Perseverance Uzay Aracı, 2,5 Milyon Türk’ün İsmiyle Mars’a Gönderildi | GSCimbom - En İyi Galatasaray Taraftar Portalı ve Forumu

Perseverance Uzay Aracı, 2,5 Milyon Türk’ün İsmiyle Mars’a Gönderildi


NASA'nın bugün fırlatmaya hazırlandığı Atlas V roketi içinde bulunan Perseverance robotu, Kızıl Gezegen'deki tortularda yaşam formu arayacak. Geniş bir plana sahip araştırma, yaşam bulunmasa dahi Mars'ın gizemlerini çözmek için çok yararlı olacak.
mars-yolculugu-nasa-nin-uzay-araci-perseveran-13464759_o.jpg

Amerikan Uzay ve Havacılık Dairesi NASA, bugün Atlas V roketi ile Mars'a Perseverance (Sebat) adlı robot yollayacak. Kurumuş bir krater gölünü inceleyecek olan robot, geçmişte Mars'ta yaşam olup olmadığını araştıracak. Yaşam formuna rastlanmasa bile Mars ile ilgili pek çok şey öğrenme imkanı olduğu için proje çok önemli görülüyor. Projeyi yöneten NASA bilim uzmanlarından Dr. Ken Williford proje ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Mars, bugün canlıların yaşayabileceği bir gezegen değil. Çok soğuk olması nedeniyle yüzeydeki sular sıvı olarak kalamıyor ve atmosferin ince olması yüzünden gezegen yüzeyine ulaşan yüksek radyasyon muhtemelen canlı organizmaların gelişimini engelliyor.

Fakat Mars hep böyle değildi. Bundan en az 3,5 milyon yıl önce yüzeyde akarsular vardı. Bunların ve krater ağızlarında oluşturdukları göllerin izi bugün bile görülebiliyor. O dönem karbondioksitli atmosferin daha kalın olması zararlı radyasyonun gezegen yüzeyine etkisini de azaltıyordu.

ÖNCEDEN CANLILAR YAŞAMIŞ OLABİLİR
Su, canlıların varlığının en temel ortak özelliklerinden. Dolayısıyla Mars'ta bir zamanlar yaşam olması ihtimali var. 1970'lerde Viking misyonları, Mars'tan alınan toprak örneklerinde mikrop benzeri canlıların izlerini aramış ama net sonuçlar elde edememişti.

2000'lerin başlarında NASA'nın Mars Keşif Araçları'na suyun izini sürme görevi verildi. Opportunity (Fırsat) ve Spirit (Şevk) adlı araçlar gezegen yüzeyinde geçmişte su bulunduğuna ilişkin çok miktarda jeolojik kanıt buldular.

2012 yılında gezegen yüzeyine inen Curiosity (Merak), indiği Gale Krateri'ni bir zamanlar dolduran gölün canlı organizmaların gelişmesine uygun olabileceğini ortaya çıkardı. Ayrıca Curiosity canlı organizmaların yapı taşları olan karbon içeren organik moleküller de buldu.

Şimdi Perseverance aracı, yine benzer bir alanda, yaşam izlerini tespit etmek üzere tasarlanan aletler kullanarak incelemeler yapacak.

NASA'nın California'da bulunan Pasadena'daki Jet Yakıtı laboratuvarında konuştuğumuz misyonun danışmanlarından Ken Williford, "Viking'den sonra doğrudan canlı izinin arandığı ilk sefer bu olacak" dedi. Dr. Williford sözlerine şu şekilde devam etti:

"Viking halen var olan yaşam formlarını, yani Mars'ta hala var olabilecek canlıları arıyordu. Buna karşılık NASA'nın şimdiki yaklaşımı, daha önce yaşamış canlıların izini bulmaya yönelik, çünkü gezegenin çok eski tarihine dair elimizdeki veriler, Mars'ın ilk birkaç milyar yılında yaşama çok daha elverişli olduğuna işaret ediyor".

