Prandelli cephesinden bakalım... Son aylarda Melo için hep, "Çok temposuz, önüne çok koşan bir ortasaha alınmalı ve derine çekilmeli. Hatta bir süre sonra da stopere evrilmeli" diyordum. Şimdi şöyle bir durum var. Eğer uzun bir defansif ortasaha iseniz, üst seviye oyuncu olmanız için üstün fizik güce ve dayanıklılığa sahip olmanız şarttır. Hem uzun hem de güçsüz ve temposuz bir defansif ortasaha üst seviyede düşünülemez. O tempoyu yitirdiğiniz takdirde yetersizleşeceksiniz. Zira uzun olduğunuz için zaten çabuk bir oyuncu değilsiniz. Bir de dayanıklılığınızı, temponuzu kaybederseniz takımın pres gücü çok düşer. O yüzden Lorik Cana gibi dayanıklılığını kaybedip gücü ve uzun boyu kalan uzun ortasaha oyuncuları zamanla stoperleşir. Melo da boğa gibi güçlü olmasına rağmen temposuzlaşmaya başladı. Melo'nun Cana'dan artısı son derece üst seviyedeki tekniği. Fakat Melo'da da bir pozisyonunu kaybetme, konsantrasyon sorunu var. O yüzden Melo'nun sakinliği öğrenip, oyun kurucu bir stopere dönüşmesi gerekiyor. Dün yerinde durmadığı için, ceza yayındaki topa kafa vurmaya gittiği için Galatasaray'ın verdiği gol pozisyonu oldu, bunlara dikkat etmesi gerekiyor. Bu çok amatörceydi. Zira artık 11 km bile koşabilecek kondisyonu da kalmadı. Bundan sonra oturup kalkıp Popescu'yu izlese çok başarılı bir kariyer planlaması yapmış olur.
https://www.medyaspor.com/kose-yazilari/takim-olmak-501