli ve çizilen finansal tablodan sapma olduğunda bu raporlar taraftarın da analayabileceği bir dilde tüm unsurlar ile paylaşılarak şeffaflık politikası izlenmelidir.

5. Taraftarın kulübe aidiyet duymasını sağlayacak adımlar atılmalı. Kulübün sosyal medya ve reklamcılık ekibi tamamı ile profesyonel kimselerden oluşmalı ve çeşitli organizasyonlar ile ürünlerin ve maçların teşviği yapılmalıdır. (Video gösterimler, efsane futbolcular ile taraftar söyleşileri vs... hatta bununla ilgili taraftarın fikri sorulmalı ve en beğenilenler maç önü ve sonrasında düzenlenmeli)

6. Kulübün net bir organizasyon şeması olmalı, uzun vadeli plan yapabilecek sportif kişiler en doğru biçimde belirlenmeli ve ona yukarıda yer alan maddelere bağlı kalarak mümkün olan maksimum esneklik sağlanmalıdır.

7. Scout ekibi genişletilerek, kalitesi daha yüksek bir seviyeye çekilmeli buranın önerileri transfer politikasında belirleyici unsurlardan biri haline getirilmelidir.

8. Alt yapı yeniden işler hale getirilmeli buraya atanan kişiler liyakat usulü ile belirlenmeli ve ülkenin en seçkin bilim ve spor insanları tarafından koordine edilmelidir. Futbolcu, menajer, teknik direktörün burada söz hakkı olmamalı. Yönetici yakınlarının çocukları değil gerçekten yetenek sahibi futbolcuların seçimi yapılmalıdır. Alt yapıda her şeyden önce karakter eğitimi de verilmeli. Burada FUTBOLCU ADAYLARINI SPORTİF VE AHLAKİ YÖNDEN eğiten ÖĞRETMENLER olmalıdır. Florya bir nevi okul haline getirilmelidir. (Barcelona modeli)

Bütün bunlar planlanabilirse başarı değil başarısız olmak çok zor aslında ama ZOR OLAN KISIM BUNLARI BU ÜLKE DE BAŞARABİLMEK.

Siyasetten, sanat dünyasına TORPİLLİ kişilerin YÖNETİCİ, ve PARA SAHİBİ olduğu bir ülke de yaşadığımız için YÖNETENLER VE PROFESYONELLER DE BU KİTLEDEN ÇIKIYOR.

Toplumun yaşadığı ahlaki çöküntü, ve yozlaşma halkın dini duyguları ile oynanarak maniüpüle edilmeye çalışılıyor yıllardır. Maalesef ki başarılı da oluyorlar. Bu anlayışın değişimini sağlamak zor olsa da bunu yapabilecek birikime sahip insanlar da var. Yeter ki bu şans verilsin.
 
Dursun Özbek ile Liselilere özgü Aristokrat sınıfına ayrıcalık tanınan pilav günlerine karşı taraftara sucuk ekmek günleri düzenlenerek bir devrim yapılmıştır.

Çok Yaşa Yoldaş Özbek !


Yapılması gereken şey çok basit :

1.Tüzük değişerek taraftar kitlesinin oy kullanma ve kulube maddi destek sağalamasının önü açılacak, kulube destek olma derecesine göre statü belirlenecek.

2.Başkan ve yönetimler ibra oylamalarında maddi olarak yükümlülük altında olacaklar , eğer kulüp zarar sokulmuşsa adli yargılamanın ve hacizin önü açılacak.
 
Güzel analiz olmuş.Yapılması gerekenler bunlar tabi de dediğin gibi bunları bu ülkede yapabilmek çok zor.Medyasından şikebahçe yandaşlarına kadar hepsi engellemek için elinden geleni yapar.
 
Klubu zarara sokanlar bunu ceplerinden odeyeceklerse , klubu kara gecirenler de kari ceplerine mi koyacaklar ?

