Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Topa sahip olmak bireysel yeteneklerle alakali bir konu. Terimin sistemiyle falan alakasi yok. Kaliteli ayaklarin varsa topa sahip olursun. 50 tane pas yapip rakibin ceza sahasina giremiyorsak bir sistemin varligindan konusmayalim. Sistemler sonuca gitmek icin kurulur. Sonuca gitmekte yeterince iyi degiliz. Sistem islemiyor ve ya sistem yok. Kaderimizi bireysel yetenekler belirleyecek. Topa sahip olma degil.
 
Şu ligin dinamiklerini bilip hala yabancı hoca istemek akıl karı değil yav.En son şampiyon olan yabancı hoca kimdi hatırlamıyorum bile.Lucescu olabilir taa 2000lerin başı. O adam buraya gelip sistemini oturtana kadar burda yabancı hoca isteyenler ilk yer onu
 
Şu ligin dinamiklerini bilip hala yabancı hoca istemek akıl karı değil yav.En son şampiyon olan yabancı hoca kimdi hatırlamıyorum bile.Lucescu olabilir taa 2000lerin başı. O adam buraya gelip sistemini oturtana kadar burda yabancı hoca isteyenler ilk yer onu

Süper Lig’de Brezilyalı teknik direktör Zico, şampiyonluğa ulaşan son yabancı teknik adam unvanını elinde bulunduruyor. Fenerbahçe, 2006-2007 sezonunda Zico ile mutlu sona ulaşmıştı.

Hala devam ediyor
 
Türkiye'de başarılı olmak için sadece iyi futbol oynatmak yetmez.
Hatta Türkiye'de kötü futbol oynayarak bile şampiyon olabilirsin. Bunu en iyi Terim yapar zaten.
Savaşman gerekiyor. Sürekli tetikte olmalısın. Yeri geldiğinde kendini attıracaksın, yeri geldiğinde yardımcılarını sahaya süreceksin. Sürekli bir savaş halindesin.
Bunu en iyi kendisi yapıyor. Ondan kalmalı.
Benim kendisini eleştirdiğim tek nokta var oda şu: Neden kendi gibi birini yetiştirmiyor bu camiaya? Hasan ve Ümit olmaz kendi biliyor. Ama yanına eski öğrencilerinden kafası teknik işlere çalışan aynı zamanda iyi motive edebilecek birisini alıp eğitmeli ve kendisi bir gün emekliye ayrılınca ya da allah gecinden versin ölünce arkamıza yaslanıp onu izlemeliyiz.
 
yok yav kimseci değilim de 2 senedir tudorun oynattığının 1 gram üstüne çıkmadı ki takım var mı şu maç tudordan iyi top oynattı dediğin maç
Var, lokomotif maçı gibi ama çok daha önemlisi Tudor dönemi gibi rezalet ve çaresiz ezilen bir takım izlemedim açıkçası.

Tudor benim için bjk ve ibb deplasmanlarında bitmişti. Avrupa'da hatta ligde farklı yenilgilere şahit oldum son 30 yıldır ama bukadar çaresiz ezilen bir Galatasaray takımını ilk defa rastlamıştım.
 
Türkiye'de başarılı olmak için sadece iyi futbol oynatmak yetmez.
Hatta Türkiye'de kötü futbol oynayarak bile şampiyon olabilirsin. Bunu en iyi Terim yapar zaten.
Savaşman gerekiyor. Sürekli tetikte olmalısın. Yeri geldiğinde kendini attıracaksın, yeri geldiğinde yardımcılarını sahaya süreceksin. Sürekli bir savaş halindesin.
Bunu en iyi kendisi yapıyor. Ondan kalmalı.
Benim kendisini eleştirdiğim tek nokta var oda şu: Neden kendi gibi birini yetiştirmiyor bu camiaya? Hasan ve Ümit olmaz kendi biliyor. Ama yanına eski öğrencilerinden kafası teknik işlere çalışan aynı zamanda iyi motive edebilecek birisini alıp eğitmeli ve kendisi bir gün emekliye ayrılınca ya da allah gecinden versin ölünce arkamıza yaslanıp onu izlemeliyiz.
İmparator aldığı eğitimlerle Fatih Terim olmadı. Doğuştan gelen karakteristik özelliklerini, seneler boyu perçinleyerek, tecrübe ederek bu seviyeye geldi. Muhtemelen doğduğu andan itibaren bulunduğu heryerde lider kişiydi. Basit bir örnek, ilkokul sıralarında bir grubu peşinden sürükleyen, karar veren tipler vardır. Karakteristik açıdan onlarda liderdir. Doğduğu andan itibaren bu kişiydi Terim. Yıllarca süren insan yönetimi ve psikolojisi hakkında tecrübeleri, genç yaşta senelerce kaptanlık yapması vs. gibi birçok kriter doğru noktada buluşunca, ortaya iyi bir hoca çıkabilir. Fakat diyelim ki Bülent Korkmaz da lider profilde birisi ve hocanın tecrübelerine sahip. Eğitim alarak yetişemez mi? İşte burada farklı etkenler ortaya çıkıyor. Hocanın algı düzeyi, korkusuzluğu, özgüveni, cesareti, motive etme düzeyi çalışılarak kazanılabilecek düzeyin çok üstünde. Yani anlayacağın eğitim alarak Terim gibi olamazsın. Terimden belki daha iyi hoca olursun, iyi futbol oynatırsın. Fakat Terim olamazsın :-)
 
Var, lokomotif maçı gibi ama çok daha önemlisi Tudor dönemi gibi rezalet ve çaresiz ezilen bir takım izlemedim açıkçası.