GEZİCİ BİR ROBOT GÖNDERİLECEK
Perseverance, bu incelemeleri, yörüngeden bakıldığında geçmiş su izi Gale Krateri'ne göre daha da belirgin olan Jezero Krateri'nde yapacak. Gezici robot, Mars kayalarını delerek içinden tebeşir büyüklüğünde örnekler alacak. Bunlar yalıtılarak paketlenmiş olarak, gezegen yüzeyine bırakılan kutularda toplanacak. Daha ileri bir tarihte gönderilecek olan bir başka robot da bu kutulardaki örnekleri toplayarak, analizinin yapılması için Dünya'ya getirecek.


MARS'TAKİ NEHİR AYRINTILI İNCELENECEK
Bütün bu çalışmalar NASA ile Avrupa Uzay Kurumu olan ESA'nın "Mars Örnek Toplama" misyonu adıyla yaptığı işbirliği çerçevesinde gerçekleştiriliyor. Fakat Perseverance, Mars'da bunun dışında birçok bilimsel çalışma daha yapacak.

Jezero Krateri Mars üzerindeki en belirgin ve en iyi muhafaza olmuş delta örneği. Daha açık bir ifadeyle akarsuların göle döküldüğü yerlere bıraktığı kaya, kum ve muhtemel organik karbon örneklerinin oluşturduğu kat kat jeolojik yapı net bir şekilde görülebiliyor.

Dr. Williford nehirle ilgili "Batıdan doğru gelen bir nehir kraterin kenarına kadar yanaşıyor, sonra krater gölünün hemen içinde nehir ağzında harika bir delta oluşturuyor. Perseverance'ı bu deltanın hemen önüne indirip orada inceleme yapmayı planlıyoruz" sözlerine yer verdi. İncelenecek deltada nehrin kuzey batıdaki kayalardan kopardığı alüvyonlar var" sözlerine yer verdi.

"Bu kumlu tortunun birbirine kaynaşma biçimi çok ilginç. Deltanın oluşması sırasında suyun, getirdiği alüvyonla etkileşiminin tarihini de kayda geçirmiş oluyor. Bu kum taneleri arasında yaşamış olabilecek her türlü canlının potansiyel yaşam alanlarını oluşturuyor. Nehrin üst kısımlarında var olmuş olabilecek her türlü organik maddenin buraya da taşınmış olması lazım" sözleriyle Dr. Williford Mars'ta yaşam bulmaya dair umutlarını vurguladı.

Jerezo Krateri uzun bir süredir bilim insanlarının dikkatini çeken bir bölgede, uzaydan ölçüldüğü kadarıyla Mars'ta en fazla olivin (magnezyum ve demir silikatı) ve karbonat sinyalleri alınan ve dev gök taşı çöküntüsü Isidis'in batı ucunda yer alıyor.

NASA, yeni robotu ile Mars'ta hayat arayacak


SABUN ARTIĞINA BENZEYEN TORTULAR CANLI YAŞAMI SİNYALİ DEMEK
Dr. Williford karbonatlı minerallerin yaşam izi bakımından önemine dikkat çekerek, bu minerallerin zenginliğinin, incelemenin bu bölgede yapılmasının önemli sebeplerinden biri olduğuna dikkat çekti.

Kraterin batı ucundaki deltadaki karbonatlı tortular, yine NASA misyonunun bilim danışmanlarından olan ve Western Washington Üniversitesi'nden Dr. Melissa Rice ve çalışma arkadaşları tarafından tespit edildi. Dr. Rice, bahsi geçen marjinal karbonatların sabunlu su boşaltıldığında banyo küvetine yapışmış olarak kalan 'sabun köpüğü kalıntılarına' benzediğini anlattı. Karbonatlar susuz ortamda, canlı yaşam izlerini kristalleri içinde muhafaza edebilme özelliğine sahip. Bu şekilde milyarlarca yıl sonraya kalabilenlerden biri de stromatolitler oluyor.

