Derdiyok: "Kazanmak dışında ihtimal yok!" | GSCimbom - En İyi Galatasaray Taraftar Portalı ve Forumu

Derdiyok: "Kazanmak dışında ihtimal yok!"


52c464b5950248f7b808916c89e1ff33.jpeg

Golcü oyuncumuz Eren Derdiyok, Galatasaray Dergisi’nin Kasım sayısına röportajı ile konuk oldu. Bu sezon başı takımımıza katılan Eren, futbola başlangıç hikayesinden kariyer gelişimine, milli takım tercihinden kendi performansına kadar pek çok konuda sorularımıza içtenlikle cevap verdi.


“HEP FUTBOLCU OLMANIN HAYALİNİ KURDUM”
Çocukluktan bugünleri algılayamıyorsun. Futbolcuların hayatları nasıl olur zenginler mi fakirler mi kafanızda bir fikir oluşmuyor. Bu nedenle sevgi ve aşkla yapmaya başladık. Topla yatardım. Sabah 8’de okulda ders başlayacaksa 7’de okulda olur turnuva yapardık. Sonra terli bir şekilde derse girerdik. Böyle büyürken hep futbolcu olmanın hayalini kurardım. Fakat o zamanlar bilgimiz olmadığı için belki futbol dışında da meslekleri vardır diye düşünüyordum.

“BU KÜLTÜRÜN İÇİNDE BÜYÜDÜK”
İki tarafa da iyi uyum sağladım. İsviçre zaten zor bir ülke değil. Herkesi rahat bırakıyorlar. Beklentiler sabit. Ne azını ne fazlasını isteyen bir karaktere sahipler. Türkiye için de zaten bu kültürün içinde büyüdük. Almanya’da gidip beraber bir şeyler yer içerler Alman usulü ödenir. Türkiye’de böyle bir şey olabilir mi? Bizim de tuhafımıza da gidiyordu. İsviçreli arkadaşlarla dışarı çıkınca “Yok kardeşim hesap bende” deyince şaşırıyorlardı. Ama onların da algısı değişti. Bir sonraki gidişimizde “Geçen sefer sen ödemiştin bu sefer bende” diyorlar.

“60 KERE TOPLA BULUŞMANIZ BİR ŞEY İFADE ETMİYOR”
Zor bir durum... Maçların gidişatına göre değişmek zorundayız. Kazanmalıyız ve bunu istiyoruz. Favori olan taraf biziz. Bu nedenle sahaya çıkıyorsun. Bu da çok güzel bir duygu... Maça çıkalım bakarız diye düşününce ya çok iyi oluyor ya da çok kötü... Kasımpaşa’da da kaybetmek için sahaya çıkmıyorduk. Daha kontrollü oynuyorduk. Burada her maç, rakip kim olursa olsun kazanmamız gereken karşılaşma. Bunu yapacak kapasiteye de sahibiz. Galatasaray’da başka bir ihtimal söz konusu olamaz. Bazı maçlarda rakip takım kapanıyor. Bu anlarda forveti topla buluşturmak zor oluyor. Rakip sizden daha kalabalık oluyor. Orta sahamızdaki oyuncular maç içinde en çok topla buluşan futbolcular oluyor. Oyuna adapte olmak için bazen bizde pozisyonumuzu değiştiriyoruz. Fakat bizim öncelikli görevimiz önde olmak. Forvet olarak 1-2 pozisyona girip değerlendirmek zorundasınız. 60 kere topla buluşmanız bir şey ifade etmiyor. Kale önünde iki pozisyon bulup değerlendirmek önemli. Takım oyunu da böyle oluyor.

“SONUÇTA İSVİÇRE’DE BÜYÜDÜM”
Öncelikle verilen karara saygı göstermek gerekiyor. Başkaları için konuşmam ama kendi durumumu anlatabilirim. Benim çıkışım hızlı olduğu için İsviçre alt yaş milli takımları hemen çağırdı. Orada da iyi bir performans göstermiştim. Altı maçta dokuz gol kaydettim. Bundan sonra Türkiye, Ümit Milli Takım için seçmelere çağırdı. Burada da 50 oyuncu çağırıyorlar belki 1-2 isim aradan seçiliyor. O dönem İsviçre alt yaş kategorilerinde banko oynuyordum. Seçmelerde kime neyi ispatlamam gerekiyor diye düşündüm. Sonuçta ben İsviçre’de büyüdüm, eğitim aldım. Doğal olarak teklif gelince kabul ettim. İsviçre beni ilk olarak İngiltere’ye karşı Wembley’de oynamak üzere A takıma çağırdı. Bu kadar hızlı çıkış yakalamışken ve elimde başka bir seçenek de yokken böyle bir karar verdim. Ama kendi kendime ben Türkiye’de oynayacağım da diyemezdim. Bunu yapsaydım İsviçre’ye kapıları kapatmam gerekirdi. Profesyonel bir karar verdim. Aynı anda iki teklif olsa oturur düşünürdüm. Fakat böyle bir durum da yoktu.

