Cevap: Fenerbahçe'ye 2 maç seyircisiz oynama, Bilica ve Keita'ya 3 maç ceza!
Bu yazıyı dün yazmış ama database arızası nedeniyle yükleyememiştim. Bilgilerinize.
* * *
Güzel yorumlamışsınız umarım antu'ya da yazmışsınızdır böyle bir yazıyı ????
30 Ekim tarihinde, PFDK'nın verdiği cezalarla ilgili antu'daki "Bu Kadarına Ulusoy Cesaret Edememişti!" başlıklı konuya şu mesajı yazdım:
Hadi "Keita´ya atılan su bardağını Galatasaraylılar attı" diyelim. Maraton Tribünü´nün ortasından yan hakemin kafaya atılan ve hakemin kafayı yaran cisimlere ne demeli? Ya da maç sırasında Fenerium Tribünü tarafından madde atılmasına? Onları da mı Galatasaray taraftarı yaptı? Ajanlar mı vardı her tribünde? O zaman 2 sene önce o suları da biz mi attık?
Saçmalamayın!
Hatalıyız arkadaşlar! Ona buna sallamanın alemi yok! Kadıköy´de küfür olmamasıyla övünüyorduk. Gelinen noktaya bakın. Önce küfürler geri geldi‚ sonra da olaylar. "Onların yaptığının karşılığı bunlar" diye idiotik bir savunmaya girmesin hiç kimse! Esas büyüklük küfürsüz‚ olaysız kalmayı başarabilmekteydi. ONLARIN SEVİYESİNE DÜŞMEKLE BÜYÜKLÜK OLMUYOR!
Biz "atmayın" diye tepki gösterdikçe "hak ettiler" yaklaşımıyla sahaya yabancı madde atanlar! Mutlu musunuz şimdi?
Sahaya yabancı madde atanları görüp etliye sütlüye karışmayıp‚ yetkililere haber vermeyenler! Mutlu musunuz şimdi?
Hatalıoğluhatalıyız ve kabul etmeyip suçu illa lobide‚ komploda‚ bilmemnede arıyoruz ya‚ illet oluyorum arkadaş! Yeter ya!
Siz adalet isteyenler! Adalet budur işte! Bunu göremiyorsanız daha ne diyeyim? Şimdi Tahkim Kurulu´na gidilse ve ceza 1 maça inse‚ onun adı da "Fenerasyon" olacak! Peki bu federasyon kimin adamı o zaman?
At gözlüklerini çıkarmanın zamanı geldi de geçiyor. Tamam‚ hepimiz taraftarız ve doğamız gereği "objektif" değiliz ama bu konuda olalım be abi‚ bu konuda olalım be!
Sevgiler...
Antu.com Forumları ver.19.07
Umarım bu, merakınızı bir nebze olsun gidermiştir.
bu konularda kimse sütten çıkmış ak kaşık değil diyen arkadaşım haklısın ona laf söyleyen yok ama sütten çıkmış ak kaşık olmayan diğer kulüpler 5 maç ceza yerken sütten çıkmış ak kaşık olmayan bir düğer kulüp fenerbahçe neden 2 maç ceza yiyor?
bunu izah eder misin?
İzah etmeye çalıştım ama bir kez daha etmeye çalışayım.
Ceza aldığımız maçlara baktım
(son oynadığımız maç ve 19 Mayıs 2007'de Ali Sami Yen Stadı'ndaki maçlar) ve doğal olarak bu iki maçtaki olayları ve verilen cezaları kıyasladım.
Ali Sami Yen'de 90 dakika boyunca süren toplu ve organize bir hareket vardı. Hatta öncesi ve sonrasında da. Olaylar sahaya sadece yabancı maddeler, su atılmasıyla sınırlı değildi. Koltuklar kırıldı, ki kendi stadınızda olmanız, bunu yapmanızı haklı çıkarmaz. Neticede bu bir tribün olayıdır ve büyük ihtimalle cezayı gerektiren bir harekettir.
(İlgili hukuk kurallarını tam bilmediğim için kesin yorum yapamıyorum, benim yaptığım sadece olayların tespiti.) Bitmedi, kırılan koltuklar sahaya atıldı, ki bunlar sadece Fenerbahçeli değil Galatasaraylı oyuncular için de hayati tehlikeye sahip şeylerdi. Deivid'in kafası yarıldı. Yanlış hatırlamıyorsam, çökmeye müsait tribün çatılarına çıklıdı. Kısacası, tribünlerin etkisi sahada oyunun oynanmasına elverişli değildi.
Son maça gelelim. Sahaya atılan yabancı maddeler oldu, olmadı değil ama bir organizasyon çerçevesinde değildi. Neler oldu?
1. Maç öncesi oyuncuların ısınması sırasındaki gerginlikle Maraton Tribünü'nden atılan maddeler oldu. Yan hakemin başı da burada yarıldı. Bu noktada, hakemin maçı oynatmasaydı çok daha iyi yapacağını düşündüğümü de belirtmeden geçemeyeceğim.
2. Keita'ya Migros Tribünü'nden atılan su şişesi/bardağı. İddia edildiği gibi bunun Galatasaraylı taraftarların olduğu bölümden atıldığına inanmak zor, koca ağ var. Her ne kadar Keita olayı abartmışsa da, bu sahaya yabancı madde atıldığı gerçeğini değiştirmiyor.
3. Yanlış hatırlamıyorsam bir faul sonrası Fenerium Tribünün'nden atılan bir kaç madde. Burada da Kazım'ın tribünleri uyardığını hatırlıyorum.
Bunlardan başka bir şey var mı? Bakın, küfürdü, yuhalamaydı vs. onlara hiç girmiyorum çünkü her yerde aynı.
Maç öncesi ve maç içinde oyuncuların birbirlerine karşı olan hareketleri de bu cezada bir ölçüt olamaz, onlar ayı değerlendirilir ve ceza oyuncuya kesilir. Bilica ve Keita örneğinde olduğu gibi. Hatta Cristian ve Arda'nın da ceza almaları gerektiğini daha önce de yazdım. En azından Ceza Kurulu'na sevk edilmelilerdi.
Sonuç olarak, ceza verilen iki olayı kıyasladığımda, bunun rengine bakmıyorum, olayların büyüklüğüne, şiddetine bakıyorum.
En azından buna çalışıyorum, ki bunu burada çoğunuz yapamıyorsunuz. O nedenle de "bize verilen 2 maçlık ceza makul bir cezadır" diyorum. Eğer 2 sene önce Galatasaray'a 10 maç ceza verilmiş olsaydı, o zaman derdim ki "haklısınız, bize verilen ceza az oldu".
Şu noktayı atlamamanız gerektiğini de özenle hatırlatmak isterim: Ben ne Kadıköy'deki olayları savunuyorum, ne "olay olmadı" diyorum, ne de "bizde hiç öyle şeyler olmadı" gibi bir düşünceye sahibim. Ya da Galatasaray'ı suçlamak gibi bir niyetm yok. Bazı arkadaşların "ama sizde de bunlar bunlar olmuştu" gibi serzenişleri doğrudur ama benim yaptığım sadece
bu iki olayı kıyaslayarak yorumda bulunmak.
Artık bu konuda daha fazla şeyler yazmak istemiyorum. Olan oldu, cezalar verildi vs.
Böyle olayların bir daha asla yaşanmaması dileklerimle.
Sevgiler...
NOT: youtube'da "vcengen" kullanıcı ismini aratırsanız, maç öncesi çektiğim görüntüleri izleyebilirsiniz.