Nihat Bekdik - Sayfa 2 | GSCimbom - En İyi Galatasaray Taraftar Portalı ve Forumu

Nihat Bekdik


Cevap: Nihat Bekdik



Ayrıca mot a mot çeviri yapmıssın cevirin cok kötü:p

insan edebi bir dil katar otur sıfır veriyorum sana:)
 
Cevap: Nihat Bekdik



Oooo I updated the message in the last page with the translation.



Lukasz: Thanks for sharing that article with us. If you can take a look at it I had some questions to you at the end of that message.



Appearently that is Galatasaray, Emile Oberle's brother Joseh Oberle also played in that team. But as the resources show, the last season Emile played in was 1920-1921. That could also be Ulvi Yenal.



Our squad in 1924-25 is:



Manager: Billy Hunter.



Ulvi Yenal,

Nihat Bekdik (Team Captain),

Muslihittin Peykoğlu,

Leblebi Mehmet,

Mithat Ertuğ,

Rebii Erkal,

Kemal Faruki,

Suphi Batur,

Burhan Atak,

Şakir Baruer,

Ercüment Işıl..



so it goes appearently, it would be better to point out this is according to Edip Gül's message. I am acting merely as a translator I guess :) Although I am happy they didn't throw rocks :)
 
Cevap: Nihat Bekdik



Beeh, google'dan ve Mehmet Çiftçi'den iyiyimdir. Araya gerçi birini katıp Emre Peker'in dedesi rövaşata'dan 90'a çaktı mı deseydim acaba? :)



Valla finans okumama ragmen 3 yıl boyunca ceviri dersi alan biri olarak sıfır veriyorum sana .:)



Edebi Dili dedenin rövaşatasıyla açıklıyorsan zaten vay anam vay:)
 
Cevap: Nihat Bekdik



Valla finans okumama ragmen 3 yıl boyunca ceviri dersi alan biri olarak sıfır veriyorum sana .:)



Edebi Dili dedenin rövaşatasıyla açıklıyorsan zaten vay anam vay:)



Kahraman katıyorum işte olaya, Polonya korkunç bastırıyordu! Türkler ise bu savaşta cephelerinden çıkamayan askerler gibiydiler! Sonra Emre Peker'in dedesi çıktı (ki o zamanlar demişti benim torunumun ismini Emre koyun diye bu yüzden biliyoruz) ve 9 kişiyi geçerek, ayrıca birinin de aşil tendonunu yırtarak kaleye doğru süzüldü. Sonra rakip kale direğinden sektirdiği topa bir kuğu zerafetinde yükselerek rövaşatayı vurdu. İşte bu Polonya'nın sonunu getirecek olan taarruzun başlangıcıydı.



Al işte, daha ne olsun. Kahramansa kahraman, savaşsa savaş, bir de romantizm ve ihanet katsak buna...



Hmmm mesela Arzu Keskin'in dedesi aslında Polonya'lıydı ama Türk'lerde oynuyordu, bu yüzden...



tıkandım :) özellikle romantizme uygun değil şablon.
 
Cevap: Nihat Bekdik



Kahraman katıyorum işte olaya, Polonya korkunç bastırıyordu! Türkler ise bu savaşta cephelerinden çıkamayan askerler gibiydiler! Sonra Emre Peker'in dedesi çıktı (ki o zamanlar demişti benim torunumun ismini Emre koyun diye bu yüzden biliyoruz) ve 9 kişiyi geçerek, ayrıca birinin de aşil tendonunu yırtarak kaleye doğru süzüldü. Sonra rakip kale direğinden sektirdiği topa bir kuğu zerafetinde yükselerek rövaşatayı vurdu. İşte bu Polonya'nın sonunu getirecek olan taarruzun başlangıcıydı.



Al işte, daha ne olsun. Kahramansa kahraman, savaşsa savaş, bir de romantizm ve ihanet katsak buna...



Hmmm mesela Arzu Keskin'in dedesi aslında Polonya'lıydı ama Türk'lerde oynuyordu, bu yüzden...



tıkandım :) özellikle romantizme uygun değil şablon.



Ben Japon asıllıyım cok uzak bana Polonya:)



Edebi dili öğreticem sana Emre Peker ilk görevlerim arasına bunu not ediyorum.Sana roman mı yaz dedim ben nasıl anlıyorsan artık:)
 
Cevap: Nihat Bekdik



Ben Japon asıllıyım cok uzak bana Polonya:)



Edebi dili öğreticem sana Emre Peker ilk görevlerim arasına bunu not ediyorum.Sana roman mı yaz dedim ben nasıl anlıyorsan artık:)



Tarihi değiştirme çabalarım başarısız sonuçlandı zaten. :( Umarım çevirdiklerimi anlamıştır Lukasz, çevirilerin de tam olarak neresinde kendi yorumunu katıp katmadığını anlayamadım.
 
Cevap: Nihat Bekdik



İngilizceden çevirin mot a mot zaten yorum kattıgını söylemedim ki:)



Yok yahu katmadım ama google translate'den bakıyormuş ya Lukasz hani bu sayfalara :)



Ayrıca onun bize yazdığı şey, ingilizce olan ilginçti. Yorum katmadım ama her yerinde o kendi yorumunu katmış. Nereyi ne kadar aktarmış bilmiyorum kısaca.
 
Cevap: Nihat Bekdik



Yok yahu katmadım ama google translate'den bakıyormuş ya Lukasz hani bu sayfalara :)



Ayrıca onun bize yazdığı şey, ingilizce olan ilginçti. Yorum katmadım ama her yerinde o kendi yorumunu katmış. Nereyi ne kadar aktarmış bilmiyorum kısaca.



Sen elinden geleni yaptın gscimbom forumu seninle gurur duyoyor Emre Peker :)
 
Cevap: Nihat Bekdik



benzetme.jpg
 
Cevap: Nihat Bekdik



Emre Peker;714105 [B' Alıntı:
Note to Lukazs:[/B] Thanks for the time you took to share this with us :). Although I tried to be accurate as possible, I couldn't understand which parts were your own comments or not.

"(as i understand: they played a lot high balls and dont pass on ground)" - this, and smiles :)D, :>) are my only comments. Text was written by one of the players in 1924.



Or did you just take the interesting parts?

Unfortunately this is complete text. I've got a friend and she speaks Turk - i can ask her for translation, but i think it will be very similar for your.



Does the "Tourne" mean the Tournament?

Not really. It wasnt tournament, just 4 friendly matches in Istanbul.... Hmmm... Tur? 1924 was an olympic year - there wasnt League Season in Poland, so teams played many friendlies games.
 
Üst Alt