“UYUM SORUNUNU RIEKERINK SAYESINDE ATLATTIM”
Jan Olde Riekerink ile çok iyi bir ilişkimiz var. Aranızda belli bir mesafeyi koruyor. Hem teknik direktörümüz hem de arkadaşımız gibi davranıyor. Bize gelişimimiz açısında çok katkı sağlıyor. Ben ilk geldiğimde uyum konusunda zorlandım. Bu dönemi geçişimde Riekerink’in payı büyük. Bana “Daha rahat olmalısın. Neler yapabileceğini biliyorum” diyordu. Futbolcunun içindekini sahaya yansıtmasını sağlayan bir yeteneği var. Zaten gidişatımızdan da belli… Mesleğine çok saygı gösteren bir insan... Hem maçlarda hem antrenmanlarda takıma verdiği değer... Onunla çalışmaktan çok mutluyum.

PORTAL HABERİ
 
Gol atamamasi uzerinde baski olusturabilir ama bence Galatasaray'in direk santraforu Eren den daha ust duzeyde bir santrafor olmali her zaman.
 
Cok kotusun Eren, Umut'u hatirlatiyorsun. Ben biraz da beklenti arttigi icin form dusuklugu yasadigini dusunuyorum. Rekabette olmamasi da buna etken. Sigthorsson sakat olmasaydi daha iyi bir Eren izlerdik bence.
 
Mac basina kac tane adam akilli orta geliyorki adam a?

Verstuurd vanaf mijn SM-N910F met Tapatalk
Tüm forvetler kafa ile mi gol atıyor?

Forvet dediğin ayakla gol atar.
Kafa ile de atabiliyorsa tadından yenmez.

Erenin gol atması için bekleki kafasına top carpsin.
Bu çocuk kesinlikle şut çekmeyi bilmiyor.
Ceza sahası içinde bile kaleciye nişanliyor ve topa çok yavaş vuruyor.

Hele tek forvet oynadığı zaman ileride koşu yapmak yerine ortasahaya gelip top almaya çalışması çok saçma.
Çift forvet oynasak anlarızda.

Ayrıca kamyon gibi ağır ve hantal.

SARI KIRMIZI!
 
Herkes asıl gücüne dönüyor Tolga da Eren de bu arkadaşlar Levent'in Lewandowski ile bir tutmasına bakmayın

LG-K430 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 
Tüm forvetler kafa ile mi gol atıyor?

Forvet dediğin ayakla gol atar.
Kafa ile de atabiliyorsa tadından yenmez.

Erenin gol atması için bekleki kafasına top carpsin.
Bu çocuk kesinlikle şut çekmeyi bilmiyor.
Ceza sahası içinde bile kaleciye nişanliyor ve topa çok yavaş vuruyor.

Hele tek forvet oynadığı zaman ileride koşu yapmak yerine ortasahaya gelip top almaya çalışması çok saçma.
Çift forvet oynasak anlarızda.

Ayrıca kamyon gibi ağır ve hantal.

SARI KIRMIZI!

Ayagina top geliyor da benmi gormuyorum (son mactaki Bruma nin ortasini saymiyorum)... Benim demek istedigim adami adam akilli top ile bulusturamamamiz... Hatta daha ileriye gidecegim... 3. bolgede tik yok, tamam top a sahip oluyoruz felan ama top ileri gidiyor tekrar defans a veya kaleciye gidiyor... Bruma yaparsa bireysel biseyler oluyor yoksa tik yok dedigim gibi...

Sen eger her iki kanattada iceri kat eden oyuncular ile oynuyorsan senin sag ve sol beklerin kanatlardan orta acmali + Eren hareketli bi forvet degil ve bunu taa basindan beri biliyorduk ve bu yuzden Eren i sadece duvar olarak kullanmamaliyiz, orta da acmaliyiz... Ben ne sag bekten nede Carole den boyle seyler gormuyorum... Halbuki gecen sezon Carole fistik gibi ortalar aciyordu, bu sezon tik yok!
 
Üst Alt