Fenerbahçe'nin Dağılışı ve Çıkarılacak Dersler! | GSCimbom - En İyi Galatasaray Taraftar Portalı ve Forumu

Fenerbahçe'nin Dağılışı ve Çıkarılacak Dersler!


Aziz Yıldırım diktasında geçtiğimiz sezona flaş transferler yaparak transfer şampiyonu olarak başlayan ezeli rakibimiz Fenerbahçe çok değil 1 yıl sonra o gün transfer ettiği futbolcuları elden çıkarma derdine düşerken bu durumdan çıkarılacak dersler olduğunu düşünüyorum.

Zira biz benzer olayları defalarca kez yaşamamıza rağmen bundan doğru sonuçları çıkaramadığımız için ibretlik bir yönetim tarafından sınanıyoruz. Fenerbahçe'nin yönetiliş biçimine sonuna kadar karşı biri olmama karşın, kendileri ceza almamak adına dereyi geçerken hamleleri yapmaya karar verdiler.

Galatasaray taraftarından tutun yönetimine kadar şekilcilik içinde hırslara kurban bir kurum konumuna hızla sürüklendi. Kısa vadeli başarı için gelecek heba edilirken taraftar dahi buna şak şak tuttu.

Sneijder, Drogba vs... gibi hepimizi oldukça mutlu eden isimlerin ardından bu transferlerin büyük maliyetlerine rağmen ölü olduğu belli yatırımlar yüzünden çilekli pasta peşine düşüp elimizde ki ekmekten de olduk.

TARAFTAR MUTSUZ, FUTBOLCULAR BAŞI BOŞ, YÖNETİMLER HAİN

Bermuda şeytan üçgeninin üç sac ayağında da sıkıntılar mevcut. Galatasaray'ın yakın tarihi oldukça menfaatçi, ve kendini nimetten sanan egoist yöneticilerin hırslarına kurban edilişlere şahit olmuştur.

Herkesin Türkiye geneline sirayet eden ''kavga'' ortamında seviyesiz biçimde, karşısında ki insanı anlamadan bildiğini okuduğu bir ortamda taraftarlar da kişisel fikirlerini beyan ederken egolarının esiri olmuş ve yozlaşmıştır. Gerçi bu tüm ülkenin bir sorunu ve konudan bağımsız ama yazmak gerekir diye düşünüyorum.

İşin futbolcu ayağında da durum farklı değil:

Değerinin 3-4 katı para kazanan futbolcular hiç bir mental eğitim almadan geldiği yolda para bulunca buldumcuk delisi olup, kendini geliştirmek yerine lüksün cazibesine kendini kaptırmaktadır.
***********​
Yönetimler sadece buna bile izin verdiği için haindir. İster beğenin ister beğenmeyin 1000'lerce hatası da olsa Aziz Yıldırım bu konuda en az taviz veren başkan. Adam Alex'i, Emre'yi, Gökhan'ı bir kalemde silebildi. Ona da dağları delecek egosu yaptırıyor bunu o yüzden doğru bir model değil ancak yöntem yanlış da olsa sonuç doğru.

NASIL DEĞİŞİR BU SÜRE GELİŞ

Başta taraftar aklını koymak zorunda. Yöneticiler de aynı boklu yoldan geçerek oralara geliyor. Taraftar kendine düşüp birbirini yemeye devam ettiği sürece daha 1000 Aysal gelir, 1000 Dursun gider.

Sorun fikirlerde değil ifade ediliş biçiminin provokatif oluşunda. Sneijder kötü gönderilmeli kanısına varan birine aptal, cahil futboldan anlamıyorsun /veyahut tam tersinin dendiği bir ortamda daha bu döngünün dışına çıkacak aklı da bulamayacağız.

Medenice tepki koymak yerine holiganlığa dökerek, sahaya meşale atarak bu işleri çözemeyiz. Taraftar kısmı dışında camianın da bir silkinip kendine gelmesi gerekiyor. Başa iş bitirebilecek ve zeki bir yönetim şart.

Bunlar olduktan sonra Sneijder, Muslera 'da dahil olduğu sürece satılmayacak futbolcu yok. Performansı düşen futbolcuya duygusallık yapıp takımda tutmak yok. His takımıyız demek ayrı, profesyonellik ayrı.

