Tugay Kerimoğlu: "96-2000 süreci saha içinde reaksiyon vererek başladı"

Yabanci siniri isteyen Galatasaray düsmani dir. Selcuk, Eren, Sinan ve Ömer den 2-3 tanesini hep ilk onbirde görmeye okadarmi meraklisiniz?
 
Muslera, Serdar, Linnes ve Ozan dışında kadromuzda yerli/yabancı karakterli oyuncu olduğunu düşünmüyorum.
 
Son düzenleme:
Farz edelim yabancı sınırı geldi, altı tane Türk oyuncu oynatmak zorundasın. Bana altı tane, şu an olan rezil futbolu ortadan kaldırabilecek Türk oyuncu sayar mısın?
bunu denemeden bilemeyizki, tabiki bu dedigimin bir sartla arkasindayim, alt yapiyi genisletmek lazim, akademiler, tesisler kurulmali, kos koca 80milyonluk ülke bir la masia kuramayacakmi elbettde o güc var yeterki stratejisi dogru yapilsin ve dogru yetkililerle, bu bir anda yapilan birsey degil belki 10yil belki 20yil, tuttugunu farzedersek, öyle diagne trezeguet gibi oyunculara salca olmayip kendimiz burnumuzun önündekilerine sans veririz.
 
bunu denemeden bilemeyizki, tabiki bu dedigimin bir sartla arkasindayim, alt yapiyi genisletmek lazim, akademiler, tesisler kurulmali, kos koca 80milyonluk ülke bir la masia kuramayacakmi elbettde o güc var yeterki stratejisi dogru yapilsin ve dogru yetkililerle, bu bir anda yapilan birsey degil belki 10yil belki 20yil, tuttugunu farzedersek, öyle diagne trezeguet gibi oyunculara salca olmayip kendimiz burnumuzun önündekilerine sans veririz.
Tamam da bunun yabancı sınırı ile alakası nedir? Yabancı kuralı bunu yapmaya engel değil ki. Aksine bence yabancı sınırı zararlı, çünkü Türk oyunculara bildiğin oynama garantisi veriyorsun. Çalışıp forma mücadelesine girme durumunu bir nevi ortadan kaldırıyorsun.

Bugün bir Ozan çıktı yabancı bir oyuncudan aldı formayı. Mesela Serdar, adamın çalıştığı belli. Ama mesela sorun ne, Serdar'ın bundan sonra gelişimine kim yardımcı olacak? Teknik ekiplerimiz de var mı acaba bu potansiyel? Bence yok, çünkü bugüne kadar çıkan genç oyuncuların seneler sonra halleri ortada.

Biz hep sorun olmayan konuları sorun gibi görüyoruz. Eğitmenlerin, teknik ekiplerin, tesislerin, yönetimlerin yetersizliği asıl sorun olanlar. Hatta ve hatta Türk oyuncularının kendisi de kısmen bu halkaya dahil. Bundan sonra gelecek jenerasyon nasıl olacak daha belli değil.

Misal geçen tesisler ile ilgili bir haber okudum, övündüğümüz tesislerimiz Avrupa takımlarının tesislerinin yanına bile yaklaşamaz. Yine mevcut yabancı kuralının kriterlerinden biri yapılan transferler üzerinden alt yapıya yatırım içeriyor diye biliyorum. Acaba uyuluyor mu merak ediyorum.
 
Bir standardın olur, arada bir reaksiyon ile maç çevirirsin biz de oturmuş bir standart yok ki. İstediğin reaksiyonu göster, hırslan bir bok olmaz. Bir kere her şeyden önce kondisyon denen bir şey yok takımda... Sezon başında 45 dakikayı çıkarabiliyorduk artık 30 dan sonra pert oluyoruz, eh orta sahanın ve ileri hattın top tutma/pas yapma yeteneği de olmayınca ortaya rezil bir tablo çıkıyor.

Şu ruh çağırma meselelerini bıraksak artık yav sıktı hakikaten.
 
