- 18 Şubat 2011
- 142.979
- 62.156
- 1.868
İstanbul’un CHP’ye geçmesiyle İHE, İspark, İsfalt, İGDAŞ, İston, İETT, İSKİ, İSTAÇ belediye kuruluşlarının sponsor olduğu şampiyonluğa koşan Başakşehir’i endişe sardı
2014 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyespor olan adını Başakşehir FK olarak değiştiren ve kâğıt üzerinde belediye takımı etiketini bir kenara bırakan turuncu-lacivertliler için sıkıntılı günler başlıyor.
Yeni İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun daha önce Başakşehir’e destek vermeyeceğini açıklaması; İHE, İspark, İsfalt, İGDAŞ, İston, İETT, İSKİ, İSTAÇ gibi belediye menşeli sponsorları bulunan kulübü maddi olarak ciddi sıkıntıya düşürecek.
BÜYÜK DARBE
Tek gelir kaynağı sponsorları olan kulübün adı belediye olmasa da hâlâ belediyeyle sıkı bir ilişkisi var. Mevcut futbol sisteminde şampiyonluk yarışı veren kulüpler; forma, bilet satışı üzerinden kâr ederken, bunların hiçbirini yapamayan Başakşehir’in en ufak bir sponsorluğunu bile kaybetmesi kulübe büyük darbe vuracak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘benim kurduğum takım’ dediği ve sahiplendiği İstanbul ekibinin en büyük gelir kaynaklarından biri olan belediye sponsorlarının kesilmesiyle ‘küçülmeye’ gitmesi kaçınılmaz. Bu şartlarda kadrosunda bulundurduğu yüksek maliyetli oyuncularla da yollarını ayırmak zorunda kalacak Başakşehir’in yabancı sermayeye satılma ümitleri de darbe alacak. İktidarın yap-işlet-devret hayalleri de böylece büyük ihtimalle suya düşecek.
GELENEĞİ, TARİHİ YOK
Özetle, bu durum Başakşehir gibi belirli bir geleneği olmayan, yapay bir kulübün yaşayacağı kaçınılmaz ‘hazin’ sonlardan biri. Başakşehir şampiyon olup, belediye sponsorları olmadan Şampiyonlar Ligi geliriyle yoluna iddialı olarak belki bir sezon daha devam edebilir ancak elinde sonunda gerçekle yüzleşmek zorunda kalacaklar. Çünkü belirli bir geleneğe sahip değiller ve iktidar kitlesi de dahil kimseye hitap etmiyorlar. Sadece çok küçük bir zümrenin ekonomik kaygılarını tatmin etmek için kuruldular.
Sonuca bağlayacak olursak Başakşehir’in şu anki rakipleri Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş ekonomik sıkıntıları nedeniyle zor günler yaşayabilir, kulüplere kayyum atanabilir, küme düşebilir.
Belki de şu ana kadar çok kötü yönetilmeleri nedeniyle bunu hak ediyorlar ancak üçü de Başakşehir’in yaşadığı çaresizliği yaşamayacak. Çünkü onların arkalarında belediye değil, tarihin getirdiği güçlü bir gelenek ve milyonlarca taraftar var.
Birgün
2014 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyespor olan adını Başakşehir FK olarak değiştiren ve kâğıt üzerinde belediye takımı etiketini bir kenara bırakan turuncu-lacivertliler için sıkıntılı günler başlıyor.
Yeni İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun daha önce Başakşehir’e destek vermeyeceğini açıklaması; İHE, İspark, İsfalt, İGDAŞ, İston, İETT, İSKİ, İSTAÇ gibi belediye menşeli sponsorları bulunan kulübü maddi olarak ciddi sıkıntıya düşürecek.
BÜYÜK DARBE
Tek gelir kaynağı sponsorları olan kulübün adı belediye olmasa da hâlâ belediyeyle sıkı bir ilişkisi var. Mevcut futbol sisteminde şampiyonluk yarışı veren kulüpler; forma, bilet satışı üzerinden kâr ederken, bunların hiçbirini yapamayan Başakşehir’in en ufak bir sponsorluğunu bile kaybetmesi kulübe büyük darbe vuracak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘benim kurduğum takım’ dediği ve sahiplendiği İstanbul ekibinin en büyük gelir kaynaklarından biri olan belediye sponsorlarının kesilmesiyle ‘küçülmeye’ gitmesi kaçınılmaz. Bu şartlarda kadrosunda bulundurduğu yüksek maliyetli oyuncularla da yollarını ayırmak zorunda kalacak Başakşehir’in yabancı sermayeye satılma ümitleri de darbe alacak. İktidarın yap-işlet-devret hayalleri de böylece büyük ihtimalle suya düşecek.
GELENEĞİ, TARİHİ YOK
Özetle, bu durum Başakşehir gibi belirli bir geleneği olmayan, yapay bir kulübün yaşayacağı kaçınılmaz ‘hazin’ sonlardan biri. Başakşehir şampiyon olup, belediye sponsorları olmadan Şampiyonlar Ligi geliriyle yoluna iddialı olarak belki bir sezon daha devam edebilir ancak elinde sonunda gerçekle yüzleşmek zorunda kalacaklar. Çünkü belirli bir geleneğe sahip değiller ve iktidar kitlesi de dahil kimseye hitap etmiyorlar. Sadece çok küçük bir zümrenin ekonomik kaygılarını tatmin etmek için kuruldular.
Sonuca bağlayacak olursak Başakşehir’in şu anki rakipleri Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş ekonomik sıkıntıları nedeniyle zor günler yaşayabilir, kulüplere kayyum atanabilir, küme düşebilir.
Belki de şu ana kadar çok kötü yönetilmeleri nedeniyle bunu hak ediyorlar ancak üçü de Başakşehir’in yaşadığı çaresizliği yaşamayacak. Çünkü onların arkalarında belediye değil, tarihin getirdiği güçlü bir gelenek ve milyonlarca taraftar var.
Birgün
