Ortalama art arda yaptığımız pas sayısı 6, Denizli'nin 5 olabilir lakin bizim topu tutarak oynamaya çalıştığımız çok bariz çünkü topu rakibe verip önde baskı ile almak gibi bir derdimiz yok, hücumu ilerde genişletip geride daraltmıyoruz, yaptığımız şey topu olabildiğince fazla kullanıp ilerde oyuncuların yeteneklerini kullanmasını beklemek, istediğimizin işlemediği zaten ortada.
Bu da sahaya yayılım şeklimiz, oynamaya çalıştığımız 2-3-5ten neden bu kadar uzağız çünkü öncelikle Selçuk ve Seri regista veya deep lying oynama konusunda anlaşamamışlar ve hep birbirlerinin rolüne girmişler, Babel ile Jimmy ise kanatta sıkışan oyundan dolayı sürekli ortaya yaklaşarak oynamış ve ceza sahasından da oldukça uzak kalmışız.
Denizlispor muhtemelen Babel'in ofansif oyununu dikkate alıp olabildiğince sol tarafımızı hedef almış, tabii Marcao'nun bu noktalarda çıktıktan sonra kademelere girememiş olması, o bölgede 2 farklı oyuncunun oynaması da diğer problemler.
Aşağıda da futbolakademi.net'in hazırlamış olduğu görseller var, pas kanallarını net bir şekilde görebiliyoruz.
Aslında şu fotoğraflara bakınca yerleşim çok da yanlış durmuyor ama bu noktalarda gerek pas tercihleri ve gerek de oyuncuların topun gidişatına göre konumlama şekilleri işi bozan nokta.
Temel problem olarak savunma sorunları ile ilgili de bir kaç resim atayım :
Aslında bu fotoğraf her şeyin özeti, Fiorentina maçında da temel problem buydu, rakip daha kendi yarı alanından çıkmak üzere ve karşılayan oyuncu stoper, ee bu noktada tabiiki bu adamlar açık alanda çalım yiyebilirler, Seri, Belhanda ve Selçuk üçü de mevkilerinin o olmadığını bağırırcasına konumlanmışlar bir çok pozisyonda.
Burada da problem aynı gerçi bunda bir kişi eksik olmamızın da etkisi var ama orada bir oyuncu olsa Recep'in koşu kanalını kapatır mıydı? Muamma.
Oynamaya çalıştığımız oyun bize göre değil, ne zaman değişir bilmiyorum da bir an önce değişmeli gerekirse solda Belhanda sağda Feghouli ilerde Babel + santrafor ile oynayalım ama bu şekilde gitmez bu iş.