Türk Futbol Kamuoyunun dikkatine;
Türk futbolunda deprem etkisi yaratan ve özel yetkilendirilmiş bir savcı tarafından yürütülen "Temiz Kramponlar" operasyonunun ilk dalgasının sonuçlarını Türk Futbolu adına endişeli gözlerle takip etmekteyiz.
Yapılan operasyonlar sonucunda anlaşılan odur ki; Fenerbahçe Spor Kulübü bu operasyonların odak noktasındadır. Devletin savcısı tarafından yapılan sorgulamalar neticesinde Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı, Fenerbahçe Spor Kulübü Asbaşkanı, bir Fenerbahçe Spor Kulübü yönetim kurulu üyesi ve Fenerbahçe Spor Kulübü Mali İşler Müdürü tutuklu olarak yargılanmak üzere cezaevine gönderilmiştir
Buna rağmen Türkiye Futbol Federasyonu'nun 11.07.2011 tarihindeki açıklamalarını hayretler içerisinde izlemiş bulunmaktayız. Alınan kararı Türk Futbolunu seven ve temiz bir lig isteyen futbolseverler olarak şiddetle kınıyoruz. Delil olmadığı gerekçesiyle liglerin planlandığı gibi başlayacağını belirten açıklamayı kabul etmiyor, bunu bir bahane olarak görüyoruz.
Emniyet Müdürlüğü'nün yaptığı yazılı açıklamada; "Suç örgütü tarafından yetkisiz menajerlik yolu ile yüksek miktarda haksız kazanç temin edildiği, bazı spor kulüplerinin hesaplarında usulsüzlükler yapıldığı, bazı futbolcuların da tehdit edilerek kulüpteki alacaklarından zorla vazgeçirildikleri" ve " Örgütlü bir şekilde, Süper Lig ve Banka Asya Birinci Ligindeki toplam (19) maçta şike ve teşvik faaliyetlerinin gerçekleştirildiği tespit edilmiş ve delillendirilmiştir." ifadeleri yer almıştır.
Şimdi Futbol Federasyonu Başkanı Sayın Mehmet Ali Aydınlar ve yönetim kurulu üyelerine soruyoruz: Emniyet Müdürlüğü'nün açıklamalarını göz önünde bulundurduğumuzda şu an yargılanacakları günü beklemek üzere cezaevinde bulunan kulüp başkanları, yöneticiler, bir teknik direktör ve bir futbolcunun bulunması şüpheli bir durum değil midir? Emniyet Müdürlüğü'nün açıklamasında yer alan " ...bazı spor kulüplerinin hesaplarında usulsüzlükler yapıldığı..." ifadesi ve Fenerbahçe Spor Kulübü Mali İşler Müdürü'nün şu an cezaevinde bulunması sizde de bir şüphe uyandırmıyor mu?
Biliyoruz ki suçu ispatlanana kadar herkes suçsuzdur. Fakat bu şüphe ortamında hiçbir şey olmamış gibi geçtiğimiz yıl Spor Toto Süper Lig'in tescillenmesi ve ligi bir şekilde (!) şampiyon tamamlayan Fenerbahçe Spor Kulübü'nün Şampiyonlar Ligi'ne gönderilmek istenmesi, Türk Futbolunu oldukça zorlu bir döneme sokacaktır.
Görevine yeni başlayan Sayın Federasyon Başkanının, Fenerbahçe Spor Kulübü ile ilişkileri herkes tarafından bilindiği halde yeni görevinde objektif ve adaletli olacağını düşünmüştük. Alınan bu son kararın iyi niyetli beklentilerimize ters düştüğünü de, üzülerek belirtmek istiyoruz.
UEFA 'nın daha önceki örneklerde de görüldüğü gibi şike ve teşvik gibi olaylara prim vermediği gün gibi ortadadır. 3 Temmuz tarihinden beri gelişen tüm olayları hiçe sayarak yapılan bu açıklamanın Türk Futbolunu UEFA nezdinde bir kaosa götüreceğini düşünüyoruz. Bu yanlış kararın etki ve sonuçları, oynanacak her maçta gözler önüne serilecektir. Türkiye Futbol Federasyonu 'nun, Türk futbolunu bu yanlışa bile bile götürmesini anlayamıyor, Türk futbolunu bu kaosa sokma gücünü nereden bulduğunu bilemiyoruz.
Bunun yanısıra, Türkiye Futbol Federasyonu'nun şike operasyonuna karışan kulüplerle ilgili somut adım atmadığı her gün Türk Futbolu hem kulüpler hem de milli takımlar bazında Avrupa Kupaları'ndan men edilme tehlikesiyle karşı karşıya kalacaktır. Yarın bir gün, Türkiye önce Euro 2012’den, daha sonra Avrupa müsabakalarından men cezası aldığı taktirde, Sn. Mehmet Ali Aydınlar yine; "Elimizde delil yok" mu diyecektir? Bunu açık yüreklilikle soruyoruz...
Türk Futbolunu bu tehlikelerden arınması için, Türkiye Futbol Federasyonu'nun almış olduğu yanlış karardan dönmesini ve Türk Futbol kamuoyunu ve UEFA 'yı tatmin edecek somut kararların alınmasını bir an önce ve şiddetle öneriyoruz.
2011-2012 Spor Toto Süper Lig'in yeşil sahalarında "Temiz Kramponlar" istiyoruz!
