Cevap: Selçuk Yula : "Tarihi görev 17'de 17"
Bunlar çok doğal refleksler. Yıllarca üzerinde formasını taşıdığın, ter döktüğün sonra da amigoluğuna soyunduğun takımın çöküşüne şahit oluyorsun.
UEFA seni şikeci olarak görüyor. Emek hırsızı olarak görüyor. Bu yüzden Avrupa'nın en saygın organizasyonundan kıçına tekme atılıp, gönderiliyorsun.
Onurun kırılmış, inandıkların yok olmuş resmen dibe vurmuşsun. Ne yapacaksın ?
Sağa sola sataşacaksın. Sataşmaya alıştığın kulüp kim Galatasaray. E haliyle bu ruh hali ve ön koşullanmanın getirdiği davranış biçimiyle Galatasaraya sallayacaksın.
Türkiye'de ve diğer liglerde dönen dolapları Avrupa kupalarında döndürmek zor. Bunu bildiğin için Galatasaray'ın bu ülkeye anasının ak sütü gibi helal ettiği iki kupanın ezikliğini de içinde taşıyınca bu tepkileri az biraz anlayabiliyorum.
Şu saatten sonra Fenerbahçeli tv ve gazete yorumcuları benim indimde sefihtir. Ne söylediklerinin, ne düşüncelerinin pek bir önemi yoktur. Zira çok derin bir travma altındadırlar. Bu ruh hali içindeki garibanların fiil ehliyeti de olmadığı için. Onları sadece okuyacağız ve yazdıklarına gülüp geçeceğiz. Her söylediklerini ve yaptıklarını da derin ruhi bunalımlarına vereceğiz. Yoksa aksi davranışta bu garibanları kaybederiz. Netice de onlarda bu ülke insanı, bırakalım kendi hallerinde takılsınlar ve biraz rahatlasınlar. Yoksa toplu intihar vakıaları ile karşılaşırız ki bu kalbimizde derin bir acı oluşturur.