Dün neden Ceyhun'u beğenip Yekta'yı beğenmediğime inanamayan arkadaşlara itafen yazıyorum.
Daha önceki mesajlarımda Ceyhun ile Yekta'yı kıyaslamanın doğru olmadığını belirtelim. Çünkü bir kıyaslama yapılırken kıyaslama yapılacak objelerin aynı işi yapıyor/işe yarıyor olması gerekir. Bunların yanında bu objelerin ortak özellikleri ve değişen özellikleri belirlenip değişen özelliklerine göre kıyaslama yapılır. Örnek verecek olursak Ford Focus HB Benzinli ve VW Golf Benzinli arabalarını basitçe kıyaslayalım.
Ortak özellikler: ikisi de C sınıfı HB, motorları benzinli, önden çekişli, 4 kişilik, ABS vs. özellikleri
Değişen özellikler: Bagaj hacmi,Xenon Farlar, multimedya sistemi vs.
İşte bu yazdıklarımdan 4 kişilik ailesi olan bir adam Bagaj hacmine önem verirken gözlük kullanan birisi aydınlatmadan dolayı Xenon farlara, genç olan birisi ise multimedya sistemine göre kıyaslayıp almak istediği arabayı tercih edebilir.
Dikkat ettiyseniz bir kıyas yaparken bile çıkacak sonuç net olmuyor, çünkü kim işine hangisini yararsa onu tercih ediyor.
Buradan yola çıkarak insan kıyaslamaya gelirsek, bunu yapmanın ne kadar zor olduğunu görürüz. Çünkü insan denen varlık binlerce şeye ilgi duyabilen, 10larca farklı özelliğe sahip olan ve en önemlisi değişken bir akıla ve zekaya sahip olan varlıklar. Yani insanlar arabalar, evler vs gibi statik değil dinamik varlıklar. Bu yüzden insanları kıyaslamanın en iyi yolu icra ettikleri iş ile yapılacak kıyaslamadır. Burada en başta bahsettiğim ortak özellikler değişken özellikler ayrımı yapılarak kıyaslama yapılabilir.
Yekta ile Ceyhun'u alalım, ortak özellikleri ikisinin de futbolcu olması burada kabulüz. İş tanımlarına bakacak olursak biri merkez ortasaha oyuncusu iken diğeri defansif ortasaha oyuncusu. O zaman bu adamların icra ettikleri işlerin tanımlarına bakalım:
Merkez Ortasaha Oyuncusu: Merkez orta saha oyuncularının görevi kabaca takımın ofansif ve defansif kurgularına yardım etmekle yükümlü futbolculardır. Top takımda iken merkez orta saha (MOS) oyuncusu topu takımın hücum oyuncularına kazandırmakla yükümlüdür. MOS, takım defans yaparken rakip takımın top taşıyan ya da oyun kuran futbolcularına baskı uygulayarak defansa yardım ederken takımda defansı ilk başlatacak oyuncu olmakla yükümlüdür. Aynı zamanda gerektiği yerlerde MOS takım ofans halinde iken topla ya da topsuz hücum koşuları yaparak daha riskli paslar deneme ya da ceza sahası önünden gol fırsatı aramaları gereklidir. MOS oyuncuları takım defans halindeyken ek olarak markaj uygulayan ya da top kapma uğraşında olan savunma oyuncularına yardım ederek top kapma, pası kesme ya da topu uzaklaştırma gibi görevcikleri üstlenebilirler.
Defansif Ortasaha Oyuncusu: Defansif orta saha (DOS) oyuncuları savunma yapmak ile görevlendirilmiş ortasaha oyuncularıdır. DOS oyuncuları takımın savunma hattı önündeki adam olarak görev yapabildikleri gibi rakip takımın bir oyuncusunu birebir marke etme ile görevlendirilebilirler. ( Ör: GS'de iken M.Topal'ın Alex'i marke etmesi ) DOS oyuncuları ayrıca takım hücum halinde iken hücuma katılan bek ya da merkez defans oyuncusunun boşalttığı alanı kapatmak ile yükümlüdür. DOS oyuncuları sadece savunma değil, kazandığı topu doğru bir şekilde hücum yapmak ile yükümlü oyuncuya aktararak takımın defanstan hücuma geçiş aşamasını sağlamak ile yükümlüdür.
Kaynak :
Midfielder - Wikipedia, the free encyclopedia
Bu tanımlar için, dünyadan en iyi uygulayan takım Barcelona'dan örnek verecek olursak Xavi ile Iniesta Barca savunmaya geçme aşamasında top ile oyun kurmaya çalışan oyuncuya ani pres uygulayarak topu kullanmasına engel olup atabilecekleri pas alanlarını kapatarak top kapmaya çalışırlar. Bu kısımda rakip takim oyuncusu Xavi ya da Iniesta'yı geçerse Busquets topu kazanan oyuncuya sert bir pres uygular, topu kazanır ve hücuma katılamaya çalışan en müsait oyuncuya pas verir. Bu yüzden futbol otoriteleri Busquets'i Barca ortasahaları arasında en "kazma" olarak görürken Barca oyun sistemindeki en önemli adamlardan birisi olarak görüyorlar.
Galatasaray'a ve Yekta-Ceyhun kıyaslamasına dönecek olursak;
Yekta bir merkez ortasaha oyuncusu, Ceyhun ise defansif ortasaha oyuncusu ve ikisinin görev tanımlarına baktığımızda çok farklı olduğunu görüyoruz. Bu yüzden yine önceki yorumlarımda belirttiğim üzere Yekta ile Ceyhun'u kıyaslamak elma ile armutu kıyaslamaktan farklı değil.
Eğer dikkat ettiyseniz Yekta neden takımdan gönderildi, başka kimse yok şeklinde yönetime yapılan eleştirileri ben eleştirmedim, çünkü haklılar. Benim takıldığım noktan neden Ceyhun "kazması" dururken Yekta'nın gittiği yorumlarına.
Ceyhun kazma olabilir, ama görev tanımını başarı ile yerine getirdiği sürece ( ki bugüne kadar oynadığı maçlarda sırıtmadı ) fayda alabileceğimiz bir oyuncudur. Ama Yekta görev tanımı çerçevesinde yeterli olmayan ve Selçuk'un alternatifi dahi olamayacak bir oyuncudur. Bu yüzden bu sene Selçuk inanılmaz formsuzken Yekta yine yedek kaldıysa bu Yekta'nın Selçuk'un alternatifi olmadığını gösterir. Benim kişisel görüşüm ise gönderilecek Yekta yerine İbrahim ve Emre görev alabilecek ise denemeye değer olduğudur.
Hepinize iyi geceler,