Fatih Altaylı: "Dürüst bir yönetim soruşturmayı kendi başlatırdı"

Baran Zorlu

Tecrübeli Üye
Katılım
18 Temmuz 2011
Mesajlar
5.481
Tepkime puanı
659
Puan
1.898
Galatasaray Spor Kulübü Yönetim Kurulu tüm camia tarafından aylardır konuşulan “bilet yolsuzluğu” meselesindeki sessizliğini koruyor.

Yaptıkları tek şey savcılara gidip “Soruşturma var mı?” diye sormak.

Eğer gizli yürütülen bir soruşturma var ise sanki onlara “Evet var, sizi soruşturuyoruz” diyeceklermiş gibi.

Ya da soruşturma olmaması, ortada bir rezalet olduğunu unutturacakmış gibi.

Galatasaray Spor Kulübü’nün futbol takım maçı biletlerinin el altından karaborsaya satıldığı ve birilerinin bu işten haksız kazanç elde ettiği, hem kulübü zarara soktuğu, hem de vergi kaçırdığı iddiaları aylardır camia içinde konuşuluyordu.

O kadar ki, mevcut yönetimin en büyük destekçilerinden biri bile kulüp genel sekreterine “Çok kötü kokular geliyor” demiş, konudan haberdar olduğunu sertçe hissettirmişti.

Ancak yönetim içindeki bir ekip aldırış etmeden kulüp üzerinden para kazanmaya devam ettiler.

Olayın önce Divan Kurulu’nda Hayrettin Kozak tarafından gündeme getirilmesi, ardından benim bu meseleye değinmem sonrası ekipte panik başladı.

Normal şartlarda “temiz” bir yönetim savcılığa soruşturma var mı diye sormaz, bu konunun soruşturulması yönünde talepte bulunur.

Tabii yönetim içinden birileri de bu işin içinde değilse.

Olması gereken Başkan’ın bu konuda bir soruşturma açması, Passolig ile de ortak hareket ederek bu meseleyi aydınlatmasıdır.

Ancak Başkan belli ki soyguncuların yanında durmayı tercih ediyor.

O zaman biz de sorularımızı sıralamaya başlayalım:

1. Kulübün bilet satışlarından ve kombinelerden sorumlu kişinin yardımcısı konumundaki Emircan’ın kulüpteki görevi bu konunun gündeme gelmesinden sonra niye aniden değiştirildi? Neden apar topar başka bir departmana kaydırıldı? Emircan adlı bu şahsın banka hesapları bir an önce incelenmeli. Çünkü kulüp içinden gelen bilgilere göre paralar bu kişinin hesabına aktarılıyor. Oradan paylaştırılıyor.

2. Kulüp yönetiminde önemli bir konumdaki bir kişinin şoförü olarak bilinen Ümit Bey’in banka hesapları acilen incelenmeli. Bu hesaba gelen paralar var ise bu paranın kaynağı soruşturulmalı.

3. Galatasaray’ın stadındaki kamera kayıtları incelendiğinde stat güvenlik odasının arka tarafındaki gizli bir oda dikkat çekecektir. Derbi maçlarının ve önemli maçların oynandığı günler bu odayı üç kişinin üs olarak kullandığı görülecek. Bu üç kişi Eray Yazgan, Alper Narman ve eski Adnan Oktar müridi Bora Bahçetepe. Kulüp çalışanlarının bana verdiği bilgiye göre kayıt dışı bilet operasyonu bu odadan idare ediliyor. Güvenlik kamerası kayıtları silinmeden bu kayıtların güvenceye alınması gerek.

Tüm bu yazdıklarım, kulüp çalışanları tarafından bilinen ve yönetim tarafından organize edildiği için içleri kan ağlayarak bunu izlemek zorunda kalan görevliler tarafından bana aktarılan bilgiler.


Tüm bunları ortaya çıkarıp soruşturması gereken yönetim kurulunun “temiz” üyeleri ise sessiz.

Ve bu arada bu rezaleti organize edenler şu anda harıl harıl savcı organize etmeye çalışıyorlar.

Kaçınılmaz hale gelen soruşturmanın hiç değilse Galatasaray Spor Kulübü üyesi ve bu işi kapatacak bir savcıya verilmesi için tüm siyasi güçlerini kullanıyorlar.

Bunun için Federasyon yönetiminde bulunun bir Galatasaraylıyı da devreye sokmaya çalışıyorlar.

Soruşturmanın Savcı A. A.’ya verilmesi halinde bu dosyanın kapatılacağını düşünüyorlar.

Ben ise bu meseleyi sonuna kadar takip etmekte kararlıyım.

Milyonlarca tertemiz taraftarın sevgisini ve ümitlerini, çıkar çetesine dönüşmüş bir taraftar gurubu ve üç beş hırsızın yemesine izin vermeyeceğim.

Bunlardan biri benim için “Bizden değildir” demiş.

Tabii sizden değilim.

Ne sapkın Adnan Oktar tarikatının üyesi oldum, ne de hırsız, karaborsacılarla işbirliği yaptım, ne de yöneticisi olduğum kulübü soydum, ne de kulübümün gizli transfer belgelerini sapkın tarikattan kankam olan rakip kulüp yöneticileri ile paylaştım.

