- 29 Ekim 2014
- 9.866
- 61
- 323
Renkdaşlarım, çok uzun yazınca okumaktan sıkıldığınızı biliyorum. Kulüpteki bazı durumlar sizler kadar benim de canımı sıkmış durumda. Bu gidişe bir dur dememiz lazım. Kulübümüzün gelirlerinin son birkaç yılda tarihinin en yüksek seviyesine çıkmasına rağmen borçların olağanüstü artmasını şahsen benim aklım almıyor.
Kulübün birçok yönetici, liseli, yakın çevreler tarafından sömürüldüğü, birbirine peşkeş çekildiği, iş yapmadan ücret alanların olduğu, transfer yapıyoruz diye menajerlere ve yöneticilere birçok gereksiz paralar verildiği bir Galatasaray istemiyorum. Bizlerin verdiği destekle, kendi kanını emen kişilere dur deme zamanı geldi.
Galatasarayımızın asla kötü durumda olmasını istemeyen ben malesef bir baş kaldırış istiyorum artık. SEbebi de yine Galatasarayımızı bu kan emicilerden kurtulması içindir. Aynı örneği Barcelonada anlattık. Kulübün kanını emen yöneticiler, ahbapları ve birçoğu zamanla etkisiz hale getirilerek, üye sayısı arttırılarak kulübü belirli bir kesimin yönetilmesi engellendi ve başarıya ulaştılar.
Ben seçimlerde iki üç kişinin ağzına bakan üye topluluğunun hep aynı vizyonsuz kişilerin başkan seçilmesinden bıktım artık. Durumu şöyle özetleyeyim. Ahmeti aday yapıyorlar, Ahmet seçimi kazanınca onu iteleyenler Ahmetten bir sürü istekte bulunuyorlar. Veya yönetime soktuğu kişiler için aynı durum gerçekleşiyor.
Yegane tavsiyem bu kötü dönemde iyi bir neşterin vurulması gerekliliğine inanıyorum. Ancak bunun yönetim kanalıyla gerçekleşeceğine inanmıyorum. Danışıklı dövüş olur bu, çünkü hepsi lokalde orda burda oturup sohbet eden insanlar. Bunu bizim taraftar olarak bu yöneticilere, bu kulübe anlatmamız lazım.
Bizler storelardan alışveriş yapmasak, maça gitmesek, kombine almasak ne yapar bu kan emiciler. kimin verdiği parayı eşlerine, dostlarına, ahbaplarına peşkeş çekerler. Taraftardan oluşan bir komisyon kurulmasını, kulübe bir manifesto yayınlanmasını, gerekirse protesto amaçlı gsstore ürünlerinin alınmaması, maçlara gidilmemesi, kulübe gelir getirecek faaliyetlerin yapılmamasını öneriyorum. Sakın beni yanlış anlamayın lütfen, kulüp aynı lokalde oturan 100 kişinin malı değildir. Demokratik bir yapıya dönüşürsek bu taraftar da desteğini verir ve dünya kulüpleri arasına gireriz.
Uzun oldu özür diliyorum, kızmayın düşüncelerim için, ama bunu yapmazsak hiçbir yöneticinin bunu yapmaya gücü yetmez.
Kulübün birçok yönetici, liseli, yakın çevreler tarafından sömürüldüğü, birbirine peşkeş çekildiği, iş yapmadan ücret alanların olduğu, transfer yapıyoruz diye menajerlere ve yöneticilere birçok gereksiz paralar verildiği bir Galatasaray istemiyorum. Bizlerin verdiği destekle, kendi kanını emen kişilere dur deme zamanı geldi.
Galatasarayımızın asla kötü durumda olmasını istemeyen ben malesef bir baş kaldırış istiyorum artık. SEbebi de yine Galatasarayımızı bu kan emicilerden kurtulması içindir. Aynı örneği Barcelonada anlattık. Kulübün kanını emen yöneticiler, ahbapları ve birçoğu zamanla etkisiz hale getirilerek, üye sayısı arttırılarak kulübü belirli bir kesimin yönetilmesi engellendi ve başarıya ulaştılar.
Ben seçimlerde iki üç kişinin ağzına bakan üye topluluğunun hep aynı vizyonsuz kişilerin başkan seçilmesinden bıktım artık. Durumu şöyle özetleyeyim. Ahmeti aday yapıyorlar, Ahmet seçimi kazanınca onu iteleyenler Ahmetten bir sürü istekte bulunuyorlar. Veya yönetime soktuğu kişiler için aynı durum gerçekleşiyor.
Yegane tavsiyem bu kötü dönemde iyi bir neşterin vurulması gerekliliğine inanıyorum. Ancak bunun yönetim kanalıyla gerçekleşeceğine inanmıyorum. Danışıklı dövüş olur bu, çünkü hepsi lokalde orda burda oturup sohbet eden insanlar. Bunu bizim taraftar olarak bu yöneticilere, bu kulübe anlatmamız lazım.
Bizler storelardan alışveriş yapmasak, maça gitmesek, kombine almasak ne yapar bu kan emiciler. kimin verdiği parayı eşlerine, dostlarına, ahbaplarına peşkeş çekerler. Taraftardan oluşan bir komisyon kurulmasını, kulübe bir manifesto yayınlanmasını, gerekirse protesto amaçlı gsstore ürünlerinin alınmaması, maçlara gidilmemesi, kulübe gelir getirecek faaliyetlerin yapılmamasını öneriyorum. Sakın beni yanlış anlamayın lütfen, kulüp aynı lokalde oturan 100 kişinin malı değildir. Demokratik bir yapıya dönüşürsek bu taraftar da desteğini verir ve dünya kulüpleri arasına gireriz.
Uzun oldu özür diliyorum, kızmayın düşüncelerim için, ama bunu yapmazsak hiçbir yöneticinin bunu yapmaya gücü yetmez.