Bence bizim insanımız şunu anlamalı.Tamam hepimiz barış istiyoruz,savaşın kazananı hep en arka planda kalanlar yani o savaşa hiç girmeyenler oluyor(İsrail gibi).Ama öyle bir coğrafyadayız ki burada sıkıntısız var olmak İMKANSIZ.Çok önemli bir bölgedeyiz,hani köprü görevi görüyor ülkemiz derler ya o öyle laf olsun diye söylenmiyor.Bizim Orta Doğu ülkeleriyle olan tarihsel bağlarımız,Orta Asya'dan Doğu Avrupa'ya kadar uzanan bir kökenimiz var.Sürekli bizden bir şeyler koparmaya çalışan etrafımızda en az 3 tane dünyada kaç tane olduğunu sayamadığım ülkeler var.Milletin işi gücü yok bizimle mi uğraşacaklar canım sen de demeyin.Maalesef uğraşıyorlar ve hep uğraşacaklar.Biz ne kadar barış istersek isteyelim birileri bizi hep bataklığa çekmeye çalışacak.Bu yer çekimi gibi bir şey,engelleyemezsin.Binlerce yıllık tarihi kökenimiz var,inkar edemezsin.Aman sorun çıkmasın diye köşeye sinip korkak pısırık dış politikayla var olamazsın.
''THE ARRİVALS'' izlemenizi tavsiye ederim değişik,şaşırtıcı..
Yazar nezdinde olaya bakmayı pek sevmem. Ben 3 gündür dikkatlice okuyorum dış medyadanda bakıyorum sürekli geriliyor ortam sessiz sedasız. Biz hala 70 yıl önceki zamanın bence haklı olan Dersim olayını tartışıyoruz. Ne değişecekse, ne olacaksa.
Bu arada, az önce yazıma ekleyecektim. Bize öyle rol biçildiki AB bile , İngiltere bile apaçık söylediler "Suriye'ye müdahale Türkiye tarafından yapılmalı" diye. Sonra yetmedi birde Kraliyet nezdinde yıllar sonra uzun yıllar sonra çağırıldık oralara.
Hangi konuda aynılar Reis? Kusura bakmada İran ile İsraili aynı kefeye koymak abes.
İran ile Suriye ile ilişkilerimizin bozulması pek umrumda değil. 80 yıldır zaten bozuktu bu 2 ülke ile ilişkilerimiz. Son bir kaç yıl düzelir gibi oldu diye dost sanılmasın bu ülkeler. İlişkilerin tekrar bozulması ile 3-5 yıl öncesine dönüldü sadece. İran düne kadar PKK nın en büyük destekçilerindendi PEJAK kendisine tehdit olmaya başlayınca yaptığı hatanın farkına vardı. Suriye de halen Hatay'ı kendi vilayeti olarak kabul eder, PKK ya az destek vermemiştir. Sonuçta bu iki ülkede Türkiye üzerinde emelleri olan ülkeler sütten çıkmış ak kaşık değiller bize karşı .
Bu film mi belgesel tarzı bir şey mi?Bulamadım da neyi kastettiğini bir Imdb linki falan verebilsen güzel olurdu.
Bu da Erdoğan's way boşuna time a kapak olmadı
Bence bizim insanımız şunu anlamalı.Tamam hepimiz barış istiyoruz,savaşın kazananı hep en arka planda kalanlar yani o savaşa hiç girmeyenler oluyor(İsrail gibi).Ama öyle bir coğrafyadayız ki burada sıkıntısız var olmak İMKANSIZ.Çok önemli bir bölgedeyiz,hani köprü görevi görüyor ülkemiz derler ya o öyle laf olsun diye söylenmiyor.Bizim Orta Doğu ülkeleriyle olan tarihsel bağlarımız,Orta Asya'dan Doğu Avrupa'ya kadar uzanan bir kökenimiz var.Sürekli bizden bir şeyler koparmaya çalışan etrafımızda en az 3 tane dünyada kaç tane olduğunu sayamadığım ülkeler var.Milletin işi gücü yok bizimle mi uğraşacaklar canım sen de demeyin.Maalesef uğraşıyorlar ve hep uğraşacaklar.Biz ne kadar barış istersek isteyelim birileri bizi hep bataklığa çekmeye çalışacak.Bu yer çekimi gibi bir şey,engelleyemezsin.Binlerce yıllık tarihi kökenimiz var,inkar edemezsin.Aman sorun çıkmasın diye köşeye sinip korkak pısırık dış politikayla var olamazsın.
Maalesef bu bizim gerçeklerimiz Ertuğ. O yüzden stratejik önemimiz birilerinin iştahını açtığı anda diğerinin dostluğuna sebeb oluyor. Kısacası birileri bizi bitirmek isterse diğeri ona tepki gösteriyor. Ama şu da gerçekki her iki tarafında bizi hep "güçsüz" bırakma gibi bir misyonu var. Şu sıralar ABD destekli hızlanan bir teknolojik ama düzensiz ekonomi ile bezenmiş ilerlememiz bizden çok çabuk hareket beklentisine sebeb oluyor. Acilen kendi silahlarını, otomobilini, chiplerini üreten, sanayisi güçlü iç dinamikleri oturmuş bir toplum olmamız lazım.. Acilen nükleer enerjiye geçiş yapmamız lazım.
