Anlamadığım bir şey vardır. Her büyük kulüpte hoca eleştirilir. Yani Arsenal'da Wenger eleşterilir, MUnited'te Ferguson eleştirilir, Inter'de Mourinho eleştirilir falan falan. Gayet doğal bir şey. Peki, GS'de bazı taraftarların gözünde Rijkaard niye eleştirilmez? Forumda "Rijkaard'a sınırsız güven" ve "Rijkaard'a 5 yıllık sözleşme istiyoruz" gibi başlıklar var. Ve genelde "Rijkaard futbolu benden iyi biliyor" ve "bir bildiği var" zihniyeti var.
Bunu doğru bulmuyorum. Skibbe hakkında, Bülent (özelikle) hakkında falan böyle başlıklar ve böyle güven yoktu. Bence taraftardan ve yönetimden her hocaya eşit güven ve destek verilmeli. Ve hocaları değerlendirken çifte standartlı olmamak lazım.
Sonuçta Rijkaard ta bir insandır ve kesinlikle bir futbol ilahi değildir. Zaten Barcelona'nın başına geçtiğinden önce Hollanda'da Sparta Rotterdam gibi köklü bir kulüpte küme düştü. Böylece Sparta yüz yıllık falan tarihinde ilk kez küme düştü ve Rijkaard gönderildi. Oradan Barcelona'ya gitti, başlangiçta pek başarılı olamadı ama sonra Ronaldinho, Deco, Eto'o gibi yıldızlarla ve İniesta, Messi gibi altyapıdan gelen isimlerle 2007-08 sezona kadar çok başarılı oldu.
Ama şu bir gerçek ki Galatasaray Barcelona değil ve TSL La Liga değildir. Çok farklı imkanlar ve çok farklı ülkeler. Barcelona'da belli bir futbol filozofisi vardır. Rijkaard bunu iyi tanıyordu ve bu filozofi içinde çok rahat oluyordu. Orada da dünya yıldızi alabılıcek para ile prestij ve belki de dünyanın en iyi altyapısı vardı. Yani her açıdan Barca başarıya uygun bir kulüptur.
Tabi bunu diyince amacim Rijkaard'ı kötülemek değil. Amacim sadece biraz perspektifi eklemektir. Bence eğer bir hoca ciddi hataları yapsa eleştirilmeli (abartılı değil, yapıcı bir şekilde) ismi ne olursa olsun. Yoksa o hoca kulüpten büyük gibi görünür.
Açıkçası Rijkaard ilk geldiğinde, aklımda çiddi şüphelerim var oluyordu ve o şüpheler devam ediyor. Ama özellikle onun son 4-5 haftadakı taktikleri ve ilk 11 seçmeleri beğenmedim. Ve kesinlikle onun (ya da Neeskens'in ya da her ikisinin) taktikleri ve 11 seçmesi Bursaspor yenilgide başrol oynadı. Bursaspor gibi bir takıma karşı eğer Topal-Sarp-Barış gibi çok kısıtlı orta sahan varsa ve Arda'yı (!?) tek santrafor olarak oynatsan kusura bakmayın ama takım sabaha kadar mücadele etsin hiç bir işe yaramaz.
Ben "hemen gönderilsin" falan demiyorum. Henuz erken tabi. Avrupada çok iyi bir durumdayız ve ligde de çok kötü bir yerde değiliz. Rijkaard'ı desteklemeye devam etmek lazım. Ama bir yere kadar. Herşeye rağmen sonsüz güven ve sonsüz övgüye karşıyım. Büyük bir külüpte böyle olamaz, olmamalı da....
Bunu doğru bulmuyorum. Skibbe hakkında, Bülent (özelikle) hakkında falan böyle başlıklar ve böyle güven yoktu. Bence taraftardan ve yönetimden her hocaya eşit güven ve destek verilmeli. Ve hocaları değerlendirken çifte standartlı olmamak lazım.
Sonuçta Rijkaard ta bir insandır ve kesinlikle bir futbol ilahi değildir. Zaten Barcelona'nın başına geçtiğinden önce Hollanda'da Sparta Rotterdam gibi köklü bir kulüpte küme düştü. Böylece Sparta yüz yıllık falan tarihinde ilk kez küme düştü ve Rijkaard gönderildi. Oradan Barcelona'ya gitti, başlangiçta pek başarılı olamadı ama sonra Ronaldinho, Deco, Eto'o gibi yıldızlarla ve İniesta, Messi gibi altyapıdan gelen isimlerle 2007-08 sezona kadar çok başarılı oldu.
Ama şu bir gerçek ki Galatasaray Barcelona değil ve TSL La Liga değildir. Çok farklı imkanlar ve çok farklı ülkeler. Barcelona'da belli bir futbol filozofisi vardır. Rijkaard bunu iyi tanıyordu ve bu filozofi içinde çok rahat oluyordu. Orada da dünya yıldızi alabılıcek para ile prestij ve belki de dünyanın en iyi altyapısı vardı. Yani her açıdan Barca başarıya uygun bir kulüptur.
Tabi bunu diyince amacim Rijkaard'ı kötülemek değil. Amacim sadece biraz perspektifi eklemektir. Bence eğer bir hoca ciddi hataları yapsa eleştirilmeli (abartılı değil, yapıcı bir şekilde) ismi ne olursa olsun. Yoksa o hoca kulüpten büyük gibi görünür.
Açıkçası Rijkaard ilk geldiğinde, aklımda çiddi şüphelerim var oluyordu ve o şüpheler devam ediyor. Ama özellikle onun son 4-5 haftadakı taktikleri ve ilk 11 seçmeleri beğenmedim. Ve kesinlikle onun (ya da Neeskens'in ya da her ikisinin) taktikleri ve 11 seçmesi Bursaspor yenilgide başrol oynadı. Bursaspor gibi bir takıma karşı eğer Topal-Sarp-Barış gibi çok kısıtlı orta sahan varsa ve Arda'yı (!?) tek santrafor olarak oynatsan kusura bakmayın ama takım sabaha kadar mücadele etsin hiç bir işe yaramaz.
Ben "hemen gönderilsin" falan demiyorum. Henuz erken tabi. Avrupada çok iyi bir durumdayız ve ligde de çok kötü bir yerde değiliz. Rijkaard'ı desteklemeye devam etmek lazım. Ama bir yere kadar. Herşeye rağmen sonsüz güven ve sonsüz övgüye karşıyım. Büyük bir külüpte böyle olamaz, olmamalı da....