- 11 Aralık 2009
- 17.354
- 10.348
- 1.838
Altyapıdaki oyuncu, Ozan örneğinde olduğu gibi, kendisini belli ediyor zaten ve 'hemen' katkı verecek biri görünmüyor şu anda. Romantizmin sırası değil...
Sitemizi ana ekranınıza bir web uygulaması olarak nasıl yükleyeceğinizi görmek için aşağıdaki videoyu izleyin.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda kullanılamayabilir.
Altyapıdaki oyuncu, Ozan örneğinde olduğu gibi, kendisini belli ediyor zaten ve 'hemen' katkı verecek biri görünmüyor şu anda. Romantizmin sırası değil...
Halil, skor dezavantajına düştükleri pek çok maçta, kapalı savunmalara karşı da Göztepe' yi ipten aldı. İspatlanabilecek bir şey değil ama Halil olmasa ligden düşerdi Göztepe...Mesela bana göre de Halil gibi açık alan oyuncusunu bizim takıma koyup hadi kapalı savunmayı aç demek romantizmin ötesinde tam bir ahmaklık. Şimdiye kadar 40 tane bu tarz transfer yapıp 1 sene sonra göndermek için binbir takla atmışızdır. Çok merak ediyorum acaba ne zaman akıllanacağız? Belki de hiçbir zaman "romantizm"in sırası gelmediği için kulüp batmıştır. Ne dersiniz bu konuda?
Halil, skor dezavantajına düştükleri pek çok maçta, kapalı savunmalara karşı da Göztepe' yi ipten aldı. İspatlanabilecek bir şey değil ama Halil olmasa ligden düşerdi Göztepe...
Galatasaray, bir Altınordu değil; ''Yerli gençlerle olduğu kadar'' diyemez...Ozan' ı ilk izlediğimde Tugay-Okan-Emre B. ışığı gördüğünü söyleyen, başkalarının hatasıyla mecbur kalarak sebep olduğu penaltıları mazur görüp en çok övgüde bulunan kişiyimdir forumda. Olacak adam belli eder kendini; şu anda öyle birini göremiyorum, keşke yanılsam...
Fazla iddialı laflar ediyorsun. Altyapı oyuncularımızı çok yakından takip eden yetkin bir futbol eğitmeni değilsen havada kalır bu sözler...Size katılmıyorum. Altyapımızda biraz güvenilse ve doğru düzgün eğitim verilse Halil'in kat kat üstünde performans verebilecek birçok oyuncu var. Biz bekliyoruz ki altyapıdan gelen oyuncu Messi performansı versin. Öyle bir dünya yok malesef. Çocuğa güvendiğini göstermeden ona şans vermeden gelişimini de sağlayamıyorsun. Altınordu konusunda ise zaten öyle bir vizyonumuz olmamalı da. Ancak altyapıdan oyuncu çıkarmadan da sürdürülebilir bir sistem oluşturamıyorsun. Neyse demek istediğim biz tüketici bir kulüp olduğumuz sürece nerede yanlış yaptık demeye devam ederiz.
Fazla iddialı laflar ediyorsun. Altyapı oyuncularımızı çok yakından takip eden yetkin bir futbol eğitmeni değilsen havada kalır bu sözler...
Dayanağın ''Ağır romantik'' Sergen Zeren filansa hiç yorma...
Mesela altyapıdan kimi beğeniyorsun en çok?..Kendimce takip edip izlediğim maçlara göre konuşuyorum. Oyuncuları çok yakından takip eden eğitmenlerimizin durumu yıllardır çıkardığımız oyuncu sayısından belli. Altyapısından A takımın başındaki kişiye kadar bu kulüpte gençlere en ufak değer verilmediği ortada. Neyse zaman her şeyi gösterir. Aynı bundan önce defalarca kez olduğu gibi yine bir açık alan oyuncusunu alıyoruz haberler doğruysa. Umarım yanılırım da Halil gelirse bizim gibi sözde Avrupa iddiası olan bir takımın ilerideki yaratıcılık yükünü çekebilir.
Mesela kimi beğeniyorsun en çok?..
