Dinim, vicdanım, namusum üzerine yemin ederim ki,
Esas maksadı islamiyetin realisine ve osmanlıların ittihat ve terakkisine çalışmaktan ibaret olan bu cemiyetin, dahil olduğum şu geceden itibaren her türlü usul ve kavaidine tatbiki hareketle beraber hiçbir sırrını hariçten hiç kimseye, hatta efrad-ı cemiyetten mezun olduklarımdan gayrısına katiyyen faş etmeyeceğim.
Yemin ederim ki,
Millete hukuku hürriyetini bahşeden kanun-i esasi’nin tamamiyle tatbik ve devam-ı meriyetini gaye-i maksad bile cemiyetin kararlarını ve uhdeme tahmil ve tevdi edilecek olan vezaifi tamamen ifada tereddüt eylemeyeceğim. hükumeti hazıranın pençe-i zulmüne düşerek taht-ı tevkife alındığım halde dahi gene namusum üzerine yemin ederim ki,
Etlerimi kemiklerimden ayıracak bir işkenceye çarpılacak olsam bile cemiyetin esrarını ve efradından hiç birisinin ismini haber vermeyeceğim. cemiyet efradından biri düçar-ı felaket olduğu taktirde kendisine ve ailesine vüs’üm yettiği kadar nakden muavenette kusur etmeyeceğim. şayet bunca taahhüdatı namuskaraneye rağmen hiyanet edecek olursam alçaklık edenleri nerede bulunursa bulunsun takibe memur edilen zabita-i cemiyetin icra eyleyeceği idam cezasına karşı şimdiden kanımı helal ederim.
Vallahi, Billahi, Tallahi!!!
Ekli dosyayı görüntüle 68800
Kahraman Şehid Ahmed Cemal... Nam-ı diğer Cemal Paşa... ÇEKA, Gürcü Mafyası, İngiliz Sefareti, Taşnaksutyun ve Transkafkasya Politbürosunun ortak hareket etmesi ve İstanbul adına Osmanlı Tiflis Sefareti ile Ankara adına Kazım Karabekir'in ki Mustafa Kemal'in haberi yoktur zira Cemal Ağabeyini çok severdi, göz yummasıyla Hama'dan beri yanında olan yaverleri Süreyya ve Nusret Beylerle birlikte Milli Mücadele'ye cephane, para ve Basmacı Hareketine de asker toplamak için Tiflis'te 1922'nin 21 Temmuz'unu 22'sine bağlayan gece sabaha kadar süren çatışma sonucunda şehit edilmişlerdir...
Üstelik Ermenilere o kadar yardımcı olmasına rağmen her zamanki gibi millet-i sadıka yerine şakşuka olmayı tercih edenler tetikçi olmaya razı gelmişlerdir...
Aynı gün öğle namazına müteakip Cemal Paşa ve yaverlerine, Tiflis’teki Şah Abbas Camii’nden, halk, yabancı temsilciler ve Kızıl Ordu birliklerinin katılımıyla, görkemli bir cenaze töreni yapıldı.
Onbinlerin katılımıyla tekbirler altında defnedilen Cemal Paşa daha sonra vicdan azabı çeken Kazım Karabekir'in çabalarıyla Erzurum'a getirildi ve ebedi istirahatgahına defnedildi. Tüm büyük gazete ve dergiler; the times, national geographic v.b. detaylı haberler yaptı yer yerinden oynadı; 199 kişi tutuklandı ama mahkeme tiyatroydu ve gündem değişince hepsi delil yetersizliğinden serbest bırakıldı...
Bugün bile aradan geçen iki cihan harbi, 9 yıllık iç savaşa ve 100 yılı aşkın süreye rağmen hala Cemal Paşa'nın Suriye'de, Lübnan'da, Filistin'de, İsrail'de ve Ürdün'de inşa ettirdiği yapılar ayakta durmakta... Osmanlı'nın 4 asırda yapamadığını 4 senede yokluk içinde harp devam ederken yapmış; toplamda İngilizlerle giriştiği 8 savaşın yarısını 4'ünü kazanmış olmasına rağmen Osmanlı'nın savaş kaybettiği tek cephe olan Filistin Cephesine komuta etmiş; öksüz sabileri aşılamış, bayındırlık ve iskan yapmış; tehcir edilen Ermenilerin yarısının hayatını kurtarmıştır...
İngilizlerle muharebeleri ( ki bu kaybettiğimiz tek cephe birinci dünya savaşında, düşünün
)
1) 30 Kasım 1914-Zafer
2) 2-3 Şubat 1915-Mağlubiyet
3) 4 Ağustos 1916-Mağlubiyet
4) 26-27 Mart 1917-Zafer
5) 19 Nisan 1917-Zafer
6) 31 Ekim 1917-Mağlubiyet
7) 26-31 Mart 1918-Zafer
8) 30 Nisan-3 Mayıs-1918-Mağlubiyet
Ruhun Şad Olsun... Senin gibi bir kahramana hiç değilse sıradan bir vatan evladı torun yaraşırdı ama bu da bir imtihan vatan haini açılımcı, liboş ve ninnoş bir torunun oldu...