Stromatolitler, milimetrelerle ölçülen bakteri ve diğer tortuların oluşturduğu çok sayıda katmanın zamanla daha büyük ve kubbemsi yapılara dönüşmesiyle oluşabiliyor. Dünyada bunun örneklerine suyun ve güneşin bol bulunduğu sahillerde rastlamak mümkün.

Milyarlarca yıl önce Mars üzerindeki Jezero Krateri de işte tam olarak bu şekilde stromatolitlerin oluşabileceği ve bugüne izlerinin kalabileceği bir ortamdı. Perseverance bu kalıntıları inceleyecek ve buralarda geçmişte stromatolitler oluşup oluşmadığını belirleyecek.

BÜYÜK BİR KEŞİF YAPMA UMUTLARI VAR
'Sherloc' adı verilen bir cihaz yardımıyla ilginç taş ve kayaların yakın plan resimleri alınabilecek ve organik maddeler de dahil mevcut minerallerin detaylı bir haritasını çıkarmak mümkün olacak. 'Pixl' adı verilen bir başka cihaz ise bilim insanlarına aynı bölgenin ayrıntılı bir elementsel ya da kimyasal kompozisyonunu verecek.

Bahsi geçen veri setini toplayan bilim insanları, biyolojik olarak önemli elementler, mineraller ve organik maddeler de dahil moleküllerin yoğunlaştığı kısımlara odaklanacak. Dr. Williford, yoğunluğun özellikle belli bir şekil içinde oluşumu varsa, oluşan bu durumun canlı formuna işaret edebileceğine dikkat çekti.

Burada bir çok farklı yolla kanıt toplamak çok büyük önem taşıyor. Bilim insanları, yalnızca görüntülü kanıtlarla Mars'ta hayat olduğuna ikna olmuyor. Çok büyük bir sürpriz olmazsa, bu son misyonda, kayalardan alınan örnekler Dünya'ya gelip analiz edilene kadar elde edilen bulguların ancak muhtemel canlı organizma izleri olarak tanımlanması bekleniyor.

MARS GİZEMLİ OLMAYI SEVİYOR
Dr. Williford, "Şekiller, belki bir katmandan bir katmana farklılaşan kimyasal yoğunlaşmalar veya belli katmanlarda organik maddelerin çokluğu gibi canlı organizma izleri… Umduğumuz en büyük keşifler bunlar" dedi.

Fakat, Mars'ın sırlarını öğrenmek çok da kolay değil. 2019 yılında Mars misyonundan bilim insanları, 3,48 milyar yıl önce oluşmuş stromatolit fosil örneklerini incelemek üzere Avustralya'nın Pilbara bölgesine gittiler.

Dr. Williford Mars'ta stromatolit örneklerini bulmanın Pilbara'dan çok daha güç olacağını çünkü Pilbara'daki oluşumlarla ilgili bilgilerin jeologların yıllarca sürdürdüğü çalışmalara dayandığını söylüyor. Oysa Mars'ta çalışma daha yeni başlıyor.

NASA, yeni robotu ile Mars'ta hayat arayacak


İSTENİLEN TORTULAR BULUNAMAZSA NE OLACAK?
Dünyada fosilleşmiş mikropları tek tek hücrelerine kadar tespit etmek mümkün. Fakat bunları görebilmek için bilim insanları kayalardan kesitler alıp, onu kağıt inceliğine getirerek mercek altında inceleme yapmakta. Perseverance ya da başka bir robotun bunu yapması mümkün değil ve yapmasına da gerek olmayabilir. Dr. Williford bu konuyla ilgili "Bir mikrobun tek başına bulunması çok nadirdir. Bunlar varlarsa, topluluklar halinde yaparlar, birbirine tutundukları yapılar oluştururlar ki bunlar robot tarafından görülebilir" sözlerine yer verdi.

