Fener ve medyasının gücünü bir kez daha gördük.
Defalarca sahaya yabancı madde atılan maçı gördük, duyduk, şahit olduk. Defalarca sahaya giren bir taraftar gördük, duyduk, şahit olduk. Ama ilk defa futbolcuların taraftara öyle refleks olarak da değil öldüresiye vurduğunu gördük.
Herkes sonrasında gelişen olaylardan bahsediyor da fitilin ateşi nerede yanmış kimse odaklanmıyor, işlerine gelmiyor çünkü.
Fenerli futbolcular ortada sevinirken, karşı tribündeki taraftarlara doğru döndüklerinde “Aha ortalık karışacak” dedim. Vay efendim sevinemezler miymiş? Başka şehirlerde niye olay olmuyormuş. Yav tamam elbette sevinmeleri normal de iki takım arasındaki husumet ortada, taraftar profili ortada. Hiçbir şey düşünmüyorsan kendini düşün be kardeşim orada galeyana gelmiş 40 bin kişi inse ne yapacaksın? Kim kurtaracak seni?
Ya bu şeye benziyor, ben bir siyasi parti liderini sevmiyorum. Çıkıp bunu parti mitinginde bağırarak dile getiriyorum. O kalabalık gaza gelip bana saldırsa ben “Ben sokakta x parti liderini sevdiğimi söyleyemeyecek miyim” diye isyan etsem. Yani yine saçma sapan algı oyunlarıyla kendilerini sütten çıkmış ak kaşık gösteriyorlar. Değilsiniz kardeşim, maç boyunca, sonunda taraftara olta atan futbolcularınız da değil ve olayların bu noktaya gelmesinde sorumlu.
He gelelim olayların fitilini ateşleyen noktaya. bir taraftar güvenliği aşmış sahaya gelmiş. Doğrudan uçan tekme de atmamış, öyle bir hamlesi de yok. Güvenlik müdahale ediyor ve yere yatırıyor. Sonrası defalarca gördüğümüz kolundan tutup saha dışına çıkarılacak. Sen arkanı dön, ilgilenme. Yerdeki adamın üstüne çıkıp öldüresiye vurursan, bir diğeri gelip kafasına tekme atarsa o zaten nabzı normal atmayan, tahrik edilmeye müsait tribünler aşağı iner. Bundan sonrasını Trabzon’a mal etmeye kalkmasınlar. Yıllardır maçlara giderim. O durumda her stad karışır. Kadıköy, Ali Samiyen, İnönü nerede yaparsan yap futbolcular yerde yatan taraftara üstüne atlayıp vurmaya başlayacak, kalan 30-40 bin kişi daha fazla gaza gelmeyecek öyle mi?
Kimse kendini kandırmasın, biliyorum işlerine gelmez. Tıpkı her yerde olan başkasının passolig’i ile girme mevzusuna şaşırdıkları gibi “nasıl başkasının passolig’i ile girebilir ya” diye. Ulan sosyal medyada her kritik maçta yüzlerce maç bileti satılıyor, bir çoğunun devretmesi yasak. Nasıl veriliyor zannediyorsunuz? Adam QR’ını paylaşıyor ve satın alan o kişi diye maça giriyor. Güvenlikler de ya görüyor ses çıkarmıyor ya da farketmiyor.
Neyse kimse kendini kandırmasın sahaya yabancı madde atılması da, bir taraftarın sahaya girmesi de istenmese de, doğru olmasa da Türk futbolunda yıllardır olan şeyler ama futbolcuların sorumsuz davranıp o taraftara karşı saldırıya geçmesi fitili yakmıştır ve en az o sahaya ilk giren şahıs kadar olayların bu noktaya gelmesinde sorumlulardır.
Hep soruyorlar ya “Başka yerlerde niye olmuyor abi yeah” diye. Örneğin geçen yıl Ankaragücü maçında Josef uçan tekme ile gelen adamı sadece el ense yaptı ve ardından doğrudan tünele doğru koştu. Çünkü yaptığının sonuçlarını biliyordu. Mesela Josef yere düşürdüğü saldırganın üstüne atlayıp yumruk atabilirdi. Atsaydı, diğer taraftarlar da bunu görüp sahaya dalar mıydı?
Elbette taraftarlar içerisinde bu tür işi yapanlar ayıklanmalı, mümkünse futboldan uzak tutulmalı ama sorumsuz davranan profesyonel futbolcular ne olacak?