Alpay Asma
Şef Gümüş Kıvrım
- 23 Kasım 2008
- 72.761
- 21.798
- 3.553
Sene başında yapılmayan forvet transferinin pahalıya patlayacağı belliydi ama bu plansızca hamlesizlik sonrası bile bu denli bir gol sorunu çekeceğimizi düşünemezdik herhalde.
Toplamda 10 gol attığımız Alanya ve Kasımpaşa galibiyetlerini bir kenara bırakırsak 8 Lig maçında 7, üç Şampiyonlar Ligi maçında ise 3 gol bulabildik.
Skoru erken bulamadığında sürekli zorlanan takımımız 2017 yılından beri oynadığı hemen her maçta erken skor avantajı alamayınca maçı kaybetme noktasına getirdi. İçeride erken golü daha kolay bulması sebebi ile rahat maçlar çıkartsa da deplasmanda denge oyununda oldukça zorlanmanın neticesi de genelde mağlubiyet oluyor. Golü yedikten sonra oyun disiplininden kopuş da bir başka problem. Geçmişte Galatasaray 2 farklı mağlup duruma düştüğü deplasman maçlarında dahi çevirecek enerjiyi sahaya koyardı. Şimdi bırakın 2 farklı mağlubiyeti, tek farklı geriye düşünce bile bir inançsızlık gözüküyor.
İlk defa Malatya maçında kısmen bu görüntü yoktu saha da. Ama orada konan enerji de yeterli değildi çevirmek için maçı.
Neyse bu ayrı bir konu zaten bir asıl meseleye dönelim. Gomis'in erken gol attığı maçlar sayesinde deplasman olmasa da özellikle iç saha da rakibi erken oyundan düşüren takımımız bu saye de 49 puanlı bir sezon geçirdi. Deplasmanda gösterilen kötü performansa rağmen şampiyon olduysak bunda belki tek oyuncunun payı yok ama aslan payı da onun bu iç saha canavarı performansına gider herhalde.
Bu sezon Gomis'i gönderip yerine gol atabilen herhangi bir forvet koyabilsek belki bu kadar yoksunluk hissetmezdik ama yine de onun o dominant karakterini arardık diye düşünüyorum. Daha dengeli bir takım olmak adına gönderdiğimiz oyuncunun bu denli sorun yaratan bir yoksunluğa dönüşmesi de biraz da şanssızlık mı acaba?
KADROYI BİR ELE ALALIM:
Eren Derdiyok: Sene başına en az 10-12 Lig maçını sakatlık sebebi ile kaçıran, sakatlıklar sonrası uzun süre sahada ruh gibi gezinen bunun dışında da her 3 maçın 1'inde gol üretebilen bir isim. Az sakatlık geçirdiği sezon taş çatlasa 10-12 arası gol atabilir. Yedekten girip enerji koyacak bir oyuncu da değil.
Sinan Gümüş: Maksimum hamle oyuncusu ve 2. forvet olarak katı verebileceği takımda tek santrafor ve 11 çıktığı her maç Eren'e bile rahmet okutacak bir performans sergiliyor. Sene başından beri aldığı yüksek süreye rağmen 10 maçta sadece 1 gol üretebildi. Bu skoru kenardan girerek de üretirdi zaten. O zaman 11'de niye yer işgal ediyor?
Sofiane Feghouli: Sinan'ın yedeği olarak girdiği sezonda tam forma şansı bulacakken sakatlandı. Oyun zekası ile ters orantılı tempo ve disiplini ile tam bir baş belası teknik direktörler için. Çok golcü değil ama takımın en bilinçli asist yapabilecek ismi. Biraz da yedek beklediğinde dinamitleyecek bir isme benziyor. Oynarsa yine 5-6 gol 7-8 asist yapar.
Garry Rodrigues: Enerji almadan enerji veremez. Bir yıldız değil, gezegen bu nedenle. Saha içinde enerjisini koyabilmesi için pas ve koridor açacak isimlere ihtiyacı var. Sinan,Eren gibi önüne ve ayağının hemen yanına pas bekleyen rakip arasında kaybolan isimler ile asla verim veremez. 2 sene önce ki çaresizliğine geri döndü. Gomis, Feghouli gibi isimler aradan çıkınca. Bu hali ile maksimum 2-3 gol daha atar o da sürekli deneyeceği şutlar ile. Verkaç yapacak oyuncu yok yanında resmen. Önünde tamamlayan forvet olsa en az 10 gol daha atar. Şu hali ile 5 golü zor bulur.