Son günlerde ki burada ki olumsuz havayı da görünce aklıma geldi ve bir şeyler yazma ihtiyacı duydum.
 
Biz camia olarak profesyonellere bırakmadıktan sonra daha çok dursunlar aysalar gelip geçer ve kulübü çukura itmeye devam eder. Çözüm alt yapılarda ama çok daha önemlisi yöneticilik tarzı değişmeli hemde acilen. Tren kaçtı bile aslında da işte bir umut bekliyor insan yinede. Seçersin göstermelik bir başkanı gerisini ceolar ile donatılmış kurursun tüm kadro yu. Bunlarda 3 ayda bir bilemedim ayda bir rapor sunar camiadaki denetleme kadroya. Arka bahçedeki 40 yılık mahale takımın futbol takımını yönetimini gösterirsen sonuç kaçınılmaz olur.

Şu anki sonuç da bariz şekilde ortada yani.

Edit : fenerin de abv ya. Bunların yaptığı rezillikleri say say bitmez ki.
Biz amatörce yönetiliyoruz da bunlar çok farklı seviyelerde yani. Kulüpleri kapanmaması resmen bir ticari mucizesi ama Türkiye'de oluyor bu tür mucizeler işte.


Aslolan Galatasaray !!!
 
Son düzenleme:
Cozum basit ,nasil burada hem fikir olup donk gibi , sabri gibi umut gibi yetersizlerin kadroda kalmasina isyan ediyorsak ,oncelikle sozlesmesi bitenlerle vedalasmayi bilmek , sonra gidip serdar azizde oldugu gibi 4,5 milyon euro bonservisler vermemek , daha sonra da kim para ediyorsa satmak ...

rakamlarin inatla ve israrla olmadigini ispatladigi "borc buyuyerek odenir" sacmaligina inanmak yerine acip klubun son 15 senede buyuse de kuculse de borcunun arttigini kabul etmek

zaten ya bizim had ve hududumuzun sneijderler musleralar olmadigini , bundan geride oldugumuzu kabul edecegiz ,ya da uefa bu sene yaptigi seyi tekrarlayarak zorla kafamiza vura vura ogretecek
 
1 başlıkta da Başkanımız Sayın Ünal Aysal beyefendiye sallamayın yeter 1ader. Dursun denen herif ilen gelmiş geçmiş en iyi başkanımızı karşılaştırmayın.
 
Genel hatlarıyla katılıyorum ama bir konuda hem Alpay ile hem de benzer düşünen diğer üyelerle hemfikir değilim. O da mevcut mali bozukluğun sebebi Sneijder Muslera veya Drogba'nın maliyetinden çok ucuza kaçmak için mi dersiniz, komisyon transferi mi dersiniz ya da Hamza örneğindeki gibi yabancı karşıtlığı transferimi dersiniz bilemem ama genel hatlarıyla çapsız transferlerdir.

Muslera Sneijder veya Drogba şampiyonluklarda, kupalarda, Avrupada ve büyük derbi maçlarda çok defa sorumluluk alarak aldıkları paranın hakkını büyük oranda verdiler. Cris, Yiğit, Olcan, Tarık, Hajrovic, Ontivero, Veysel, Donk, Jem vb. transferler bizi batırdı.
 
Genel hatlarıyla katılıyorum ama bir konuda hem Alpay ile hem de benzer düşünen diğer üyelerle hemfikir değilim. O da mevcut mali bozukluğun sebebi Sneijder Muslera veya Drogba'nın maliyetinden çok ucuza kaçmak için mi dersiniz, komisyon transferi mi dersiniz ya da Hamza örneğindeki gibi yabancı karşıtlığı transferimi dersiniz bilemem ama genel hatlarıyla çapsız transferlerdir.

Muslera Sneijder veya Drogba şampiyonluklarda, kupalarda, Avrupada ve büyük derbi maçlarda çok defa sorumluluk alarak aldıkları paranın hakkını büyük oranda verdiler. Cris, Yiğit, Olcan, Tarık, Hajrovic, Ontivero, Veysel, Donk, Jem vb. transferler bizi batırdı.