Tudor benim için bjk ve ibb deplasmanlarında bitmişti. Avrupa'da hatta ligde farklı yenilgilere şahit oldum son 30 yıldır ama bukadar çaresiz ezilen bir Galatasaray takımını ilk defa rastlamıştım.
Daha önce yazmıştım ama net hatırlamıyorum Tudorla 16 maçta 21 gol yemişiz. Terimle 18 maçta 12. Atılan gol ortalaması da daha yüksek diye hatırlıyorum Terim'in.

Savunma oyunumuz net güclenmişti ndiaye kaybına rağmen. Stoperlerin değişimi de kilit tabii. Sivas maçını saymazsak ikinci devre maç kaybetmedi bu takım lig+kupa.

Ayrıca tudor takımdaki oyuncularla sorunluydu. Başarılı olma şansı çok düşüktü.
 
Var, lokomotif maçı gibi ama çok daha önemlisi Tudor dönemi gibi rezalet ve çaresiz ezilen bir takım izlemedim açıkçası.

Tudor benim için bjk ve ibb deplasmanlarında bitmişti. Avrupa'da hatta ligde farklı yenilgilere şahit oldum son 30 yıldır ama bukadar çaresiz ezilen bir Galatasaray takımını ilk defa rastlamıştım.
tudor bok gibi hoca zaten sıkıntı ftnin bok gibi dediğimiz tudordan daha iyi top oynatamaması
çaresiz ezilen galatasaray takımını 3 0lık akhisar deplasmanında da görebilirsin
 
tudor bok gibi hoca zaten sıkıntı ftnin bok gibi dediğimiz tudordan daha iyi top oynatamaması
çaresiz ezilen galatasaray takımını 3 0lık akhisar deplasmanında da görebilirsin
Akhisar maçında çaresiz değil kötü oynadık sadece ki Fatih Terim önderliğinde şuana kadar çok kötü maçımız oldu maalesef özelikle deplasmanlarda ama hiç bir zaman ezilmedik rakibe karşı.

Kötü oyunda hoş değil tabiki bu arada ama ezilen bir takım ortaya çıkarsa bu kabul edilebilir değil.

Haaa... Tuhaf örnek olacak bak. Fatih Terim ile Schalke yı eklediğimiz maç vardı 2-3 ile sonuçlanan.

Tur sevinci ve sonuça bakmaszak o maçta da baya ezildik oyun olarak rakibe karşı.

Real den 6 yedikten ezilmedik mesela sadece tarih fark yedik işte :)

Neyse.... Hoca bu yeni transferler ile umarım takım oyununu toparlar. Bende beğenmiyorum genelikle sergilenen oyunu yani.
 
Var, lokomotif maçı gibi ama çok daha önemlisi Tudor dönemi gibi rezalet ve çaresiz ezilen bir takım izlemedim açıkçası.

Tudor benim için bjk ve ibb deplasmanlarında bitmişti. Avrupa'da hatta ligde farklı yenilgilere şahit oldum son 30 yıldır ama bukadar çaresiz ezilen bir Galatasaray takımını ilk defa rastlamıştım.

trabzondan 4 yerken ne düşünmüştün mesela

bunlar tamamen algıda seçicilik ve genelde okuduklarımızın izlediklerimizin nasıl yansıtıldığı ile alakalı

yabancılar burada başarılı olamıyor değil genelde çalışmalarına bizzat kulüplerin kendi içindeki klikler izin vermiyor

bkz. aykut daum terim tudor etc

hatta bu o kadar güçlü ki hamza arada gelip terim arada gelip takım şampiyon olunca onların hanelerine yazılıyor ama takımı 28 hafta çalıştıran feldkamp şampiyon yapamayan yabancı hoca oluyor

biri deplasmandan her mağlup döndüğünde destek görüyor öbürü daha 40 yaşında yeniden kurduğu takımla liderliği kaybettiği ilk hafta otobüsüne saldırıyla karşılaşıyor

diyebilirsinki öbürü desteği hakediyor doğru ama gariban adam liderliği kaybettiği ilk hafta daha 15-16 maçta neyi haketmiyor olduğunu göstermiş olabilir

ne oldu 2007de yabancı olurken 2008de bir anda yerliler oldu

ülkede futbolmu değişti hayır

o tarihlerde şampiyon olacak takımların çoğunda yabancı çalıştığı için onların şampiyon olma ihtimali fazlayken sonrasında yerlilerin oranı arttığı için yerlilerin başarısı fazla daha iyi ya da kötü yaptıklarından değil

yabancıların yerlilere göre de başarılarında bu anlamda oranlık büyük fark görülmeyebilir
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Geri
Üst Alt