Cevap: İlhan Cavcav: ''G.Saray Kulüpler Birliğinden İhraç Edilmeli''
İlhan Cavcav ve Emre Belözoğlu arasındaki benzerlikler
1-İkisi de arabayla kaza yapıp kişilerin ölümüne sebeb olmaktan dolayı suçlu olup yargı önünde hapis cezası almadan amiyane tabirle yırtmışlardır
Çarptığı kişi öldü ama Cavcav serbest
Aslında öldüren onun arabası değil diye yazdılar. Kullandığı otomobilin aynası, karşıdan karşıya geçmek için 32 yaşındaki kızı Minciye Dikmen ile yol kenarında durmakta olan 56 yaşındaki Lütfi Dikmen’e çarptı. Onu yola düşürdü, arkasından gelen otomobil Lütfi Dikmen’in, baygın, uzanmış yatmakta olan vücudunun üzerinden geçti.
Doktorlar çaresiz kaldı.
Lütfi Dikmen öldü.
Kızı hastanede yatıyor.
Gençlerbirliği Spor Kulübü Başkanı İlhan Cavcav ve arkasından gelmekte olan Ahmet Esmeray adlı sürücü de kaza yerine en yakın polis noktası Bahçelievler Karakolu’na götürüldü.
Cavcav serbest bırakıldı.
Adamı öldürdü ya da ölümüne sebep olabilecek ilk eylemi, belki de çok hızlı, çok dikkatsiz, belki de bilinci yerinde olmayacak bir şekilde otomobil kullandığı için İlhan Cavcav yaptı. Gençlerbirliği Başkanı, otomobilinin aynası yol kıyısında kızıyla birlikte duran adama çarptığında “sarhoş olmadığını” fakat “içki içmeye gittiğini” söylüyor.
***
Doğru mu söylüyor?
Bilmiyoruz.
Çünkü trafik kurallarına uymamış ya da kaza yapmış sürücülere ilk uygulanan ve aldıkları alkol oranını ölçen “üfleme aleti”nin ortaya koyduğu “promil değerleri”nin ne olduğu açıklanmadı. Acaba polisler, İlhan Cavcav’ın promil değerlerini saptayacak “üfleme aletini” onun ağzına dayayıp “üfleyin beyefendi” demediler mi?
Herkese diyorlar.
Üfletiyorlar.
İlhan Bey’in imtiyazı mı var?
Ayrıca Bahçelievler Karakolu polisleri; Türkiye çapında tanınan, çok ünlü, çok meşhur Gençlerbirliği Spor Kulübü’nün Başkanı İlhan Cavcav’ın hukuk önündeki durumunu netleştirecek ve bize fikir verebilecek “kusur dağılım raporunu” da gazetecilere açıklamadılar. İlhan Cavcav Bey, bu sonu ölümle biten “oto aynası çarptırma kazasında” yüzde kaç kusurlu bulundu?
Niçin açıklamadılar?
Sayın Cavcav, çok meşhur, arkası olan biri olduğu ve korunduğu için mi “kusur dağılım raporunu” kamuyouna açıklama gereğini bile duymadılar.
***
Aklıma şeytan düşürüyor.
Sayın Cavcav, polis tarafından korunuyor, yargı tarafından da gözetiliyor duygusuna kapılıyorum. Elimde belge yok. Zaten bunun belgesi de olmaz. Duygum böyle. Çünkü İlhan Cavcav Bey’in otomobilinin aynası yol kenarında karşıdan karşıya geçmek için beklemekte olan 56 yaşındaki vatandaşa çaptıktan sonra götürüldüğü Bahçelievler Karakolu’na ilk gelen Ankara Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz oluyor.
Nerden baksan kuşkulu!
Nereden baksan acı!
Nereden baksan defolu!
Ankara Emniyet Müdürü... Yani o karakolda “üfleme aygıtının promil raporu” ile “kusur dağılım raporunu” yazacak olan polislerin en büyük müdürü, derhal karakola İlhan Cavcav’ı ziyarete geliyor. Ankara Emniyet Müdürü, bu şehirde vuku bulan bütün trafik kazalarında hemen karakola vatandaşın yanına “geçmiş olsuna mı” koşuyor?
Çarptığı kişi öldü.
Fakat Cavcav serbest.
Bundan 30 gün önce (20 Kasım 2006) İstanbul’da Behiç Sadıkoğlu adlı bir sürücü, kullandığı ciple kaldırıma çıkarak annesini bekleyen 8 yaşında Melike adlı bir kız çocuğunu ezip öldürmüştü. Behiç Sadıkoğlu, “adalet yerini bulsun” diye tutuklanarak hapse konulmuştu. Tutuklu yargılanıyor.