Cris ve Veysel'in maliyeti 2 milyon bile değil.Bizi batıran tipte transferler değil bence.
 
Zamaninda yaptigimiz Wesley, Drogba transferleri cok dogru isler iydi, dünyaca reklam yaptik, herkes bizi konusuyordu ve cok sevimli bi takim olmustuk, malesef normal bir ülkede ve ligte mücadele etmiyoruz, baska ülkelerde federasyon takimlarini sirtlar lar bizde ise tam tersi oldu, ve ara acilmasin diye önümüze ne varsa sokup bizi durdurmaya basardilar, buna fatih terim de sag olsun, onlarca paralari bosa harcatip, ve taraftari bölen kisiydi, ne de olsa Taraftar Terim in yanlislari görmeyip, tek Mancini nin harcadiklarini anlatirlar.

O yüzden bu ülkeden bisey olmaz, bir takim basarili olur, ve diger takim onu yakalamaya calisir, ve herkes fazla calisip az hata yapmaya calisinir, bizde ise, zaten birisi sabote eder diye bir hava var.
 
Transferlerin salt maliyetleri uzerine degil , yapilan yatirimin ne kadar geri dondugunun analizi ile sonuca varilabilir . Ornegin sen drogba sneijder musleraya misalen toplam 100 milyon euro yatirim yaptiysan tum kaldiklari sure boyunca, bu 3 oyuncunun verilmli kabul edilmesi icin sana kazandirdiklarinin bu mertebede olmasi lazim.

Tabi bu hesabi yaparken tum sampiyonlar ligi galibiyetlerini katilimlarini , tum sampiyonluklari , kupalari madden hesap etmek dogru olmaz . Cunku o mantikla , bu oyuncular olmasa GS hic sampiyon olamazdi gibi bir done olmasi lazim elimizde , ama bu takim 2002 de 2006 da 2008 de ve 2012 de de sampiyon oldu , daha dogrusu 17-18 sampiyonlugu da bunlar yokken aldi .

Ayrica ben transferlerin yapilmasina karsi degilim , fakat firsat bulunca maddi anlamda degerlendirilmemesini kabahatli buluyorum , eger nani ye cinden 20 milyonluk teklif geldi ise ve bu sene bu adam 8,5 a giderse , bu baskan eliyle 12,5 milyon euroluk bir ihanettir. (arti yari donemde kendi aldigi para)

Sneijder Podolski Demba ba ,nani , persie , isim ya da takim onemli degil

Onemli olan ne odedin , ne olcude geri aldin .. Artik insanlarimizin drogba transfer edildiginde "forma satisiyla" filan ucretinin karsilandigi sacmaligina inanmaktan vazgecmesi gerekiyor
 
Cris ve Veysel'in maliyeti 2 milyon bile değil.Bizi batıran tipte transferler değil bence.

Bunları üst üste koymak gerek. Yıllık maliyetleriyle beraber. Aynı zamanda getirdikleri fayda da sıfır. Olaya böyle bakmak gerek. Evet Sneijder maliyetli mesela ama Juventus maçından tut da Mancini dönemindeki kupa maçına, Neredeyse bütün derbilerde oynadığı oyuna kadar kazandırdığı para, maliyetinin çok üstünde.

Drogba da öyle keza. Muslera'yı saymıyorum bile. Hani kızdığımız Selçuk bile maliyetini en azından bizde oynadığı 5 senenin 3'ün de fazlasıyla karşılamıştır. Ama diğerleri sürekli eksi hanesinde. Aysal ve Terim'in 2. senesinden itibaren hesaplasak gereksiz transferleri saymaya 30-40 milyon gereksiz maliyet çıkar.
 
Bunları üst üste koymak gerek. Yıllık maliyetleriyle beraber. Aynı zamanda getirdikleri fayda da sıfır. Olaya böyle bakmak gerek. Evet Sneijder maliyetli mesela ama Juventus maçından tut da Mancini dönemindeki kupa maçına, Neredeyse bütün derbilerde oynadığı oyuna kadar kazandırdığı para, maliyetinin çok üstünde.

