Bu ülkede bazı şeylerin bilinçli bozulduğunu düşünüyorum eğitim sistemi de onlardan biri
Her şey ilkokula dahi inen kılık kıyafet serbestliği saçmalığıyla başladı, sonra "Tokat atan öğretmen" başlıklı haberler servis edilip durdu sürekli. Önceden müdür atanırken en fazla bizden mi, değil mi diye bakılırdı. Ama mutlak otoriter olurdu öğrenci hiç kimseden çekinmese müdürden korkardı. Şimdi müdürlerin otoriter olmasına değil ne kadar yakala olup, olmadığına bakılıyor.
Öğretmen öğrencisine kızdığı anda öğretmenin siyasi görüşüne, okulda sevilme durumuna göre müdür veya diğer öğretmenler tarafından arka çıkılmıyor bir kere. Hadi onlar arka çıksa öğrencinin kim olduğuna göre parti il başkanından, milli eğitim müdüründen, okul müdüründen anında baskı geliyor öğretmene. Veli soluğu okulda alıyor, karşısında dik duran bir müdür ve müdür yardımcısı değil, yalakalığa alışmış olduğundan veliye de yalakalık yapan bir idari amir görüyor genelde. Öğretmeni ya veli ya da idari amir azarlıyor hatta duruma göre veli tartaklamalarına kadar gidiyor. Öğretmene sahip çıkan var mı? Yok.
Bu sefer Öğretmen'de buranın tek doğrusu ben miyim deyip salıyor kendini. Burada hemen kaymakam olaya el atmış mesela neymiş "Öğretmen okula yönetimine bildirmeliymiş" bildirince ne olacak? Müdür sallamayacak hadi diyelim müdür salladı çocuğa ufak tefek ceza verildi. Bu sefer veli kapısına dayanacak öğretmene hesap soracak. En olmadı milli eğitim müdürü veya şu kaymakam öğretmenin tepesine binecek.
Öğretmenlik artık yapılabilecek bir meslek halinden çıktı ve bu kadar ıslarla kötü eğitim politikalarının sürdürülmesinin tek bir açıklaması var bilerek ve isterek ülkenin eğitim sistemi bu hale getirildi. Şuraya bak lan... her gün gelen yeni haberlerle, kameralara yansıyan yeni görüntülere hayret edip eğitim sistemi nasıl bu hale geldi diyoruz. Kameralara yansıyan olanların maksimum %1'idir. Siz düşünün ülkenin halini