Bilim insanları robotun krater yüzeyini inceledikten sonra kraterin kıyılarına odaklanmasını ve kayalardan örnekleri almasını hedeflemekte. Bunların Dünya'ya getirilip incelenmesiyle krater gölünün yaşı, ne zaman nasıl bir etkiyle oluştuğu da anlaşılabilir.

Fakat kraterin kıyılarının ilginç olmasının bir başka sebebi bulunuyor. Büyük bir uzay cismi, içinde su olan kayalara çarptığında büyük bir enerji açığa çıkar ve ısınan suların kayaların içinde dolaşmasını sağlayabilir. Sıcak su kayalardaki bazı minerallerin de erimesiyle yaşam için gerekli ortamı sağlayabilir. Perseverance'ın bu misyon sırasında kraterin kuzey doğusundaki Syrtis bölgesine gitmesi, ana görevler arasında olmasa da hedefleniyor. Syrtis, Jezero'dan da eski bir bölge ve kraterdekinden farklı bir şekilde oluşmuş karbonatlı minerallerin bulunabilme ihtimali var.


BBC
 
NASA‘nın uzun bir süredir büyük ilgi çeken Mars 2020 projesi sonunda gerçekleşti. Mars 2020 projesini tanıtmak amacıyla kampanya düzenleyen NASA, geçtiğimiz yıl herkesin ismini yazabileceği bir web sitesini tanıtmıştı. Bu web sitesine girerek herkes ismini yazabiliyor ve Mars 2020 projesi ile isimlerinin Mars’a gönderilmesini sağlayabiliyordu. Projeye en çok ilgi ise Türkiye‘den gelmişti.

Türkiye’den yoğun ilgi gösterilen projeye tam 2,5 milyon Türk tarafından isim gönderilmişti. Şimdi ise bu isimleri içeren bir kapsül ve bir helikopter ile birlikte Perseverance aracıyla Mars’a gönderilmek üzere yola çıktı. 480 milyon kilometrelik bir yola çıkan Perseverance aracı, Şubat 2021 tarihinde Mars’a ulaşmış olacak. 7 aylık bu yolculuktan sonra hem dünya çapında 11 milyon kişinin ismi, hem de ustalık helikopteri uçağı Mars’a iniş yapmış olacak.

Dünya çapında 11 milyondan fazla kişinin ismini gönderdiği “Mars’a ismini gönder” kampanyasına en yoğun ilgi ülkemizden olurken, 11 milyon kişiden 2,5 milyon’u Türk olmuştu. Haliyle Mars 2020 projesini en çok merak eden ülkelerden biri de Türkiye. Bugün Perseverance, yani “Azim” isimli uzay aracı ile uzaya başarıyla yollanan isimler ve ustalık helikopteri uçağı, Şubat 2021’de Mars’a yerleşecek. Bu projedeki amaç ise Mars yüzeyini daha iyi keşfedebilmek ve oradan yüksek çözünürlüklü fotoğraflar alabilmek.

Şuanda Mars’a gitmek üzere yolda olan araç, içerisinde yüksek çözünürlüklü fotoğraf çekebilecek ve dünyaya aktarabilecek teknolojiye sahip Ingenuity isimli bir ustalık helikopteri bulunduruyor. Bu helikopter sayesinde Mars yüzeyi daha iyi keşfedilebilecek ve yüksek çözünürlüklü fotoğraflar dünyaya ulaştırılabilecek.

Ayrıca bu proje kapsamında en çok merak edilen şeylerden biri de Mars’da yaşam kalıntılarının olup olmadığı. Eğer dünyamızda da olduğu gibi Mars’ta yaşam kalıntıları varsa, Ingenuity isimli helikopterin buradaki görevi sayesinde bu kalıntıları görebileceğiz. İlerleyen zamanlarda sizlerle birlikte çok daha detaylı bilgilere şahit olabileceğiz.