Sporcu yetiştirmeye yönelik felsefe yapılacaksa sayfalarca yazabilirim de mevzu bu değil...Bilerek üzerine gittim, tahmin ettiğim gibi ezbere laflar ettiğin anlaşıldı...Mesele beğenip beğenmemek değil. Oyuncunun potansiyeline ulaşabilmesini sağlayabilmek. Mesela 18 19 yaşında kendini gösteremeyip 23 24'ünde doğru bir menejerin eline geçtiğinde parlamış yüzlerce oyuncuyla dolu piyasa. Demek istediğim şu: Bizim elimizde bir insan kaynağı var ve bu kaynaktan yararlanma oranımız belki de %1 bile değil. Bu durumda oyuncunun yetenekli olup olmaması önemli değildir. Çünkü sistemin kendisi yetenekliyi de yeteneksizi de yutmak üzerine kurulmuş. Tabi kafamdaki sistemin bu ülkede özellikle büyük takımlarda işlemeyeceğini ben de biliyorum. Bu yüzden batmaya ve en fazla küçük başarılarla mutlu olmaya mahkumuz. Çünkü sabırsızız ve dünyada bu işlerin nasıl döndüğü hakkında en ufak fikrimiz yok. Bu yüzden her zaman hazıra konma peşindeyiz. İşin kötü tarafı konduğumuz hazır da Süper Lig gibi çöp bir ligde en fazla orta sıralar için yarışabilecek takımların hazırları.
Tamam haklısınız. Gecenin bu saatinde daha fazla uzatamayacağım. Evet ben ezbere laflar ediyorum. Bir siz biliyorsunuz bu işlerin felsefesini. Bu yüzden senelerdir burnumuz boktan çıkmıyor. Bu yüzden borcumuz boyumuzu aştı. 10 senede 1 şansımıza çıkardığımız oyuncularla mutlu olmaya devam edelim biz. Bu çocukların hepsi gerizekalı sonuçta.Sporcu yetiştirmeye yönelik felsefe yapılacaksa sayfalarca yazabilirim de mevzu bu değil...Bilerek üzerine gittim, tahmin ettiğim gibi ezbere laflar ettiğin anlaşıldı...
Dün-bugün Celil-Gökay-Yunus-Ali Yavuz-Atalay vs için destanlar yazıldı, yazılıyor; evvelinde Özgürcan-Cafercan-Zafer vs vs...Gidip de gittiği yerde pişman edene rastladığımı hatırlamıyorum. ''Altın yere düşmekle sakıt olmaz'' diye eski bir deyim vardır; madem değerleri bilinmedi, kendilerini oralarda ispat etseler ya?!..
Büyük takımların altyapısına bir şekilde kapağı atan, küçük dağların yaratıcısı moduna giriyor. Sadece kulüp profesyonellerinin elinde değil bazı faktörler; aile ve toplum dinamikleri daha büyük handikap teşkil ediyor...
Bu çocuklar geri zekalı değil elbette ama yetersizler; gerek fizik, gerek teknik, gerek mental yönden...Tamam haklısınız. Gecenin bu saatinde daha fazla uzatamayacağım. Evet ben ezbere laflar ediyorum. Bir siz biliyorsunuz bu işlerin felsefesini. Bu yüzden senelerdir burnumuz boktan çıkmıyor. Bu yüzden borcumuz boyumuzu aştı. 10 senede 1 şansımıza çıkardığımız oyuncularla mutlu olmaya devam edelim biz. Bu çocukların hepsi gerizekalı sonuçta.
Bu çocuklar geri zekalı değil elbette ama yetersizler; gerek fizik, gerek teknik, gerek mental yönden...
En iyi örnek olarak gösterilen Ajax-Benfica gibi kulüpler bile A takıma senede 1-2 oyuncu çıkarmayı başarı sayıyorlar; biz o kadarını da beceremiyoruz maalesef...
Uzatmaya benim de hiç niyetim yok, iyi geceler...
Uzatmayalım da. Bizim değerini bilemediğimiz oyuncunun (?) da futbola ve hayata küsmesi gerekmiyor hani. Kim gitmiş de gittiği yerde varlığını hissettirmiş, soru yeterince açık?!..Son 10 senede belki 100'lerce oyuncu gelip geçmiştir altyapılarımızdan. Ve bunlardan sadece 1'ini doğru düzgün faydalanıp satabildik. İstatistiksel olarak o 1 kişinin dışındaki bütün çocukların yetersiz olduğunu düşünüyorsanız ezbere konuşma konusunda aynaya bakmanızı tavsiye ederim. Çünkü böyle bir şey matematiksel olarak imkansız. Boldladığım kısımla ilgili ise şunu söylemek istiyorum: Yaptığınız hesaba göre onlar 10 senede 10-20 oyuncuyu biz ise 1 oyuncuyu başarı sayıyoruz. O her yerde bahsedilen makas muhabbeti bu işte. Onlar bizden en az 10-20 kat daha iyi yönetildikleri için en az o kadar daha başarılılar. İyi geceler.
oyuncu + 2 milyon veriyorsak bu onyekuru'nun satin alma opsiyonuna denk düsüyor. sacma degil mi?Göztepe başkanı FT'nin yakın arkadaşı bu işi Yunus+2 milyona çözeriz iki seneye de alpaslan+aytaç+3 milyona yunusu geri alırız![]()