Belhanda: Asist yok.Gol yok. oyun içi süreklilik yok. 1 iyi pas atıyorsa maç boyu, 2 tane saçma sapan top kaptırıyor en olmadık yerde. Neyine güvenip oynatacağız.
Emre Akbaba: Hızlı oynayan ve iyi pas organizasyonu olan bir takımda 10 civarı gol üretir ama Rodrigues gibi o da oynatan isimlere ihtiyaç duyuyor. Bana göre tam bir 2. santrafor. Kanat olmaz. Ofansif orta saha hiç olmaz. 4-4-2'de Necati'nin başka bir tarzı olur. Sakat olmasa yine de bu kadar sıkıntı çekmezdik bence 3-4 gol fazlamız vardı.
Yunus Akgün: Az süre aldı ama sorumluluktan kaçar gibi oynuyor. Daha çok içine girmeli.
Muğdat Çelik: Oynadığı her an zarar. Bizim seviyede oynaması mucize.Yok sayıyorum.
Alt alta koyuyorum. Bu hucüm hattı ile her maç sakatlanmadan oynasak 30 golü bulamaz hucüm hattı. Defansta oynayan Donk, Serdar, Maicon, Nagatomo, Mariano gibi isimler ne kadar atabilir ki? Donk, Serdar ve yedeğe düşen Maicon dışında gol atma özelliği olan isimler değiller. Mariano golcü bir bek değil. Linnes zaten geldiğinden beri gol atmadı. Nagatomo da atamadı henüz.
Ben bakıyorum bakıyorum işin içinden çıkamıyorum. Hadi Feghouli form tuttu ve hoca ile sorunları çözdü diyelim. Tek sıkıntı o da değil ki? Bize çok net 30 maç oynayıp 15-20 arası gol atacak forvet, ve hatta 2. bir alternatif mobil forvet şart.
Muğdat, Sinan, Eren gibi isimler bizim camiaya yakışmıyor.
Toplamda 10 gol attığımız Alanya ve Kasımpaşa galibiyetlerini bir kenara bırakırsak 8 Lig maçında 7, üç Şampiyonlar Ligi maçında ise 3 gol bulabildik.
Skoru erken bulamadığında sürekli zorlanan takımımız 2017 yılından beri oynadığı hemen her maçta erken skor avantajı alamayınca maçı kaybetme noktasına getirdi. İçeride erken golü daha kolay bulması sebebi ile rahat maçlar çıkartsa da deplasmanda denge oyununda oldukça zorlanmanın neticesi de genelde mağlubiyet oluyor. Golü yedikten sonra oyun disiplininden kopuş da bir başka problem. Geçmişte Galatasaray 2 farklı mağlup duruma düştüğü deplasman maçlarında dahi çevirecek enerjiyi sahaya koyardı. Şimdi bırakın 2 farklı mağlubiyeti, tek farklı geriye düşünce bile bir inançsızlık gözüküyor.
İlk defa Malatya maçında kısmen bu görüntü yoktu saha da. Ama orada konan enerji de yeterli değildi çevirmek için maçı.
Neyse bu ayrı bir konu zaten bir asıl meseleye dönelim. Gomis'in erken gol attığı maçlar sayesinde deplasman olmasa da özellikle iç saha da rakibi erken oyundan düşüren takımımız bu saye de 49 puanlı bir sezon geçirdi. Deplasmanda gösterilen kötü performansa rağmen şampiyon olduysak bunda belki tek oyuncunun payı yok ama aslan payı da onun bu iç saha canavarı performansına gider herhalde.
Bu sezon Gomis'i gönderip yerine gol atabilen herhangi bir forvet koyabilsek belki bu kadar yoksunluk hissetmezdik ama yine de onun o dominant karakterini arardık diye düşünüyorum. Daha dengeli bir takım olmak adına gönderdiğimiz oyuncunun bu denli sorun yaratan bir yoksunluğa dönüşmesi de biraz da şanssızlık mı acaba?