1596179447746.png
 
araplastirdigi söylenen türkiyenin bu konuda lider olmasi ve iranin ilk bese girmesi cogu ülkeyi sasirtmistir.
Turkiye zaten arap kulturunun etkisi altindaydi tabanda bu etki son 20 yilda cok sukur daha da artti. Hatta Allah'in izniyle radikal islami gruplar da artik egemenligimizi koruyorlar ve yeniden gelme ihtimali bulunan modernizm tehlikesine karsi bizi koruyorlar.

Unutulmamalidir ki turkler nesillerdir Araplari koruyan askerler olarak un yapmistir. Allah Cumhurbaskanimizi bu kutlu yolda muvaffak eylesin. Amin.
 
hayirli bayramlar tunacim devam et.
kimseyle ayni fikirde olmak zorunda degiliz
Bunun fikirle alakası olduğunu sanmiyorum gerekli argümanlar olmak zorunda. Ben çok konuda farklı düşündükten sonra sadece bir mesaj ile adam hakli la diyip savundugum şeyden vazgeçtim, hem de defalarca.

Bugün arap kültürü dediğimiz topluluklar teknolojiyle birlikte ilerliyorlar.
Katar vs ülkeler ucan otomobiller yapma peşinde, sokaklarında güneş paneliyle çalışan geri dönüşüm kutuları var(Türkiye de bir örneğini sundum silktir et parayı sokağa mi atalım dediler teknolojik çöp aleti olarak 1990yilinda kullanilan üzerinde izmarit söndüren akilli cop kutuları ile reklam yapıyoruz)
Adamlar marsa kesif aracı gönderiyorlar.
Lübnan da sosyal erişim vergisi getirildi halk ayaklandı.

Eğer bir şey ile ovuneceksek ne bileyim bu aletin pervane kısmı bin bobin yerleşim sırasının sahibi türkler olsaydı tamam derdik övündüğümüz şey internette public olarak yayınlanan seye isim girmisiz. Sosyal medya oylamasıyla en kral taraftar en değerli futbol anketlerinin birincisi hep türkler çıkıyor.
Araplaşma dedigimiz şey adamların kotu örneklerini alıp iyileri görmezden gelme furyasıdır.
Bugün sosyal medya kullanımının en yoğun olduğu topluluklar bu bolgeler bunun temelinde yatan tek argüman ise yoğun gösteriş seviyesi.
Geçen TOGG için de aynisi yapıldı herkesin profilinde adımızı yazdirdik bakalım idi. Nerde bos beleş iş varsa önde koşma Sevdamız ve o yaptı bende yapayım furyasının sonuçları bunlar.
Ben ikisine de göndermedim şimdi arap mıyım değil miyim iki tanıma da uyuyoru an itibariyle, gerçek nedenine gelirsek çünkü sosyal medya kullanmiyorum. Kullansam belki gönderir miyim belli olmaz bmki kişilik değişimi yaşayıp gönderirdim.

Araplaşma üzerinden tekrar yurursek çarşı pazar karışır, örneklendirelim: iki bin küsür prensten biri İngilteredeki partide öldü. Kendisi sex ve uyuşturucu bağımlısıydı ama Bob Ross'un büyük resmine bakarsak tam müslüman noluyor kendisi, ne de olsa peygamber soyuna mensup.
Arapların ve araplaşmanin temeli şatafatlı hayat yaşayıp din satmak.

Şimdi hangi araplasmayi temel alacağız fakirlik içeren ve tüm kötü huylarin olduğu basic paket mi yoksa en lüks yaşamın olduğu plus müslüman olunan premium paket mi?
 
Son düzenleme:
Turkiye zaten arap kulturunun etkisi altindaydi tabanda bu etki son 20 yilda cok sukur daha da artti. Hatta Allah'in izniyle radikal islami gruplar da artik egemenligimizi koruyorlar ve yeniden gelme ihtimali bulunan modernizm tehlikesine karsi bizi koruyorlar.

Unutulmamalidir ki turkler nesillerdir Araplari koruyan askerler olarak un yapmistir. Allah Cumhurbaskanimizi bu kutlu yolda muvaffak eylesin. Amin.

Selam ve dua ile üstad
 
Üst Alt