Bu kadar mantiksiz bir teklif olur mu ? Kim aday olur bu durumda , zaten aday cikmiyor , hepten yonetimsizlik ile sinaniriz .. Bir kontrol mekanizmasi olmasini savunuyorum ama riski olup getirisi olmayan bir iste kim calisir ?

Ulkede bir doviz krizi olacak , transferlerde risk var , basarinin garantisi yok, hangi akli basinda insan bunlar gerceklesmeden once kendini maddi riske sokan bir seye imza atar ?

Siz olsaniz atar misiniz ? Kendilerine bagli olmayan degiskenlerden olusan zarari nasil ayirt edeceksin ? Sonra zarar nedir ? Neye gore hesaplanir ? Rakamlardaki senelik eksiler zarar olarak mi gorulur ?

Bruma alinacak aysal donemine 13 milyon zarar yazacagiz , adam gorevden ayrilirken bruma tam gaz oyun oynayip kazanimlarda bulunacak , o kazanimlar atiyorum dursuna kar yazilacak

Boyle mantiksiz bir dusunce olmaz , bu da asla tuzuge giremez , girse de hukuken uygulanamaz
 
Borç 0 lanıp denk bütçe prensibi getirilmeli, %3-5 bir sapma konur.Bunda bir risk yok paran yoksa gidip yüksek maliyetli oyuncu almayacaksın neyse gelirin o kadar.
 
Klubu zarara sokanlar bunu ceplerinden odeyeceklerse , klubu kara gecirenler de kari ceplerine mi koyacaklar ?

Bu kadar mantiksiz bir teklif olur mu ? Kim aday olur bu durumda , zaten aday cikmiyor , hepten yonetimsizlik ile sinaniriz .. Bir kontrol mekanizmasi olmasini savunuyorum ama riski olup getirisi olmayan bir iste kim calisir ?

Ulkede bir doviz krizi olacak , transferlerde risk var , basarinin garantisi yok, hangi akli basinda insan bunlar gerceklesmeden once kendini maddi riske sokan bir seye imza atar ?

Siz olsaniz atar misiniz ? Kendilerine bagli olmayan degiskenlerden olusan zarari nasil ayirt edeceksin ? Sonra zarar nedir ? Neye gore hesaplanir ? Rakamlardaki senelik eksiler zarar olarak mi gorulur ?

Bruma alinacak aysal donemine 13 milyon zarar yazacagiz , adam gorevden ayrilirken bruma tam gaz oyun oynayip kazanimlarda bulunacak , o kazanimlar atiyorum dursuna kar yazilacak

Boyle mantiksiz bir dusunce olmaz , bu da asla tuzuge giremez , girse de hukuken uygulanamaz


cozum getirin o zaman renktas
biz mi kongre uyesiyiz (Alpay mi yada)
 
Galatasaray Tüzüğü değiştirilsin kesinlikle klüp Liselilerden&Divan Kurulundan&Genel Kuruldan bağımsızlaşıp halka açılsın
Mesela taraftar tutup başkan seçimi veya teknik direktör seçimine karışmasın kesinlikle belli sınırları olsun
Mesela taraftar olarak kendi aramızda bir seçimle temsilciler seçilsin onlar taraftarın isteklerini yönetime iletsin dertlerimizi anlatsın

En basit o liseliler divan kurulu genel kurul üyeleri yıllardır aidat vermeden orda üye vasfıyla oturuyor aç klübü taraftara arkadaş
Dünya genelinde 30 milyon Galatasaray taraftarı var üyelik sistemi kur aylık 10-20-30-40-50-100-200 herkesin gelirine göre bir sistem kurulsun
Klübün kendi geliri sadece klüp borçlarını kapatmak+futbolcu maaşları için kullanılsın. Herşey belgesiyle gözetimiyle denetlensin tam bağımsız kurullar tarafından
Taraftarın topladığı para ise sadece transfer'e kullanılsın mesela basit bir hesap yapalım
Ayda 10-20-30-40-50-100 lira veren toplam 1 milyon üyesi var diyelim klübün(uzun sürsede bu rakam'a ulaşılabilir)

ort:30 liradan*1.000.000==>40.000.000 para yapar aylık vur bunu yıllığa 480.000.000 lira yıllık çevir euro'ya 90.000.000 euro para yapar yıllık olarak düşünsenize sadece transfer için kullanılmaya her yıl +90.000.000 milyon euro paramız oluyor bu miktar zaman geçtikçe sistem işe yaradıkça artar Galatasaray'ın popilerliği başarısı artık 90 la başlayıp 200-300'e kadar yolu var bu işin
 