Bundan 2 sene önce bir savaş senaryo çiz desen Amerika ile teskere sorunları vs.. İsrail ile "Van Minüt" çıkışı, Rusya ile kanka modları.. İranla iyi ilişkiler.. Kardeşim Esad muhabbetleri derken
Amerika,Fransa,İsrail - falan bir tarafta
İran,Rusya,Suriye,Türkiye- falan bir tarafta olur derdik..
Bugün tam tersi.. Hiç bir zaman komşularla 0 sorun olamayız.. Yanımızda ki ülkelerin hepsi birbirinden farklı bir tarafa yüzünü çevirirken öteki tarafa sırtını çevirmek zorundasın.. Ama safını belli etmen lazım yada tamamen tarafsız olup elini ayağını çekmen lazım..
Dansöz gibi ortada bir oraya bir buraya dönmek de pek doğru değil
Bundan 2 sene önce bir savaş senaryo çiz desen Amerika ile teskere sorunları vs.. İsrail ile "Van Minüt" çıkışı, Rusya ile kanka modları.. İranla iyi ilişkiler.. Kardeşim Esad muhabbetleri derken
Amerika,Fransa,İsrail - falan bir tarafta
İran,Rusya,Suriye,Türkiye- falan bir tarafta olur derdik..
Bugün tam tersi.. Hiç bir zaman komşularla 0 sorun olamayız.. Yanımızda ki ülkelerin hepsi birbirinden farklı bir tarafa yüzünü çevirirken öteki tarafa sırtını çevirmek zorundasın.. Ama safını belli etmen lazım yada tamamen tarafsız olup elini ayağını çekmen lazım..
Dansöz gibi ortada bir oraya bir buraya dönmek de pek doğru değil
Aslında ne kadar inkar edilse de son söylediğin yolda çok ciddi yol kat ediyoruz.Yani ülke Allah korusun bir savaş ya da çok büyük bir ekonomik buhranla falan karşılaşmazsa gelecek 10 yılda Avrupa 20 yılda da dünyanın en büyük ülkelerinden birisi olmamız inanın işten bile değil.Çünkü birileri geriye giderken biz tam gaz gelişmeye devam ediyoruz.Geçen babam anlattı 80'li yılların başında bir devlet büyüğü(hatırlamıyorum kim olduğunu) "İnşallah 30 yıl sonra İtalya'nın şimdiki(yani 80'lerdeki) haline gelebiliriz.Tabi onlar o zaman ne hale gelirler bilemem." demiş.Kimse hayal kuruyoruz sanmasın şu anda İtalya'yla aramızda uçurumlar yok,çok az farklar kaldı.Ki o farkların kapanması da 10 yıl bile sürmez bu hızla gidersek.
Tabi ki birileri hep engelleyecek hep baltalayacak ama bunlar olacak diye de çalışmayı bırakacak halimiz yok tabi.Biraz inansın istiyorum insanımız.Sürekli kötü tarafları görüp bizden bir halt olmaz diyor ya insanlar demesinler artık gerçekten demememiz gerekir.
Ekonomik ve teknolojik gelişmelerden acayip mutluyum. Ama savunma sanayii ve askeriyede bu noktada çok eksiğimiz var ve sürekli İsrail-ABD 'den import yapıyoruz. Bu can sıkıcı. İtalya zaten tarım-turizm ve denizcilikte ileri bir ülke. Teknolojisi araçlardan ibaret. Yani yeni dünya düzeninde pek aktif olamazlar. Keşke Almanya'yı örnekleseydi İşin şakası tabii bu. Umarım her geçen gün çığ gibi büyür ve güçleniriz.
İlla bir tarafta bulunmak istediğimizi kim söyledi ki?Yanlış kararlar veriyor muyuz.Evet veriyoruz ama omurgalı durmak dansöz olmak demek değildir yanlış düşünüyorsun.
Gün geçtikçe büyük Ortadoğu projesinin son perdelerine geliyoruz. Bizim halkımızın anlamadığı nokta şu. Siyaset asarım keserim ile olmaz. Siyaset ortayolu bulma işidir. Sen ona diklenirsen o sana diklenirse olan iki ülkenin halkına olur. Yok suyunuzu elektiriğinizi keseriz, yok füzeleri yerleştiriyoruz. Bak ben istersem tek damla su bulamazsın. Adamda gelir senin suyuna biyolojik silahı bırakır.. Bu ne lan. Benim hayatım ailemin hayatı arkadaşlarımın hayatı binlerce askerin hayatı bu baştaki salakların iki dudaklarının arasında nasıl olabilir? Neyin savaşını yapıyorsunuz siz? İsrail' in çıkarlarının mı? ABD çıkarlarının mı? Üzerimizde oyunlar oynanıyor farkında değiliz. Biz burda savaşalım ölelim öldürelim kardeşlerimiz ölsün okyanusun öbür tarafındaki insanların olaylardan haberleri olmasın ama servetlerine servet katsınlar bu dünyanın keyfini sürsünler...
Omurgalı durmak?
Esad'la 1 yıl içerisinde kanka'dan davalı'ya dönüyorsak bunun neresi omurgalılık?
10 yıldır kendi politikları bile sürekli değişip durdu.. Bir tarafta bulunmayacaksak bu işlere hiç girmeyeceksin.. Şuan bölgede biz hariç herkesin safı belli.. Biz ise bir o tarafa bir bu tarafa dönüyoruz ki bunu strateji olarak görenler vardır.. Ama Eğer bir strateji ise bile bizim her dönüşümüzde biraz daha köşeye sıkışıyoruz...