Cevap: Can Çobanoğlu: "Pazartesi Günü Herşey Netleşir"
Adnan Polat'ın aldığı kararların kaynağını oluşturan etkenler her daim bellidir. Medyanın ve yakın çevresinin etkileri ile taktir edilme duygusu alacağı kararları oluşturur. Oysa bir yöneticinin en temel gerekliliklerinden biri, görev yaptığı şirketin, var olan ve en az 5 senelik şartlarını göz önünde bulundurarak, içinde bulunduğu rekabet ortamına yönelik özgün kararlar alabilmesidir. Can Çobanoğlu bundan seneler önce menajerlikte büyük başarılara imza atmış, gittiği her yere başarı getirecek bir şahıs gibi lanse edilmiştir. Bu imajın yaratılması ise, sadece Denizlispor'da görev yaptığı süreçte doğmuş, milli takımda görev yaptığı süreçte de devam etmiştir. Daha sonra televizyonda program sunucusu ve yorumcusu olarak yer almış, gazetelerde köşe yazarlığı yapmıştır. Televizyonda yorumlarını dinleyenler mutlaka hatırlayacaklardır. En basit bir yanlışa karşı bile diretemeyen, sürekli kulüplerin içinden birileriyle görüşüp haberler sağladığını iddia eden, ancak tüm bu haberlerin bir zaman sonra gerçek dışı olduğu anlaşılan bir kişidir. Zamanında Sinan Engin'e yapılan abartmalar Can Çobanoğlu'na ve Süleyman Hurma'ya da yapılır oldu.
Sportif direktör olacak kişinin illa futbolculara abilik yapmasına gerek yok, hatta hiç yok. Adnan Polat'ın Hakan Şükür'ü bu göreve getirme niyetlerinden biri bu abilik düşüncesiydi. Sportif direktörün, kulübün futboldaki en az beş senelik planlamasını yapması ve bunun için çalışması gerekiyor. Kadro yapılanması, teknik ekip, sağlık ekibi, hatta alt yapı. Takımın oynanacağı futbolun belirlenmesinde pay sahibi olması ve buna uygun teknik direktör seçilmesi için futbol bilgisinin üst düzeyde olması gerekiyor. Teknik direktör ile mevcut yapılanma arasında bağ kurabilmek ve ortak noktalarda karar verebilmek için dengeyi sorunsuz sağlaması gerekiyor. Mevcut oyun yapısına ve planlamaya uygun oyuncu yapısını oluşturması ve buna uygun oyuncuları bulması ya da scout ekibi ile bulunmasını sağlaması gerekiyor. Bu da yetenek ve potansiyel gözlemciliğinin üst düzeyde olmasını, dünya futboluna yabancı olunmamasını gerektiriyor. Bu ve bunun gibi birçok vasfın Can Çobanoğlun'da olduğunun düşünen varsa söyleyecek pek birşey yok demektir.
Adnan Polat'ın aldığı kararların kaynağını oluşturan etkenler her daim bellidir. Medyanın ve yakın çevresinin etkileri ile taktir edilme duygusu alacağı kararları oluşturur. Oysa bir yöneticinin en temel gerekliliklerinden biri, görev yaptığı şirketin, var olan ve en az 5 senelik şartlarını göz önünde bulundurarak, içinde bulunduğu rekabet ortamına yönelik özgün kararlar alabilmesidir. Can Çobanoğlu bundan seneler önce menajerlikte büyük başarılara imza atmış, gittiği her yere başarı getirecek bir şahıs gibi lanse edilmiştir. Bu imajın yaratılması ise, sadece Denizlispor'da görev yaptığı süreçte doğmuş, milli takımda görev yaptığı süreçte de devam etmiştir. Daha sonra televizyonda program sunucusu ve yorumcusu olarak yer almış, gazetelerde köşe yazarlığı yapmıştır. Televizyonda yorumlarını dinleyenler mutlaka hatırlayacaklardır. En basit bir yanlışa karşı bile diretemeyen, sürekli kulüplerin içinden birileriyle görüşüp haberler sağladığını iddia eden, ancak tüm bu haberlerin bir zaman sonra gerçek dışı olduğu anlaşılan bir kişidir. Zamanında Sinan Engin'e yapılan abartmalar Can Çobanoğlu'na ve Süleyman Hurma'ya da yapılır oldu.
Sportif direktör olacak kişinin illa futbolculara abilik yapmasına gerek yok, hatta hiç yok. Adnan Polat'ın Hakan Şükür'ü bu göreve getirme niyetlerinden biri bu abilik düşüncesiydi. Sportif direktörün, kulübün futboldaki en az beş senelik planlamasını yapması ve bunun için çalışması gerekiyor. Kadro yapılanması, teknik ekip, sağlık ekibi, hatta alt yapı. Takımın oynanacağı futbolun belirlenmesinde pay sahibi olması ve buna uygun teknik direktör seçilmesi için futbol bilgisinin üst düzeyde olması gerekiyor. Teknik direktör ile mevcut yapılanma arasında bağ kurabilmek ve ortak noktalarda karar verebilmek için dengeyi sorunsuz sağlaması gerekiyor. Mevcut oyun yapısına ve planlamaya uygun oyuncu yapısını oluşturması ve buna uygun oyuncuları bulması ya da scout ekibi ile bulunmasını sağlaması gerekiyor. Bu da yetenek ve potansiyel gözlemciliğinin üst düzeyde olmasını, dünya futboluna yabancı olunmamasını gerektiriyor. Bu ve bunun gibi birçok vasfın Can Çobanoğlun'da olduğunun düşünen varsa söyleyecek pek birşey yok demektir.