Cavcav, hapse konulmadı.
Çok ünlü diye mi?
Karakolda ilk ziyaretçisi Ankara Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz oldu diye mi?
Nereden baksan dökülüyor!
*****
Aslında öldüren onun arabası değil diye yazdılar. Kullandığı otomobilin aynası, karşıdan karşıya geçmek için 32 yaşındaki kızı Minciye Dikmen ile yol kenarında durmakta olan 56 yaşındaki Lütfi Dikmen’e çarptı. Onu yola düşürdü, arkasından gelen otomobil Lütfi Dikmen’in, baygın, uzanmış yatmakta olan vücudunun üzerinden geçti.
Doktorlar çaresiz kaldı.
Lütfi Dikmen öldü.
Kızı hastanede yatıyor.
Gençlerbirliği Spor Kulübü Başkanı İlhan Cavcav ve arkasından gelmekte olan Ahmet Esmeray adlı sürücü de kaza yerine en yakın polis noktası Bahçelievler Karakolu’na götürüldü.
Cavcav serbest bırakıldı.
Adamı öldürdü ya da ölümüne sebep olabilecek ilk eylemi, belki de çok hızlı, çok dikkatsiz, belki de bilinci yerinde olmayacak bir şekilde otomobil kullandığı için İlhan Cavcav yaptı. Gençlerbirliği Başkanı, otomobilinin aynası yol kıyısında kızıyla birlikte duran adama çarptığında “sarhoş olmadığını” fakat “içki içmeye gittiğini” söylüyor.
***
Doğru mu söylüyor?
Bilmiyoruz.
Çünkü trafik kurallarına uymamış ya da kaza yapmış sürücülere ilk uygulanan ve aldıkları alkol oranını ölçen “üfleme aleti”nin ortaya koyduğu “promil değerleri”nin ne olduğu açıklanmadı. Acaba polisler, İlhan Cavcav’ın promil değerlerini saptayacak “üfleme aletini” onun ağzına dayayıp “üfleyin beyefendi” demediler mi?
Herkese diyorlar.
Üfletiyorlar.
İlhan Bey’in imtiyazı mı var?
Ayrıca Bahçelievler Karakolu polisleri; Türkiye çapında tanınan, çok ünlü, çok meşhur Gençlerbirliği Spor Kulübü’nün Başkanı İlhan Cavcav’ın hukuk önündeki durumunu netleştirecek ve bize fikir verebilecek “kusur dağılım raporunu” da gazetecilere açıklamadılar. İlhan Cavcav Bey, bu sonu ölümle biten “oto aynası çarptırma kazasında” yüzde kaç kusurlu bulundu?
Niçin açıklamadılar?
Sayın Cavcav, çok meşhur, arkası olan biri olduğu ve korunduğu için mi “kusur dağılım raporunu” kamuyouna açıklama gereğini bile duymadılar.
***
Aklıma şeytan düşürüyor.
Sayın Cavcav, polis tarafından korunuyor, yargı tarafından da gözetiliyor duygusuna kapılıyorum. Elimde belge yok. Zaten bunun belgesi de olmaz. Duygum böyle. Çünkü İlhan Cavcav Bey’in otomobilinin aynası yol kenarında karşıdan karşıya geçmek için beklemekte olan 56 yaşındaki vatandaşa çaptıktan sonra götürüldüğü Bahçelievler Karakolu’na ilk gelen Ankara Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz oluyor.
Nerden baksan kuşkulu!
Nereden baksan acı!
Nereden baksan defolu!
Ankara Emniyet Müdürü... Yani o karakolda “üfleme aygıtının promil raporu” ile “kusur dağılım raporunu” yazacak olan polislerin en büyük müdürü, derhal karakola İlhan Cavcav’ı ziyarete geliyor. Ankara Emniyet Müdürü, bu şehirde vuku bulan bütün trafik kazalarında hemen karakola vatandaşın yanına “geçmiş olsuna mı” koşuyor?
Çarptığı kişi öldü.
Fakat Cavcav serbest.
Bundan 30 gün önce (20 Kasım 2006) İstanbul’da Behiç Sadıkoğlu adlı bir sürücü, kullandığı ciple kaldırıma çıkarak annesini bekleyen 8 yaşında Melike adlı bir kız çocuğunu ezip öldürmüştü. Behiç Sadıkoğlu, “adalet yerini bulsun” diye tutuklanarak hapse konulmuştu. Tutuklu yargılanıyor.