KADROYI BİR ELE ALALIM:
Eren Derdiyok: Sene başına en az 10-12 Lig maçını sakatlık sebebi ile kaçıran, sakatlıklar sonrası uzun süre sahada ruh gibi gezinen bunun dışında da her 3 maçın 1'inde gol üretebilen bir isim. Az sakatlık geçirdiği sezon taş çatlasa 10-12 arası gol atabilir. Yedekten girip enerji koyacak bir oyuncu da değil.
Sinan Gümüş: Maksimum hamle oyuncusu ve 2. forvet olarak katı verebileceği takımda tek santrafor ve 11 çıktığı her maç Eren'e bile rahmet okutacak bir performans sergiliyor. Sene başından beri aldığı yüksek süreye rağmen 10 maçta sadece 1 gol üretebildi. Bu skoru kenardan girerek de üretirdi zaten. O zaman 11'de niye yer işgal ediyor?
Sofiane Feghouli: Sinan'ın yedeği olarak girdiği sezonda tam forma şansı bulacakken sakatlandı. Oyun zekası ile ters orantılı tempo ve disiplini ile tam bir baş belası teknik direktörler için. Çok golcü değil ama takımın en bilinçli asist yapabilecek ismi. Biraz da yedek beklediğinde dinamitleyecek bir isme benziyor. Oynarsa yine 5-6 gol 7-8 asist yapar.
Garry Rodrigues: Enerji almadan enerji veremez. Bir yıldız değil, gezegen bu nedenle. Saha içinde enerjisini koyabilmesi için pas ve koridor açacak isimlere ihtiyacı var. Sinan,Eren gibi önüne ve ayağının hemen yanına pas bekleyen rakip arasında kaybolan isimler ile asla verim veremez. 2 sene önce ki çaresizliğine geri döndü. Gomis, Feghouli gibi isimler aradan çıkınca. Bu hali ile maksimum 2-3 gol daha atar o da sürekli deneyeceği şutlar ile. Verkaç yapacak oyuncu yok yanında resmen. Önünde tamamlayan forvet olsa en az 10 gol daha atar. Şu hali ile 5 golü zor bulur.
Belhanda: Asist yok.Gol yok. oyun içi süreklilik yok. 1 iyi pas atıyorsa maç boyu, 2 tane saçma sapan top kaptırıyor en olmadık yerde. Neyine güvenip oynatacağız.
Emre Akbaba: Hızlı oynayan ve iyi pas organizasyonu olan bir takımda 10 civarı gol üretir ama Rodrigues gibi o da oynatan isimlere ihtiyaç duyuyor. Bana göre tam bir 2. santrafor. Kanat olmaz. Ofansif orta saha hiç olmaz. 4-4-2'de Necati'nin başka bir tarzı olur. Sakat olmasa yine de bu kadar sıkıntı çekmezdik bence 3-4 gol fazlamız vardı.
Yunus Akgün: Az süre aldı ama sorumluluktan kaçar gibi oynuyor. Daha çok içine girmeli.
Muğdat Çelik: Oynadığı her an zarar. Bizim seviyede oynaması mucize.Yok sayıyorum.
Alt alta koyuyorum. Bu hucüm hattı ile her maç sakatlanmadan oynasak 30 golü bulamaz hucüm hattı. Defansta oynayan Donk, Serdar, Maicon, Nagatomo, Mariano gibi isimler ne kadar atabilir ki? Donk, Serdar ve yedeğe düşen Maicon dışında gol atma özelliği olan isimler değiller. Mariano golcü bir bek değil. Linnes zaten geldiğinden beri gol atmadı. Nagatomo da atamadı henüz.
Ben bakıyorum bakıyorum işin içinden çıkamıyorum. Hadi Feghouli form tuttu ve hoca ile sorunları çözdü diyelim. Tek sıkıntı o da değil ki? Bize çok net 30 maç oynayıp 15-20 arası gol atacak forvet, ve hatta 2. bir alternatif mobil forvet şart.
Muğdat, Sinan, Eren gibi isimler bizim camiaya yakışmıyor.