Mıknatıs Cris
Bir G.Saray'lıya 'Tarihinizin en iyi takımı hangisiydi, sayın bakalım!' deseniz, sarı-kırmızıyla nefes alıp verenler direkt 4 yıl üst üste şampiyon olurken UEFA Kupası'nı da kazanan takımı sayarlar: 'Hagi, Hakan Şükür...' diye başlar sonra 'Bülent-Popescu tandemi gibisi de gelmedi' diye devam ederler.
Bir Lyon'luya aynı soruyu sorarsanız ise cevabı büyük ihtimalle 'Juninho, Malouda, Wiltord, Essien' diye başlar 'Cris'li geri 4'lü sadece Fransa'nın değil Avrupa'nın en iyilerindendi' diye devam eder. Cruzeiro'lu taraftar için de 'Melo'nun stoper şubesi' değerinde Cristiano Marques Gomes ya da kısaca Cris.
GİCA İLE AŞIK ATAR
Cris'in başarılarının hepsi gazetemizin sayfalarına sığmayabilir! Peki, 2012 model Cris, G.Saray'a neler katabilir? En büyük sorunu duran topları 80'li yılların Türk Milli Takımı'ndan bile kötü savunmak olan bu sezonun G.Saray'ı en önemli baş ağrısını doğrudan dindirecek bir ilaç aldı. Pozisyonların gidişatını ve topun nereye ne zaman geleceğini sezmek dalında Popescu ile bile aşık atabilecek yetenek ve tecrübede olan Cris bu özelliğiyle duran topları savunmada 'mıknatıs' gibi toplayıcı bir etki yaratacak potansiyelde.
Geçen sezon bu görevi Ujfalusi'nin ne kadar iyi yaptığını ve sakatlığında G.Saray'ın savunmada fiziksel hızdan çok 'Ujfalusi'nin akıl hızı'nı ne kadar çok aradığı malum. Bu yüzden Ujfalusi'den sadece 1 yaş yaşlı Cris'i doğrudan 'Çok yaşlı ama' diye kestirip atmak çileğe yoğunlaşıp Şampiyonlar Ligi standartlarındaki pastanın hamurundaki tatsız eksikliği atlamaya benziyor.
G.Saray'ın gruplardaki en zorlu rakibi Man Utd geçtiğimiz sezon Premier Lig'de en çok kafayla gol atan takım. Son Southampton maçında da gördüğümüz gibi duran toplardan attıkları goller Ferguson'un takımının halen can simidi niteliğinde. Duran topları savunmak için sadece topa iyi yükselen ve kafa vuran stoperler yetmiyor. Ujfalusi ve Cris gibi savunmayı organize edecek, liderliğiyle savunma aklını devreye sokacak tecrübelere ihtiyaç var.
DE BOER GİBİ OLUR MU?
Peki, Frank de Boer misali hızı üst düzey olmayan Cris, Anadolu'nun hızlı kontratak forvetleriyle birebir kalınca de Boer'in düştüğü hallere düşer mi? Unutmamak lazım ki Frank de Boer 3'lü savunmanın en arkasındaki libero olarak gelip 4'lü çizgi savunmada tandemde oynadığı için o hallere düştü.
Cris ise 1994 Parreira devrimi sonrası tandem savunma ekolünde Brezilya'nın önemli oyuncularındandı. Lyon'da da keza aynı sistemde başarılı oldu. Sadece kiralık olarak gittiği Leverkusen'in 3'lü savunmasında biraz bocaladı.
Cris 'yeni Popescu olur mu?' Karşılaştırmak çok doğru değil çünkü Popescu, Tottenham ve Barcelona'da yıllarca ön libero oynadıktan sonra oyun kurucu stopere dönüştü. Cris oyun inşasına da katkı verecektir ama şimdilik kısa süreli de olsa 'yeni Ujfalusi' olmasını beklemek en doğrusu.