Sizden olsam çok utanırdım.



Fatih Altaylı Köşe Yazısı
 
3. Galatasaray’ın stadındaki kamera kayıtları incelendiğinde stat güvenlik odasının arka tarafındaki gizli bir oda dikkat çekecektir. Derbi maçlarının ve önemli maçların oynandığı günler bu odayı üç kişinin üs olarak kullandığı görülecek. Bu üç kişi Eray Yazgan, Alper Narman ve eski Adnan Oktar müridi Bora Bahçetepe. Kulüp çalışanlarının bana verdiği bilgiye göre kayıt dışı bilet operasyonu bu odadan idare ediliyor. Güvenlik kamerası kayıtları silinmeden bu kayıtların güvenceye alınması gerek.
Bu ismi geçenler artık külüpten uzaklaştırılmalı
 
Artık Fatih Altaylı isimleri, mekanları ve olayları daha detaylı vermeye başladığına göre soruşturma konusunun olup olmadığı yakında netleşir. Fatih Altaylı'yı zerre sevmiyorum ama bu olaylar olmuşsa kulüp çok büyük zarara uğratılmış demektir.

Bir yerde haklı olduğu yerde var ayrıca. Bu iddiaları araştırmak ilk yönetimin görevi olmalıydı. Yönetim ise ne yapıyor altında tüm yk üyelerinin olduğu açıklama yapıp olayları inkar ediyor. Bunlar masum birilerinin yapacağı hareketler değil. Masum birisi adını temize çıkarmak için olayları kapatmaz tam tersi açıp, araştırıp doğruyu insanların göz önüne sunardı.

Daha önce de yazmıştım. Savcılık dosyaya gizlilik kararı aldırdı ise UYAP'ta görülmez. Ki bu tarz şike, bahis soruşturmalarında gizlilik kararı alınır.

Sanki Eray Yazgan'ın avukatları bunu bilmiyormuş gibi sadece UYAP'tan sorgulama istediler ve paylaştılar.

Sonrasında yönetim tarafından alelacele yazı geldi.

Tüm bunları düşününce bu olayları olmamış gibi görmek, savunmak Galatasaray'a ihanettir. Çünkü en büyük zararı kulüp gördü burada. Hem maddi hem de manevi olarak.

Eğer doğruluk payı var ise Dursun ve yönetimini bu olaylar bitirecek büyük ihtimal ile.
 
Yalnız kulüp her mana da dağılmaya başladı. İdari yönden, sportif yönden. Her gün başka bir olay yaşanıyor.

Erken seçim kararı alınıp yeni bir yönetim ile devam edilmesi gerekiyor.

Çünkü iddialar inanılmaz derecede. Kulübü soymak bir yana kulübe ihanette var.

Ben hala diyorum 1 adam ne kadar büyükmüş diye. Bu adamı göndermek için hepsi her türlü pisliği yaptı. Yüzüne gülüp arkasını oydular. Başkanda dahil. Arkasında durup korumadı bile. O gün dedik bunları. Bu adam gitmemeli diye. Neler dediniz bize her zamanki gibi.

Ve bu adam gidince hem idari hem de sportif yönden çöküşe girdik.

Erken seçim olup ET başkanlığında bir yönetim gelse ne kadar da güzel olurdu.
 
İşe bak

Hiçbir şey yapamıyoruz

Ne kadar aciziz taraftar olarak

Muhtemelen doğru ve muhtemelen yanlarına kalacak
 
fatih altaylı adamdır yönetim madamdır
 
Bu olayda ne olacak söyleyeyim. Florya 250 milyona peşkeş cekiliyordu ya hani, 200-150 milyon gibi miktarlara düşecek, milli bir sirketimiz üstlenip 15 sene sonra ödeyecek. Peşin 70 verir belki. Devletin kozu bu dava olur, hem çarka çomak sokmaz hem de yöneticiler yollarını bulmaya devam eder. Tek sıkıntı floryadan istedikleri düzeyde komisyonunu alamazlar. Hırsızlar.
 
26 mayıs'ta dronlar ile icardi silüeti yapıp şampiyonluk kutlayan gs'ın, SADECE 3 AYDA bu hale gelmesinin esas sebebi başkan ve yönetimidir.

kusana kadar her başlıkta bunu yazacağım.

bu konu başlığı da çok güzel bu arada. "dürüst bir yönetim olsa" değil mi.

ahh ah. 30 milyon taraftarın kanalize olup, en büyük tepki göstermesi gereken kişiler bunlar.
 
Erden'in ayağını kaydıran ekipte adı geçiyor, stada saldırılırken yine piyasada, bilet olayında da var, her hafta basın açıklaması yapıyor üstüne son üç ayda bu kadar ön plana çıkması normal mi. Divanda iki tane oyuncu geldi diye battık bittik edebiyatı çekiyorlar buraya niye sessiz bunlar kendi adamları diye mi Erden dışarıdan bunlar içeriden diye mi.
 
Fatih bey konuşuyorsun ama.yine rüzgar yapıyorsun elinde deliller varsa açıkla.kardesim niyet okumayla olmaz açık somut delillerin varsa git savciliga
 
Geri
Üst Alt