Saygılarımızla,
GSCimbom Yönetimi
Türk futbolunda deprem etkisi yaratan ve özel yetkilendirilmiş bir savcı tarafından yürütülen "Temiz Kramponlar" operasyonunun ilk dalgasının sonuçlarını Türk Futbolu adına endişeli gözlerle takip etmekteyiz.
Yapılan operasyonlar sonucunda anlaşılan odur ki; Fenerbahçe Spor Kulübü bu operasyonların odak noktasındadır. Devletin savcısı tarafından yapılan sorgulamalar neticesinde Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı, Fenerbahçe Spor Kulübü Asbaşkanı, bir Fenerbahçe Spor Kulübü yönetim kurulu üyesi ve Fenerbahçe Spor Kulübü Mali İşler Müdürü tutuklu olarak yargılanmak üzere cezaevine gönderilmiştir
Buna rağmen Türkiye Futbol Federasyonu'nun 11.07.2011 tarihindeki açıklamalarını hayretler içerisinde izlemiş bulunmaktayız. Alınan kararı Türk Futbolunu seven ve temiz bir lig isteyen futbolseverler olarak şiddetle kınıyoruz. Delil olmadığı gerekçesiyle liglerin planlandığı gibi başlayacağını belirten açıklamayı kabul etmiyor, bunu bir bahane olarak görüyoruz.
Emniyet Müdürlüğü'nün yaptığı yazılı açıklamada; "Suç örgütü tarafından yetkisiz menajerlik yolu ile yüksek miktarda haksız kazanç temin edildiği, bazı spor kulüplerinin hesaplarında usulsüzlükler yapıldığı, bazı futbolcuların da tehdit edilerek kulüpteki alacaklarından zorla vazgeçirildikleri" ve " Örgütlü bir şekilde, Süper Lig ve Banka Asya Birinci Ligindeki toplam (19) maçta şike ve teşvik faaliyetlerinin gerçekleştirildiği tespit edilmiş ve delillendirilmiştir." ifadeleri yer almıştır.
Şimdi Futbol Federasyonu Başkanı Sayın Mehmet Ali Aydınlar ve yönetim kurulu üyelerine soruyoruz: Emniyet Müdürlüğü'nün açıklamalarını göz önünde bulundurduğumuzda şu an yargılanacakları günü beklemek üzere cezaevinde bulunan kulüp başkanları, yöneticiler, bir teknik direktör ve bir futbolcunun bulunması şüpheli bir durum değil midir? Emniyet Müdürlüğü'nün açıklamasında yer alan " ...bazı spor kulüplerinin hesaplarında usulsüzlükler yapıldığı..." ifadesi ve Fenerbahçe Spor Kulübü Mali İşler Müdürü'nün şu an cezaevinde bulunması sizde de bir şüphe uyandırmıyor mu?
Biliyoruz ki suçu ispatlanana kadar herkes suçsuzdur. Fakat bu şüphe ortamında hiçbir şey olmamış gibi geçtiğimiz yıl Spor Toto Süper Lig'in tescillenmesi ve ligi bir şekilde (!) şampiyon tamamlayan Fenerbahçe Spor Kulübü'nün Şampiyonlar Ligi'ne gönderilmek istenmesi, Türk Futbolunu oldukça zorlu bir döneme sokacaktır.
Görevine yeni başlayan Sayın Federasyon Başkanının, Fenerbahçe Spor Kulübü ile ilişkileri herkes tarafından bilindiği halde yeni görevinde objektif ve adaletli olacağını düşünmüştük. Alınan bu son kararın iyi niyetli beklentilerimize ters düştüğünü de, üzülerek belirtmek istiyoruz.
UEFA 'nın daha önceki örneklerde de görüldüğü gibi şike ve teşvik gibi olaylara prim vermediği gün gibi ortadadır. 3 Temmuz tarihinden beri gelişen tüm olayları hiçe sayarak yapılan bu açıklamanın Türk Futbolunu UEFA nezdinde bir kaosa götüreceğini düşünüyoruz. Bu yanlış kararın etki ve sonuçları, oynanacak her maçta gözler önüne serilecektir. Türkiye Futbol Federasyonu 'nun, Türk futbolunu bu yanlışa bile bile götürmesini anlayamıyor, Türk futbolunu bu kaosa sokma gücünü nereden bulduğunu bilemiyoruz.
Bunun yanısıra, Türkiye Futbol Federasyonu'nun şike operasyonuna karışan kulüplerle ilgili somut adım atmadığı her gün Türk Futbolu hem kulüpler hem de milli takımlar bazında Avrupa Kupaları'ndan men edilme tehlikesiyle karşı karşıya kalacaktır. Yarın bir gün, Türkiye önce Euro 2012’den, daha sonra Avrupa müsabakalarından men cezası aldığı taktirde, Sn. Mehmet Ali Aydınlar yine; "Elimizde delil yok" mu diyecektir? Bunu açık yüreklilikle soruyoruz...
Türk Futbolunu bu tehlikelerden arınması için, Türkiye Futbol Federasyonu'nun almış olduğu yanlış karardan dönmesini ve Türk Futbol kamuoyunu ve UEFA 'yı tatmin edecek somut kararların alınmasını bir an önce ve şiddetle öneriyoruz.
2011-2012 Spor Toto Süper Lig'in yeşil sahalarında "Temiz Kramponlar" istiyoruz!
Saygılarımızla,
GSCimbom Yönetimi