Drogba da öyle keza. Muslera'yı saymıyorum bile. Hani kızdığımız Selçuk bile maliyetini en azından bizde oynadığı 5 senenin 3'ün de fazlasıyla karşılamıştır. Ama diğerleri sürekli eksi hanesinde. Aysal ve Terim'in 2. senesinden itibaren hesaplasak gereksiz transferleri saymaya 30-40 milyon gereksiz maliyet çıkar.

Olympique Lyonnais oyuncularından Cristiano Marques Gomes'le 2012-2013 futbol sezonu için anlaşmaya varılmıştır. Buna göre, oyuncuya 1.250.000 EUR sabit transfer ücreti ve 10.000 EUR maç başı ücreti ödenecektir. Oyuncunun sözleşmesi, 2012-2013 sezonunda en az 25 resmi maçta ilk 11'de yer alması durumunda aynı şartlarda 1 sezon daha uzatılacaktır.

Cris Dany'nin sakatlığı sonrası son hafta alınan bir adamdı.Ücreti düşüktü,devre arası gittiği için maliyeti 625.000 euroya geldi.O paraya bu kadar katkı olurdu.

Buna göre, oyuncunun eski kulübüne 400.000 EUR tutarında bonservis ücreti ödenecek ve Şirketimizin halihazırda Eskişehirspor'dan olan 300.000 EUR tutarındaki alacağından vazgeçilecektir. Oyuncunun kendisiyle ise 4.5 futbol sezonu için aşağıdaki şartlarda anlaşılmıştır:

2013-2014 sezonu 2.yarısı için : 1.350.000 TL sabit transfer ücreti ve 30.000 TL maç başı ücreti,
2014-2015 sezonu için : 2.700.000 TL sabit transfer ücreti ve 30.000 TL maç başı ücreti,

ödenecektir.

Veysel'i ise 400'e aldık 400'e sattık.13-14'ün devre arasında geldi 14-15'in devre arasında gitti.TL cinsinden para alıyordu.Euroya çevirsek 1 milyon euro falan almıştır.Ayrıca içerideki Bjk maçında,kupadaki Bursa deplasmanında katkı da vermişti.

Bu ikisine batıran transfer denemez.Dense dense yanlış transfer denir.
 
Yine ayni yanlis yapiliyor , sneijder ve juventusa attigi gol .. Bu sekilde sonuca varilmaz . Analizi su sekilde yaparsak daha ortalama ama gercekci sonuclar aliriz . 4 senelik periyodda selcuk un verilen senelik ucretinden tut sneijderin bonservisine , drogbanin imza parasindan brumaya , amrabata dek tum ama tum yapilan yatirimlar toplanir ,gider olarak dusunulur

Bir de klubun gecmis bir kac senedeki ortalama benzer harcamalari goz onunde bulundurularak bir ortalama alinir .

Sonra da bu ek maliyetlerin katlanildigi donemdeki basarilarin ve diger tum artislarin hesabi yapilir , ve yine bunlardan onceki zamanin ortalamasi alinir .

Aralarindaki farklar sonucu elde bir gider bir de gelir farki hanesi kalir . Iste bizde bu fark her zaman negatif . buyuk yatirimlar da yapsak , kabugumuza da cekilsek zarar ediyoruz

Bunun sebepleri , seyircinin basari odakli sadakati , oyuncu aliminin yuksek satisinin dusuk olmasi , senelik ucretlerin oyuncu ikna edebilmek icin yuksek tutulmasi , avrupadaki orneklere nazaran dusuk yayin gelirleri ve turnuva gelirleri .

Biz tepeye oynayan takimlar kadar kazanmiyoruz ve kazanmayacagiz , fakat buna ragmen onlarla asik atacak rakamlarin da fazlalarini veriyoruz . Bu yolla hic bir takim ekonomisini duzeltemez

Ustelik bu bir oyun , senin elinde sneijder muslera var , otekinde van persie diego ve nani var , ama sampiyon cok daha ucuz maliyetli 3 uncu bir takim olabiliyor

O zaman senin avrupadan bu paranin geri donusu de olmayacagi icin verdigin tum paralar eksi hanede ..
 