Cavcav, hapse konulmadı.
Çok ünlü diye mi?
Karakolda ilk ziyaretçisi Ankara Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz oldu diye mi?
Nereden baksan dökülüyor!
*****
Çarptığı kişi öldü ama Cavcav serbest - GAZETEVATAN.COM
Emre'nin çarptığı yaya öldü
Galatasaray'ın milli futbolcusu Emre Belözoğlu, özel otomobiliyle çarptığı bir yayanın ölümüne neden oldu. E-5 Karayolu üzerinden Topkapı yönüne gitmekte olan milli futbolcu Belözoğlu'nun kullandığı 34 HAU 09 plakalı Mercedes marka otomobil, Merter Migros yakınlarındaki BP İstasyonu önüne geldiği sırada, yolun karşısına geçmeye çalışan Kadir Çetin'e çarptı.
Kazada ağır yaralanan Çetin, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Çetin'e çarptığını fark edince aracını durduran Belözoğlu, ağır yaralı halde yerde yatan yayayı hemen otomobiline alarak İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'ne götürdü. Ancak Çetin,hastanede yapılan müdahaleye rağmen kurtarılamadı.
Galatasaraylı milli futbolcu Emre Belözoğlu, kazadan hemen sonra hastaneye götürdüğü yayanın tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadığını öğrenince gözyaşlarını tutamadı.
Emre Belözoğlu ise kaza sırasında yanında bulunan 2 arkadaşıyla ekip minibüsüne bindirilerek, Bakırköy Osmaniye Karakolu'na götürüldü. Burada ifadesi alınan Belözoğlu, alkol muayenesi için Adli Tıp Kurumu'na sevk edildi. Bu sırada genç futbolcunun ağladığı görüldü.
Galatasaraylı milli futbolcu Emre Belözoğlu, daha sonra yeniden Osmaniye Karakolu'na getirildi. Belözoğlu'nun sorgusu halen sürüyor. Emre'nin kaza yaptığını duyan futbolcu arkadaşı Arif Erdem ile eski milli futbolcu Uğur Tütüneker de Osmaniye Karakolu'na geldiler.
SAVCILIĞA SEVKEDİLDİ
Osmaniye Polis Karakolu'ndaki işlemleri saat 14.20'de tamamlanan Belözoğlu, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'na götürüldü.
Belözoğlu'nun polis ifadesinde, 90 kilometre hızla orta şeritte giderken sol şeritteki "Şahin" marka otomobilden kaçan bir kişinin aniden önüne çıktığını, bunun üzerine bu kişiye dokunduğunu, yere düşen kişiyi daha sonra arkadan gelen başka bir aracın ezerek kaçtığını söylediği öğrenildi.
Kaza sırasında kullandığı 34 HAU 09 plakalı Mercedes marka otomobili takım arkadaşı Hakan Ünsal'dan satın aldığı belirtilen Emre Belözoğlu'nun, Florya'daki evinden yürüyüş yapmak amacıyla çıktığını anlattığı bildirildi.
Bazı arkadaşlarınca da sabah namazı kılmak üzere evinden çıktığı öne sürülen Belözoğlu'nun, 2alkol muayenesinden temiz çıktığı2, ayrıca "polis raporunda kusur oranının 8'de 1 olarak gösterildiği" öğrenildi.
Kazada hayatını kaybeden Kadir Çetin'in (37) ise Merter'deki Güneş Otel'de çalıştığı ve olay sırasında işyerinden evine gitmekte olduğu belirtildi.
HÜRRİYETİM
Edit: haber başlığında Galatasaraylı yazıyordu editledim arkadaşın sıfatına Galatasaray yakışmıyor
2-
Edepsiz Kol hareketleri
Üzerindeki milli takım forması diye geçen günlerde Aslantepede ıslıklandığı için
Bağımsız! basın tarafından mağdur çocuk ilan edilip kollanılan Emrenin gene o bağımsız basına yine üzerinde milli takım forması var iken yaptığı hareket
İlhan Cavcav abisinden terbiyesini ve feyzini aldığı aşikardır
3-Bugün İlhan Cavcavın söylediği ve küçükken üzerimde parçalı formayla top oynardım lafının neredeyse aynısını zamanında Emre Belözoğlu da kullanmıştır.
Siz ikiniz de futboldan temizlenmedikçe biz Galatasaraylılara rahat uyku yok