@ismail

Sana daha onceki mesajlarimda da alinti yapip belirtmistim , ben keyfine duskun adamim , boyle islerle ugrasmam , bir getirisi olmayan ise de zamanimi eforumu harcamam

yonetim heveslisi olan , menfaat pesinde 4 donen uyeler dusunsunler .. benim gibi uyelerin klupten tirtikladigimiz da olmaz , pek bir sey verdigimiz de olmaz .. anca sagda solda uyeyiz diye caka satmaya yarar bizim uyelikler

benim gibi durust adam da zor bulursunuz kiymet bilin
 
Klubu zarara sokanlar bunu ceplerinden odeyeceklerse , klubu kara gecirenler de kari ceplerine mi koyacaklar ?

Bu kadar mantiksiz bir teklif olur mu ? Kim aday olur bu durumda , zaten aday cikmiyor , hepten yonetimsizlik ile sinaniriz .. Bir kontrol mekanizmasi olmasini savunuyorum ama riski olup getirisi olmayan bir iste kim calisir ?

Ulkede bir doviz krizi olacak , transferlerde risk var , basarinin garantisi yok, hangi akli basinda insan bunlar gerceklesmeden once kendini maddi riske sokan bir seye imza atar ?

Siz olsaniz atar misiniz ? Kendilerine bagli olmayan degiskenlerden olusan zarari nasil ayirt edeceksin ? Sonra zarar nedir ? Neye gore hesaplanir ? Rakamlardaki senelik eksiler zarar olarak mi gorulur ?

Bruma alinacak aysal donemine 13 milyon zarar yazacagiz , adam gorevden ayrilirken bruma tam gaz oyun oynayip kazanimlarda bulunacak , o kazanimlar atiyorum dursuna kar yazilacak

Boyle mantiksiz bir dusunce olmaz , bu da asla tuzuge giremez , girse de hukuken uygulanamaz

Taraftar niye o zaman cebinden olmayan 3 kutusunu arttırıp ürün alayım maça gideyim diyor.

Benim yazımda cebinden para vereceğini nereden çıkardiniz bu arada. Ben sadece denetim üstü denetim önerdim.

Yönetimler standart ve sadece sirket yöneticisi kıvamına getirilmeli ve Galatasaray üzerinden PR ve MARKA değerini arttırmaya ve MİLLETİN tirmagindan arttırdığı parayi KOMİSYON olarak cebe indirmeye engel olmak sadece.

Bunu yapmadan yönetime geleceklerse KAYYUM yönetir zaten ne fark var.

Aysal'in milyonları kandırp prim yapısına, Dursun'un para cukkalamasina engel olalım diye düşünüyoruz.


Senin rahatinin bozulmasını değil RAHAT OLMAYAN EMEKCİNİN SOGUSLENMESINE dir tepki.
 
Kulaga hos gelen ama uygulamasi olmayacak bir seyi oneriyorsunuz . Bu kisilerin kendi adlarina aldiklari yatirim kararinin fos cikip da onlarin bedelini odeyecekleri bir mecra degil

Ne yapilan transferin ,ne borc yapilandirmasinin , ne yesil sahadaki basarinin , yayindan gelecek paranin , urun satisinin , hic bir seyin yuzde yuz dagiliminin ve sonucunun belli olmadigi bir arenada , kalkip kimse gelecege kendini maddi kayip riski altina sokacagi bir goreve soyunmaz

Yoneticilik denen sey sirket yoneticiligi olan ,bir maas aldigin , kar payi elde ettigin bir sey degil , dernek yoneticiligi bu .