Cris Dany'nin sakatlığı sonrası son hafta alınan bir adamdı.Ücreti düşüktü,devre arası gittiği için maliyeti 625.000 euroya geldi.O paraya bu kadar katkı olurdu.



Veysel'i ise 400'e aldık 400'e sattık.13-14'ün devre arasında geldi 14-15'in devre arasında gitti.TL cinsinden para alıyordu.Euroya çevirsek 1 milyon euro falan almıştır.Ayrıca içerideki Bjk maçında,kupadaki Bursa deplasmanında katkı da vermişti.

Bu ikisine batıran transfer denemez.Dense dense yanlış transfer denir.

Batıran transfer tek başına değiller zaten Uğur. Ama yatırım yapıyorsun geri dönüş yok. Yapıyorsun dönüş yok. Veysel'e sağ bek diye bir miktar bonservis, üzerine Eskişehir'de kazandığının 3-4 katı ücret veriyorsun adam hiç bir işe yaramadığı gibi yerine gidiyorsun Tarık'ı alıyorsun, yetmiyor Sabri'nin sözleşmeyi uzatıyorsun, Linnes alıyorsun derken liste uzayıp gidiyor yani. Sonuç 2 kuruş dahi olsa ölü yatırım yani paranın çöpe gitmesi. Cris alındıktan sonra doğru düzgün oynamadı bile.

Böyle adamları topladığında net 30-50 milyon arası bir boşa giden para çıkıyor. Şimdi bu paralar bizi batırmadı da Muslera, Sneijder ve Drogba'ya verilen paralar mı batırdı? Bu adamlar sayesin kupalar alıyorsun gelir, şampiyon oluyorsun gelir, reklam alıyorsun gelir, bilet satıyorsun gelir, Avrupa'ya gidiyorsun gelir....
 
Batıran transfer tek başına değiller zaten Uğur. Ama yatırım yapıyorsun geri dönüş yok. Yapıyorsun dönüş yok. Veysel'e sağ bek diye bir miktar bonservis, üzerine Eskişehir'de kazandığının 3-4 katı ücret veriyorsun adam hiç bir işe yaramadığı gibi yerine gidiyorsun Tarık'ı alıyorsun, yetmiyor Sabri'nin sözleşmeyi uzatıyorsun, Linnes alıyorsun derken liste uzayıp gidiyor yani. Sonuç 2 kuruş dahi olsa ölü yatırım yani paranın çöpe gitmesi. Cris alındıktan sonra doğru düzgün oynamadı bile.

Böyle adamları topladığında net 30-50 milyon arası bir boşa giden para çıkıyor. Şimdi bu paralar bizi batırmadı da Muslera, Sneijder ve Drogba'ya verilen paralar mı batırdı? Bu adamlar sayesin kupalar alıyorsun gelir, şampiyon oluyorsun gelir, reklam alıyorsun gelir, bilet satıyorsun gelir, Avrupa'ya gidiyorsun gelir....

Sneijder,Muslera,Drogba batırmadı tabii ki.

Olcan,Tarık,Ontivero,Hajrovic,Riera(yıllık ücreti),Hamit,Donk,Jem,Yiğit vs. gibilerin yanında Veysel ve Cris çerez parası kalıyor.Bunu diyorum.
 
Yine ayni yanlis yapiliyor , sneijder ve juventusa attigi gol .. Bu sekilde sonuca varilmaz . Analizi su sekilde yaparsak daha ortalama ama gercekci sonuclar aliriz . 4 senelik periyodda selcuk un verilen senelik ucretinden tut sneijderin bonservisine , drogbanin imza parasindan brumaya , amrabata dek tum ama tum yapilan yatirimlar toplanir ,gider olarak dusunulur

Bir de klubun gecmis bir kac senedeki ortalama benzer harcamalari goz onunde bulundurularak bir ortalama alinir .

Sonra da bu ek maliyetlerin katlanildigi donemdeki basarilarin ve diger tum artislarin hesabi yapilir , ve yine bunlardan onceki zamanin ortalamasi alinir .

