Galatasaray’ın eski yöneticilerinden olan Hukuk Profesörü Mehmet Helvacı, Başkan Mustafa Cengiz’in açıklamalarını değerlendirdi. Mahkemenin ibrasızlık kararının durdurulması yönünde karar vermemesi halinde seçime gidileceğini söyleyen Helvacı, “Burada mahkeme, seçim yapılması için mevcut yönetim kurulunu da yetkilendirebilir, kendi atadığı kayyumu da görevlendirebilir” ifadelerini kullandı. Helvacı ayrıca Mustafa Cengiz’in seçim kararı alması gerektiğini de sözlerine ekledi.
Galatasaray eski Yönetim Kurulu Üyesi ve Hukuk Profesörü olan Mehmet Helvacı, Başkan Mustafa Cengiz’in dün yaptığı açıklamaları İHA'ya değerlendirdi. Cengiz’in hukuki yollara müracaat edeceğini söylemesi üzerine konuşan Helvacı, “Başkan hukuki yollara gideceğini söyledi. 1 ay içindeki süreçte ibrasızlık kararının durdurulması yönünde bir karar alabilirse, o zaman herhangi bir kayyum tehlikesi olmaz. Ancak bir durdurma kararı alamazsa ve koruyamazsa, seçimi yapma konusunda da bugünkü çizgisini sürdürürse, 1 ay sonunda birileri seçimin yapılması için mahkemeye müracaat edebilir ve mahkeme de bu yönde karar verebilir. Mahkemenin bu yönde karar vermesi durumunda da mevcut yönetim, seçimin yapması için yetkilendirilebilir. Ancak burada mahkeme, kendi atayacağı birisini de seçimi yapmakla görevlendirebilir” diyerek kayyum atanabileceğini ifade etti.
“Ben olsam, durdurma kararı alsam da seçime giderdim”
Başkan Mustafa Cengiz ve yönetiminin kendisini haklı gördüğü için mahkeme yoluna gittiğini söyleyen Mehmet Helvacı, “Ancak bu durum çatışmayı derinleştirecektir. Galatasaray Başkanı ve yönetimi Galatasaray’ı birleştirmek için hareket etmelidir. Bizim görevde olduğumuz dönemde bizim yönetimimiz de benzer bir durum yaşadı. Burada egoyu geri çekip, ‘Böyle bir talep var’ diyerek seçime gitmek gerekir. Ben başkanın yerinde olsam, mahkemeden durdurma kararı alsam da seçime giderim. Seçimde de aday olurum ve 2 bin 500 oyu tekrar alırım. Buralarda daha demokratik ve yumuşak yaklaşımlar gerekli. Bugün taraftar başka, genel kurul başka şey söylüyor. Taraftarı bu işe angaje etmek doğru değil. Galatasaray Kulübü, organları tarafından yönetilmektedir. Bu durum da taraftarı dışlamak anlamına gelmez. Hepimiz taraftarız. Yönetimle taraftarı birbirinden ayırmak gerekir. Taraftar tabii ki önemli” açıklamasını yaptı.
“Galatasaray’ın haklarını korurken Galatasaray’a zarar vermemek gerekir”
Adnan Polat’ın ardından Mustafa Cengiz’in de ibra edilmemesi sonrasında, bundan sonra göreve gelecek başkanlarda ibra korkusu olup olmayacağı sorusunu da yanıtlayan Mehmet Helvacı, “Bir korku olarak düşünülmemeli. Başkanlar ve yönetimler, tüm Galatasaraylıların nabzını tutarak hareket etmeli. Tüzük, 'Galatasaray’ı yönetirken kimseyi dışlamayın, ortak akıl oluşturun. Benim dediğim doğrudur fikrinden uzaklaşın. Sizi destekleyen ve desteklemeyen genel kurul üyelerinin sesine kulak verin. Ilımlı bir yönetim gösterin' der. Başkanlara yüklenen görev bu. Geçmişte bizim tüzüğümüzde üyeler imza toplayıp seçime gidiyorlardı. Bu refleksler yanlış refleksler değil. Galatasaray elbette tüzüğü değiştirebilir. Ama bu tüzük böyle kaldığı sürece, tüzüğe uymak zorundayız. Bu olanların hiçbirisi Galatasaray’a fayda getirmez. Bu durumdan hızla uzaklaşmak gerekir. Burada asıl iş başkan ve yönetimlere düşüyor. Genel kurular kitle psikolojisiyle hareket eder. Hataya hatayla karşılık vermemek gerekir. Galatasaray’ın haklarını korurken Galatasaray’a zarar vermemek gerekir” şeklinde konuştu.
İHA
“Ben olsam, durdurma kararı alsam da seçime giderdim”
Başkan Mustafa Cengiz ve yönetiminin kendisini haklı gördüğü için mahkeme yoluna gittiğini söyleyen Mehmet Helvacı, “Ancak bu durum çatışmayı derinleştirecektir. Galatasaray Başkanı ve yönetimi Galatasaray’ı birleştirmek için hareket etmelidir. Bizim görevde olduğumuz dönemde bizim yönetimimiz de benzer bir durum yaşadı. Burada egoyu geri çekip, ‘Böyle bir talep var’ diyerek seçime gitmek gerekir. Ben başkanın yerinde olsam, mahkemeden durdurma kararı alsam da seçime giderim. Seçimde de aday olurum ve 2 bin 500 oyu tekrar alırım. Buralarda daha demokratik ve yumuşak yaklaşımlar gerekli. Bugün taraftar başka, genel kurul başka şey söylüyor. Taraftarı bu işe angaje etmek doğru değil. Galatasaray Kulübü, organları tarafından yönetilmektedir. Bu durum da taraftarı dışlamak anlamına gelmez. Hepimiz taraftarız. Yönetimle taraftarı birbirinden ayırmak gerekir. Taraftar tabii ki önemli” açıklamasını yaptı.
“Galatasaray’ın haklarını korurken Galatasaray’a zarar vermemek gerekir”
Adnan Polat’ın ardından Mustafa Cengiz’in de ibra edilmemesi sonrasında, bundan sonra göreve gelecek başkanlarda ibra korkusu olup olmayacağı sorusunu da yanıtlayan Mehmet Helvacı, “Bir korku olarak düşünülmemeli. Başkanlar ve yönetimler, tüm Galatasaraylıların nabzını tutarak hareket etmeli. Tüzük, 'Galatasaray’ı yönetirken kimseyi dışlamayın, ortak akıl oluşturun. Benim dediğim doğrudur fikrinden uzaklaşın. Sizi destekleyen ve desteklemeyen genel kurul üyelerinin sesine kulak verin. Ilımlı bir yönetim gösterin' der. Başkanlara yüklenen görev bu. Geçmişte bizim tüzüğümüzde üyeler imza toplayıp seçime gidiyorlardı. Bu refleksler yanlış refleksler değil. Galatasaray elbette tüzüğü değiştirebilir. Ama bu tüzük böyle kaldığı sürece, tüzüğe uymak zorundayız. Bu olanların hiçbirisi Galatasaray’a fayda getirmez. Bu durumdan hızla uzaklaşmak gerekir. Burada asıl iş başkan ve yönetimlere düşüyor. Genel kurular kitle psikolojisiyle hareket eder. Hataya hatayla karşılık vermemek gerekir. Galatasaray’ın haklarını korurken Galatasaray’a zarar vermemek gerekir” şeklinde konuştu.
İHA