Tamam da bunun yabancı sınırı ile alakası nedir? Yabancı kuralı bunu yapmaya engel değil ki. Aksine bence yabancı sınırı zararlı, çünkü Türk oyunculara bildiğin oynama garantisi veriyorsun. Çalışıp forma mücadelesine girme durumunu bir nevi ortadan kaldırıyorsun.

Bugün bir Ozan çıktı yabancı bir oyuncudan aldı formayı. Mesela Serdar, adamın çalıştığı belli. Ama mesela sorun ne, Serdar'ın bundan sonra gelişimine kim yardımcı olacak? Teknik ekiplerimiz de var mı acaba bu potansiyel? Bence yok, çünkü bugüne kadar çıkan genç oyuncuların seneler sonra halleri ortada.

Biz hep sorun olmayan konuları sorun gibi görüyoruz. Eğitmenlerin, teknik ekiplerin, tesislerin, yönetimlerin yetersizliği asıl sorun olanlar. Hatta ve hatta Türk oyuncularının kendisi de kısmen bu halkaya dahil. Bundan sonra gelecek jenerasyon nasıl olacak daha belli değil.

Misal geçen tesisler ile ilgili bir haber okudum, övündüğümüz tesislerimiz Avrupa takımlarının tesislerinin yanına bile yaklaşamaz. Yine mevcut yabancı kuralının kriterlerinden biri yapılan transferler üzerinden alt yapıya yatırım içeriyor diye biliyorum. Acaba uyuluyor mu merak ediyorum.
dogru haklisinda, bizim millete birseyi mecbur kilmazsan kolaya kaciyor, sen desenki artik yabanci siniri var, ozaman mecbur kalacaklar yerli kalite kesfetmeye, fiyatlar ucuk oluncada akademilere mecburen zorunlu kilinacaklar, ozan evet ozan cikti ama nasil cikti hepimiz cok iyi biliyoruz, sakatliklar cezalar olmasaydi veya misal cahill gelseydi ozanin osunu millet bilmeyecekti, ozan olayi kanimca kesif degil bence bir raslanti. yabanci siniri serbest olmasi güzeldi ama bunu anadolu kulüpleri cok mantikli kullandi bizim kulüp yanlis degerlendirdi zira bir sinir yokken senin önün acik 20li yaslarda afrikali cocuklar can atiyor avrupaya cikmak icin allah askina getirin bir kactane deneyin ya, hicmi akil edemiyorla, bugün arsenalin, dortmundun, vs ek bir sürü takimlari var uzak doguda afrikada, bir türlü akillanmiyorlar, ille getircen feghouli misal eline 4milyon euro verceksin, adam oynamayincada futbolcuyu yem olarak atacaksin, bu konularda yönetim ve teknik kadro tek sorumludur, belhanda vs sana silah dayamadi beni mecbur alacaksin diye, bizim strateji sorunumuz var negüzel cikarmizsin ozani sansda olsa tuttu, vazgec yildizdan dene yunusu, celili bir kez olsun ali yavuzu, atalay babacani, recep gülü. koskoca ceyrek asir bir arda cikardik ve oda sansla kesfedildi, o yillar daha ne topcular heder oldu ki mehmet gündüzü ben cok begenirdim, mertcan caner öztürk cok yetenekliydi.
görelim, sans vermezsen bu oyunculari antrenmanla bilemezsinki icindeki cevheri, sal maclarda sahaya 50bin biz kendimiz zaten tavir hareketlerimizden belli ederiz, olurmu olmazmi diye.
 