Aralarindaki farklar sonucu elde bir gider bir de gelir farki hanesi kalir . Iste bizde bu fark her zaman negatif . buyuk yatirimlar da yapsak , kabugumuza da cekilsek zarar ediyoruz

Bunun sebepleri , seyircinin basari odakli sadakati , oyuncu aliminin yuksek satisinin dusuk olmasi , senelik ucretlerin oyuncu ikna edebilmek icin yuksek tutulmasi , avrupadaki orneklere nazaran dusuk yayin gelirleri ve turnuva gelirleri .

Biz tepeye oynayan takimlar kadar kazanmiyoruz ve kazanmayacagiz , fakat buna ragmen onlarla asik atacak rakamlarin da fazlalarini veriyoruz . Bu yolla hic bir takim ekonomisini duzeltemez

Ustelik bu bir oyun , senin elinde sneijder muslera var , otekinde van persie diego ve nani var , ama sampiyon cok daha ucuz maliyetli 3 uncu bir takim olabiliyor

O zaman senin avrupadan bu paranin geri donusu de olmayacagi icin verdigin tum paralar eksi hanede ..

Yahu siz de sanki Sneijder bizde olduğu sürede hiç şampiyon olamamışız gibi konuşuyorsunuz. Her takımda bazı oyuncular diğerlerinden daha maliyetli olabilir. Bu takımda SNeijder var iken diğer maliyetler adam gibi yönetilse,Muslera gibi kalecinin önüne ilk 2 seneden sonra 23143 farklı sağ bek, 123123 ayrı stoper koymasan o Muslera'nın maliyeti göze batmaz.

Takıma son 5 sene içinde gelen 3 üst düzey adam bütün profesyonellikleri ile takıma katkı vermiş. Hemen her önemli maçta sorumluluk almış ama siz bunların takımı batırdığını öylüyorsunuz. Bomboş adamlarla kulüpteki oyuncu sayısı 45'e çıkmış, sadece bir devre arasında 7-8 oyuncuya harcanan 19-20 milyonluk bonservis ile 2.5 Sneijder alınıyor ama Sneijder bunalrın hepsinin toplamından 2.5 kat fazla hem sportif hem maddi katkı sağlıyor ama suç Sneijder, Drogba ve Muslera'nın maliyeti mi oluyor? Yapmayın Allah aşkına.
 
Yazimin hic bir yerinde sneijder veya benzer transferler sebebiyle battigimizi filan soylemedim , fakat bu borc duzeyinde bir klubun , gelirleri de avrupada yarismaya calistigi kluplerden oldukca geride iken , sayiyorum

1- ne sneijder ,drogba ,muslera, tarik, bruma ,amrabat gibi maliyetlere transferleri olabilir

2- ne selcuk , burak , hamit vb lerinde oldugu gibi senelik ucretler verebilir

3- ne de herhangi bir oyuncusuna gelen teklifleri reddetme keyfiyeti olabilir

Biz ekonomik capimizin disinda hamleler yapiyoruz , tamam yapalim , ama sonucu daha nice avrupadan men cezalari olacakti , lokal ligde izleriz yildizlarimizi ,bunu ben demiyorum , uygulamali olarak uefa soyluyor
 
Son düzenleme:
Biz camia olarak profesyonellere bırakmadıktan sonra daha çok dursunlar aysalar gelip geçer ve kulübü çukura itmeye devam eder. Çözüm alt yapılarda ama çok daha önemlisi yöneticilik tarzı değişmeli hemde acilen. Tren kaçtı bile aslında da işte bir umut bekliyor insan yinede. Seçersin göstermelik bir başkanı gerisini ceolar ile donatılmış kurursun tüm kadro yu. Bunlarda 3 ayda bir bilemedim ayda bir rapor sunar camiadaki denetleme kadroya. Arka bahçedeki 40 yılık mahale takımın futbol takımını yönetimini gösterirsen sonuç kaçınılmaz olur.

Senin özelinde söylemiyorum ama futbolu CEO'lar yönetecekse finansal kurumları da futbolcular basketbolcular mı yönetse diye içimden geçirmiyor değilim çünkü son dönemlerde kulüpler profesyoneller tarafından yönetilmeli denince akla hemen CEO'lar, profesyonel iş adamları ve yöneticiler geliyor.