Bu sekilde olmaz . Denetleme olsun , mueyyide olsun ,ama kimse faaliyetlerin nasil sonuclanacagini bilmeden bir kagida boyle bir imza atmaz , dedigim gibi faaliyet karlarindan da pay alacaklarsa olabilir.

Tek tarafli is mi olur , azcik mantikli dusunun
 
Başarı ve geliri getirecek eylemleri yapabilecek beceriler içermeyen yöneticileri eleme için gayet yerinde bir method.

10 Milyon verip 30 milyon almasın kimse diye denetim gelecek.

Kendi cebinden para koymayacak ki adam. Eğer değerini arttiramiyorsa kulübün gidecek.

Fırsatci amirler elenince elini cidden taşın altına koyup bunun hesabını yapmadan görev alacak kurucu bir ekip sonrası zaten gelir.

Yeter ki gölge edilmesin.
 
Bugune kadar basa guresen uc buyukler hemen her sene az ya da cok zarar acikliyor , bu modelin geldigi hic bir klupte ne transfer yapilir , ne risk alinir , hatta ne de yonetici bulunur
 
Bugune kadar basa guresen uc buyukler hemen her sene az ya da cok zarar acikliyor , bu modelin geldigi hic bir klupte ne transfer yapilir , ne risk alinir , hatta ne de yonetici bulunur

Kara geçelm diye değil,zararda dolandiricilik payı olmadan bütün para verimli kullanılsın diye denetim diyorum.

Sportif kararlar - profesyonel ve sportif direktör tarafından

Finansal kararlar - uzman proflar tarafından alınacak

Başkan ve yönetim sadece bunları denetleyecek onlar da bağımsız bir denetim kurulu ve üst akıl tarafından denetleneçek.

Kara geçelim diye bir şey yazıyor mu orada. YOLSUZLUK olmasın da adam gibi yarismaci takımlar kuralım ve başarya rağmen bu kaşar Plansızca borçlar artmasin isteyen bir taraftarın fikridir

Yeni Skandallar olmasın menajerlere para yedirilmesin istemek suç mu.
 
Benim olmaz dedigim sey sadece su , "sene sonu bilancolarinda klubu zarara ugrattiklari tesbit edilen yoneticilerin zarari kendi sahsi paralarindan tazmin etmesi"

onun yurutulebilir olmadigini anlatmak icin de , bu faaliyetler butununun kontrol edilebilir degiskenlere bagli olmadigini anlatmaya calistim , bu gelir gider kalemlerinde olabilecek seyleri bir yonetici sadece tahmin edebilir , fakat belirleyemez , bazen aldigin yanlis kararlara ragmen karli sekilde seneyi kapatabilecegin gibi , cok dogru adimlar sana sene sonu henuz meyve vermemis olabilir ve zararda gorunebilirsin

buna ek olarak , senin disinda gelisen sartlari kontrol edemezsin , gise gelirinden basari primine dek hemen tum gelirleri etkileyen yoneticilerin mudahale sansi olan olmayan bir cok madde var , transferlerin veriminden hakemlere , rakiplerin durumundan ulkenin genel konjonkturune dek bir cok etmen senin kar / zarar durumun uzerinde etken

bu durum boyleyken birak sadece zarar durumunda sahsi sorumlu olan yoneticiyi , kara ortak ol bile desen yine kimse soyunmaz bu ise

cunku sonucu getirecek ipler sadece yoneticinin elinde degil , ozel sirketlerde calisan tonla tepe yonetici var ,bazen aldiklari kararlarla sirketleri batma noktasina getiriyorlar , ama sirket batiyor , kimsenin evini vs haczetmiyorlar , sahsi noktaya gelmiyor

burada denetlenmesi gereken hile hurda isleridir , ona katilirim elbette
 
Zor şeyler
Ben açıkçası gelen yönetimden 3 şey istiyorum
1.kulübü taraftara açmasını
2.liyakat sistemi
3.son 16 yılın araştırılması
 
Geri
Üst Alt