Ne yani yabancı sınırı gelse altyapıya falan mı yöneleceğiz, Almanya dan Anadoludan gelen 23 35 yaş arası kardeşlerimiz ekibimizin formasını terletecek hep aynı senaryo

Bugün Ali Yavuz,Yunus,Celil falan niye oynamıyor diye kızıyoruz dime bunun yabancı sınırıyla 0 bağlantısı var çünkü bu zamana kadar Eren,Selçuk ve Sinana şans verildi bunlar yerine
 
Son düzenleme:
Yabancı kuralı için lafı fazla uzatmaya gerek yok aslında. 2006 dünya kupasından bu yana hangi ülkelerin dünya şampiyonu olduğuna ve bu ülkelerin yabancı oyuncu konusunda ki uygulamalarına bakmak yeterli.
 
dogru haklisinda, bizim millete birseyi mecbur kilmazsan kolaya kaciyor, sen desenki artik yabanci siniri var, ozaman mecbur kalacaklar yerli kalite kesfetmeye, fiyatlar ucuk oluncada akademilere mecburen zorunlu kilinacaklar, ozan evet ozan cikti ama nasil cikti hepimiz cok iyi biliyoruz, sakatliklar cezalar olmasaydi veya misal cahill gelseydi ozanin osunu millet bilmeyecekti, ozan olayi kanimca kesif degil bence bir raslanti. yabanci siniri serbest olmasi güzeldi ama bunu anadolu kulüpleri cok mantikli kullandi bizim kulüp yanlis degerlendirdi zira bir sinir yokken senin önün acik 20li yaslarda afrikali cocuklar can atiyor avrupaya cikmak icin allah askina getirin bir kactane deneyin ya, hicmi akil edemiyorla, bugün arsenalin, dortmundun, vs ek bir sürü takimlari var uzak doguda afrikada, bir türlü akillanmiyorlar, ille getircen feghouli misal eline 4milyon euro verceksin, adam oynamayincada futbolcuyu yem olarak atacaksin, bu konularda yönetim ve teknik kadro tek sorumludur, belhanda vs sana silah dayamadi beni mecbur alacaksin diye, bizim strateji sorunumuz var negüzel cikarmizsin ozani sansda olsa tuttu, vazgec yildizdan dene yunusu, celili bir kez olsun ali yavuzu, atalay babacani, recep gülü. koskoca ceyrek asir bir arda cikardik ve oda sansla kesfedildi, o yillar daha ne topcular heder oldu ki mehmet gündüzü ben cok begenirdim, mertcan caner öztürk cok yetenekliydi.
görelim, sans vermezsen bu oyunculari antrenmanla bilemezsinki icindeki cevheri, sal maclarda sahaya 50bin biz kendimiz zaten tavir hareketlerimizden belli ederiz, olurmu olmazmi diye.
Tamam işte bütün bu dediklerini zaten biz de dile getiriyoruz ama burada kabahat yabancı kuralının değil ki, yöneticilerin, teknik sorumluların ve kimse kusura bakmasın bundan sonraki jenerasyonu tenzih ederek söylüyorum ama bizzat Türk oyuncularının da hatırı sayılır suçu var bu durumda.
 
1997-1998 ne sezondu ama devre arasına 6 puan farkla girmeden önce 1 maç kala ark 9'du. FB ilk yarının sn maçı ve ikinci yarının ilk maçını deplasmanlarda kaybedince puan farkı birden 3'e inişti. Sonra bide puanlar kaybettik ama işi bitirdik.

Hele hele iş reaksiyon olunca Hagi tabiri caizse sahada arkadaşlarını neredeyse döve döve oynatıyordu. Hata yapan Fatih Terim'den önce ilk fırçasını sahada Hagi'den yerdi.
 
Kaleci deyince aklıma geldi. Hoca o dönem de de bazen bu döneme benzer hatalar yapardı ama bir farkı vardı.

Daha önce Saftig ve Souness dönemlerinde iki kez kadro dışı kalan ve kiralanan Hayrettin'e ben kazanırım diyerek göz göre göre hem ligde ilk maçlarda alınan bazı yaralar hemde Kupa Galipleri Kupasından elenmemize neden olmuştu.

Fakat en azından şu an Eren, Sinan, Selçuk ta olduğu gibi ısrar etmeyip vazgeçmesini bilip farklı alternatifleri denemişti.

Sonun da Taffarel gelince rahat etmiştik.

bi de o sezon ille gitmiş 1997 aralıkta...kimbilir ille ne sorunlar yasattı.kalede olan volkan-bölükbası mallarını saymıyorum bile...
 
Geri
Üst Alt