Dünyada hangi işe başvurursak vuralım, o sektörde, o meslek kolunda ve o spesifik iş kavramında bilgili ve tecrübeli olmanız istenir. Eğer catering operasyonlarının başında bir pozisyon varsa oraya CEO değil geçmişi catering olan insanlar aranır, eski şefler mesela idealdir bunun için. Turizmse turizmden gelen, finans ise finans geçmişi tecrübesi bilgisi olan kişiler idealdir.

Futbol bundan farklı değil.Seçilmiş veya CEO olarak atanmış işadamlarıyla futbolu yönetmek bana bankanın kredi operasyonlarının başına müteahhit veya mimar atamak gibi geliyor.

Fener örneği verilmiş, Fener geçen sene farkında olmadan doğru bi iş yaptı, İtalyan bi herifi buldu, herif futboldan gelme, aynı zamanda eski menajer ve İtalya'da çeşitli kulüplerde futbol direktörlüğü ve sportif direktörlük, transfer direktörlüğü yapmış adam. Tabi ne olduğunu uzun vadeli getirisini götürüsünü anlamadan hatta sezonu doldurmadan yolladılar, çünkü ne halt yediklerini kendileri de bilmiyorlar.

Futbolu futbolun içindeki bu işi bilen adamlar yönetmeli.

Juventus, Bayern, PSG, City, Porto vs gibi kulüpler de futbolun başına bu işin içinde olan, transfer yönetimini bilen, scout ağı olan adamları getiriyor. Bu örneği defalarca verdim ama "İlim Çin'de olsa gidip alınız" diye bir laf var, Shakhtar Donestk'in sahibi de futbolun transferin başına alelade iş adamı getirmek yerine işin uzmanını getirmiş, Porto'nun scout uzmanını transferlerin başına getirmiş, "eti senin kemiği benim, ben bu işi senin kadar bilmiyorum" deyip anahtarı teslim etmiş, vve son 5-6 yıldır Brezilya'dan bulup getirdikleri adamlar, kurdukları kadrolar ve kadro yönetimleri ortada.

Bunu yapmak çok zor diil ama burda işin içine EGO giriyor. Yabancı niye yapsın biz yaparız, para yabancıya gitmesin", "komisyon alır" gibi laflar. Komisyon alıyorsa alsın, eğer benim kadrolarımı doğru yönetip bana ordan para kazandıracaksa ben de ona kazandırayım, o da buradaki işini sevsin dört elle sarılsın.

Yabancıya para gitmesin ne demek ya?
 
Son düzenleme:
CEO denirken , isin mali boyutunu bu isin ehli adamlar kontrol altinda bulundursun deniyor , yoksa su transfer yapilsin bu kalsin gorevi ustlenmesi istenmemeli .

Aslinda bizim icin cok guzel bir referans var , gecen sezon haric geride kalan 4 sezonda 3 sampiyonlugumuz , ve olamadigimiz senede de sampiyonlar ligi katilimimiz var , seyircinin de ilgisi fena degildi bu 4 senede .

Zor degil , o donem icin yapilan harcamalar toplanir , gelirler de ayni sekilde hesaplanir ve karsilastirilir . Benim iddiam su , birakin son 4 seneyi , 34 sene icinden istediginiz zaman dilimini secin , o donemki harcamalar , en basarili olan donemde bile gelirlerden fazla cikacaktir

Zaten bu yuzdendir ki ,elinize bilancolari alirsaniz 1996 dan beri surekli ve surekli artisin borc-alacak farkinda oldugunu goreceksiniz

Bu yuzden bu isin aysalla , polatla, dursunla direk bir alakasi yok , biri az daha cok biri daha fazla ama gidisat hic degismiyor
 
Senin özelinde söylemiyorum ama futbolu CEO'lar yönetecekse finansal kurumları da futbolcular basketbolcular mı yönetse diye içimden geçirmiyor değilim çünkü son dönemlerde kulüpler profesyoneller tarafından yönetilmeli denince akla hemen CEO'lar, profesyonel iş adamları ve yöneticiler geliyor.

Dünyada hangi işe başvurursak vuralım, o sektörde, o meslek kolunda ve o spesifik iş kavramında bilgili ve tecrübeli olmanız istenir. Eğer catering operasyonlarının başında bir pozisyon varsa oraya CEO değil geçmişi catering olan insanlar aranır, eski şefler mesela idealdir bunun için. Turizmse turizmden gelen, finans ise finans geçmişi tecrübesi bilgisi olan kişiler idealdir.

