Cevap: Gerçek Apaçi Kim ?
Apaçiliği apaçi denilen kişilere verilen ad olarak yorumlayanlar bile çıktı ne diyim
Apaçilik ne kadar inkar etseniz de bu toplumun bir gerçeği. Ve bu sosyolojik bir olgudur. Dalga geçiyorsunuz ama sadece şekillerine bakarak falga geçiyorsunuz. Hangi ortam ve hangi koşullar onları bu şekle girmelerini ittiğini düşünmüyorsunuz. Buna tuzu kuru olmak derler. Düşünmekten aciz olmamalıyız bu kadar. Bu olguyu irdelemek lazım. Bunlar apaçi işte, ilgi çekmeye çalışıyorlar demek kolaycılıktır. Düşünmemiz olan nokta neden ilgi çekmeye çalışıyorlar.
Biraz geriden gelmek lazım . Türkiye sanayileşmeyi geç sağladı. Özellikle 60'larda büyük kentlere göç başladı. Bu göçler büyük şehirlerde genellikle sanayide çalışan işçilerin akrabalarıydı veya tanıdıkları. Sanayi bölgeleri de görece şehir dışındaydı ve bu fabrikaların etrafında gelip gitmek kolay olsun diye işçiler, çalışanlar bu fabrikaların etrafında ev yapmaya başladılar. Ev dediğim ise, baraka-gecekondu şeklinde. Ve bunlar çoğunlukla hemşerilerdi. Bu gece kondular, mahalle halini aldılar ve kent yaşamından uzak kaldılar. Sebebi ise bahsettiğim üzere fabrka etrafında oldukları için. Yalnız şöyle bir sorun oluştu uzun vadede. Şehirler genişledi, ve bu gecekondu mahalleleri şehrin içinde kaldılar. Şişli'ye bakabilirsiniz mesela. Bir taraf inanılmaz zenginlik içinde diğer tarafı gecekondular... Bunun üzerine, soso-ekonomik durumalrı olanlar, kendilerini bu mahallelerden ayırmak için yüksek duvarlı, güvenlikli site yaptılar. Lütfen düşünün. GEcekonuda yaşıyorsunuz, 5 metre ilerinizde sizden korunmak için koca koca duvarlar ve güvenlikler var. Nasıl hissedersiniz ? Ama biz empatiden yoksun bir millet olduğumuzdan dolayı bunları düşünmeyiz. Sadece aşağılarız. Saça bak-giysiye bak-gözlüğe bak... Peki neden bunlar bu kadar değişik giyiniyorlar ve kime özeniyorlar diye soru yok. Çünkü bizim için önemli olan nasıl olduğu değil ne olduğu. İşte bu yüzden toplum içinde kutuplaşmalar çok yaşanıyor.
Apaçilik bir tercih olmayabilir! Apaçilik o mahallelerde olmanın yaşamanın gerekliliğidir. Kendini topluma kabul ettirme çabasıdır. Yol yanlıştır belki, ama onları bu yanlış yola sokan kocaman kocaman duvarlar koyarak benden uzak dur çabası. O gecekondu mahallesinde siz doğsaydınız, siz büyüseydiniz, kabul gören şey o mahellede böyle giyinmek olsaydı, sizin de o apaçilerden farkınız olmayacaktı. Aslında yok da. Onlar nası görüp geçirmediyse, siz de o derece de empatiden yoksunsunuz ! Farklı bir kültürde büyümek, o kişinin kültürünün farklı olduğunu da gösterir. Ama siz sadece alay edin.. Ammman düşünmeyin
Apaçiliği apaçi denilen kişilere verilen ad olarak yorumlayanlar bile çıktı ne diyim
Apaçilik ne kadar inkar etseniz de bu toplumun bir gerçeği. Ve bu sosyolojik bir olgudur. Dalga geçiyorsunuz ama sadece şekillerine bakarak falga geçiyorsunuz. Hangi ortam ve hangi koşullar onları bu şekle girmelerini ittiğini düşünmüyorsunuz. Buna tuzu kuru olmak derler. Düşünmekten aciz olmamalıyız bu kadar. Bu olguyu irdelemek lazım. Bunlar apaçi işte, ilgi çekmeye çalışıyorlar demek kolaycılıktır. Düşünmemiz olan nokta neden ilgi çekmeye çalışıyorlar.
Biraz geriden gelmek lazım . Türkiye sanayileşmeyi geç sağladı. Özellikle 60'larda büyük kentlere göç başladı. Bu göçler büyük şehirlerde genellikle sanayide çalışan işçilerin akrabalarıydı veya tanıdıkları. Sanayi bölgeleri de görece şehir dışındaydı ve bu fabrikaların etrafında gelip gitmek kolay olsun diye işçiler, çalışanlar bu fabrikaların etrafında ev yapmaya başladılar. Ev dediğim ise, baraka-gecekondu şeklinde. Ve bunlar çoğunlukla hemşerilerdi. Bu gece kondular, mahalle halini aldılar ve kent yaşamından uzak kaldılar. Sebebi ise bahsettiğim üzere fabrka etrafında oldukları için. Yalnız şöyle bir sorun oluştu uzun vadede. Şehirler genişledi, ve bu gecekondu mahalleleri şehrin içinde kaldılar. Şişli'ye bakabilirsiniz mesela. Bir taraf inanılmaz zenginlik içinde diğer tarafı gecekondular... Bunun üzerine, soso-ekonomik durumalrı olanlar, kendilerini bu mahallelerden ayırmak için yüksek duvarlı, güvenlikli site yaptılar. Lütfen düşünün. GEcekonuda yaşıyorsunuz, 5 metre ilerinizde sizden korunmak için koca koca duvarlar ve güvenlikler var. Nasıl hissedersiniz ? Ama biz empatiden yoksun bir millet olduğumuzdan dolayı bunları düşünmeyiz. Sadece aşağılarız. Saça bak-giysiye bak-gözlüğe bak... Peki neden bunlar bu kadar değişik giyiniyorlar ve kime özeniyorlar diye soru yok. Çünkü bizim için önemli olan nasıl olduğu değil ne olduğu. İşte bu yüzden toplum içinde kutuplaşmalar çok yaşanıyor.
Apaçilik bir tercih olmayabilir! Apaçilik o mahallelerde olmanın yaşamanın gerekliliğidir. Kendini topluma kabul ettirme çabasıdır. Yol yanlıştır belki, ama onları bu yanlış yola sokan kocaman kocaman duvarlar koyarak benden uzak dur çabası. O gecekondu mahallesinde siz doğsaydınız, siz büyüseydiniz, kabul gören şey o mahellede böyle giyinmek olsaydı, sizin de o apaçilerden farkınız olmayacaktı. Aslında yok da. Onlar nası görüp geçirmediyse, siz de o derece de empatiden yoksunsunuz ! Farklı bir kültürde büyümek, o kişinin kültürünün farklı olduğunu da gösterir. Ama siz sadece alay edin.. Ammman düşünmeyin