Futbol bundan farklı değil.Seçilmiş veya CEO olarak atanmış işadamlarıyla futbolu yönetmek bana bankanın kredi operasyonlarının başına müteahhit veya mimar atamak gibi geliyor.

Fener örneği verilmiş, Fener geçen sene farkında olmadan doğru bi iş yaptı, İtalyan bi herifi buldu, herif futboldan gelme, aynı zamanda eski menajer ve İtalya'da çeşitli kulüplerde futbol direktörlüğü ve sportif direktörlük, transfer direktörlüğü yapmış adam. Tabi ne olduğunu uzun vadeli getirisini götürüsünü anlamadan hatta sezonu doldurmadan yolladılar, çünkü ne halt yediklerini kendileri de bilmiyorlar.

Futbolu futbolun içindeki bu işi bilen adamlar yönetmeli.

Juventus, Bayern, PSG, City, Porto vs gibi kulüpler de futbolun başına bu işin içinde olan, transfer yönetimini bilen, scout ağı olan adamları getiriyor. Bu örneği defalarca verdim ama "İlim Çin'de olsa gidip alınız" diye bir laf var, Shakhtar Donestk'in sahibi de futbolun transferin başına alelade iş adamı getirmek yerine işin uzmanını getirmiş, Porto'nun scout uzmanını transferlerin başına getirmiş, "eti senin kemiği benim, ben bu işi senin kadar bilmiyorum" deyip anahtarı teslim etmiş, vve son 5-6 yıldır Brezilya'dan bulup getirdikleri adamlar, kurdukları kadrolar ve kadro yönetimleri ortada.

Bunu yapmak çok zor diil ama burda işin içine EGO giriyor. Yabancı niye yapsın biz yaparız, para yabancıya gitmesin", "komisyon alır" gibi laflar. Komisyon alıyorsa alsın, eğer benim kadrolarımı doğru yönetip bana ordan para kazandıracaksa ben de ona kazandırayım, o da buradaki işini sevsin dört elle sarılsın.

Yabancıya para gitmesin ne demek ya?
Ceo dediğim özelikle futbol sektöründe eğitim görmüş insanlardan söz etmiştim. Türkiye'de bu tür insanlar yok maalesef ve eğitimide yok.
Scout teknik direktör elemanlar yine ayrı kişiler. Bizim bildiğimiz yöneticiler olacak ama bu sektörün uzmanları olmalı ki bunu sende başka sektörlerin örneklerini vererek güzelce anlatmak istedin zaten. Aziz Ceo getirdi mesela evet ama adam neyin Ceo sunu getirdi bi haber :)
Sportif şirketlerin Ceo su getireceksen bunu yabancı ülkeden getirmen gerekiyor ki çoğu üst düzey Ceolar İngiltereden bulabiliriz. Zaten öyle bir planlama vardı sözde bizde de sözde kalındı tabiki yine. Futbol sportif direktörün olur onun altında teknik ekip. Bunları idare eden Ceo olur. Kulübün Finanz bölümünü tümünü tam teşekkürle sektörüne uygun ayarlanması yaparlar hemde baştan sonuna kadar minimum hatayla. Yok bilmem başkan seçilecek de yok aylar sonra çıkıp yavaş yavaş işi öğrenmeye başlıyorum diyecek de. .. Bunlar oldu ve söylendi ve üstelik büyük iş adamı Ünal Aysal canlı yayında söyledi bunları örnekleme vermek gerekiyorsa. Hadi Bayern gibi kulüp yapın müthiş oturmuş ve borcsuz olur gel abi öğren yavaş yavaş karizman yeter dersin.
Biz yıllardır ne yapıyoruz peki? Batan gemiye taxi şoförünü getirip gemiyi kurtar diyoruz resmen. Sonra neden borç oldu 350 milyon Dollar yok neden ceza yedik. Yine iyi durumdayız vallahi bu yönetim zihniyeti ile.

Aslolan Galatasaray !!!
 
Üst Alt