Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Sivassporluları işaret etmiş.

 

Şu anda şampiyonlar liginde oynasak Brugge'yi 2 maçta da elek eder, Real - PSG'den mutlaka puan çıkartırdık.
Fatih Hoca'nın en büyük şanssızlığı bu FFP belası.
Her sene sonunda 11'in yarısını değiştirmemiz gerekiyor.
Kiralık ve bonservisi elinde adamlara yöneliyoruz. Takımın yarısını bu sene de olduğu gibi son günde anca kurabiliyoruz. Bazen iyi çıkıyor (Lemina - Saracchi), bazen kötü (Babel), bazen iyi oyuncu olsa bile kendini bulması zaman alıyor (Seri), bazen iyi oyuncu olsa bile bizde aşı tutmuyor (Nzonzi)...

CL'de maça çıktığımız periyotlarda ortada 1 takım olmuyor ki. Sahada 11 oyuncudan oluşan bir oyuncu topluluğu oluyor sadece. Son 2 seneye bakalım, hep 2. yarıda adam gibi oynamaya başlıyoruz. Oyuncuların adaptasyonu var, tutmayan oyuncuların yerine veya eksik kalmış ama transfer yapamadığımız bölgere oyuncu alıyoruz; bunların da adaptasyonu var elbette, hocanın eldeki malzemeye uygun bir oyun bulması var...

Yav Haziran'da kurduğumuz kadroyu Ocak'ta tekrar sil baştan yapmak zorunda kalıyoruz. Var mı ötesi. Hocanın da hataları oldu elbette ama CL'de kötüyüz diye hocaya sallamayı hiç de hakkaniyetli ve mantıklı bulmuyorum.

Mehmet Demirkol'un tespiti de güzel.
 
Son düzenleme:
Şu anda şampiyonlar liginde oynasak Brugge'yi 2 maçta da elek eder, Real - PSG'den mutlaka puan çıkartırdık.
Fatih Hoca'nın en büyük şanssızlığı bu FFP belası.
Her sene sonunda 11'in yarısını değiştirmemiz gerekiyor.
Birsürü kiralık topçu alıyoruz. Veya bonservisi elinde adamlara yöneliyoruz. Takımın yarısını bu sene de olduğu gibi son günde anca kurabiliyoruz. Bazen iyi çıkıyor (Saracchi), bazen kötü (Babel), bazen iyi oyuncu olsa bile kendini bulması zaman alıyor (Seri), bazen iyi oyuncu olsa bile bizde aşı tutmuyor (Nzonzi)...

CL'de maça çıktığımız periyotlarda ortada 1 takım olmuyor ki. Sahada 11 oyuncudan oluşan bir oyuncu topluluğu oluyor sadece. Son 2 seneye bakalım, hep 2. yarıda adam gibi oynamaya başlıyoruz. Oyuncuların adaptasyonu var, tutmayan oyuncuların yerine veya eksik kalmış ama transfer yapamadığımız bölgere oyuncu alıyoruz; bunların da adaptasyonu var elbette, hocanın eldeki malzemeye uygun bir oyun bulması var...

Yav Haziran'da kurduğumuz kadroyu Ocak'ta tekrar sil baştan yapmak zorunda kalıyoruz. Var mı ötesi. Hocanın da hataları oldu elbette ama CL'de kötüyüz diye hocaya sallamayı hiç de hakkaniyetli ve mantıklı bulmuyorum.

Mehmet Demirkol'un tespiti de güzel.
Demirkol'u ben de dinledim mantıklı şeyler söylüyor. Kesinlikle başka etkenler de var ama aga ilk yarıda 10-0 falan kaybedebileceğimiz maçlar oldu. O kadar da kötü kadromuz yoktu. Yani o performans her türlü eleştirilir. Ama şu an oyunumuzu bulduk gibi, böyle devam edersek kimse durduramaz zaten. Geçen seneki ş.l. performansını da unutur önümüze bakarız.
 
Demirkol'u ben de dinledim mantıklı şeyler söylüyor. Kesinlikle başka etkenler de var ama aga ilk yarıda 10-0 falan kaybedebileceğimiz maçlar oldu. O kadar da kötü kadromuz yoktu. Yani o performans her türlü eleştirilir. Ama şu an oyunumuzu bulduk gibi, böyle devam edersek kimse durduramaz zaten. Geçen seneki ş.l. performansını da unutur önümüze bakarız.
Ortada eleştirilecek bir şey varsa zaten eleştirilir ve eleştirilmelidir de. Hocayı ben de çok eleştirdim. Hocanın Belhanda, Babel ve Selçuk gibi bazı oyunculardaki gereksiz ısrarları ve yaz transfer döneminden beri süregelen yönetimle yaşadığı sorunlar, TFF - Ali Koç cephesiyle uğraşmak zorunda kalması, babasını kaybetmesi gibi etmenler sebebiyle kendini bir türlü futbola verememesi o kötü sonuçları ve kötü oyunları doğurdu. Tabii bir de kim bilir bizim haberimizin olmadığı neler dönmüştür içerde.
 
Son düzenleme:
Şu anda şampiyonlar liginde oynasak Brugge'yi 2 maçta da elek eder, Real - PSG'den mutlaka puan çıkartırdık.
Fatih Hoca'nın en büyük şanssızlığı bu FFP belası.
Her sene sonunda 11'in yarısını değiştirmemiz gerekiyor.
Kiralık ve bonservisi elinde adamlara yöneliyoruz. Takımın yarısını bu sene de olduğu gibi son günde anca kurabiliyoruz. Bazen iyi çıkıyor (Lemina - Saracchi), bazen kötü (Babel), bazen iyi oyuncu olsa bile kendini bulması zaman alıyor (Seri), bazen iyi oyuncu olsa bile bizde aşı tutmuyor (Nzonzi)...

CL'de maça çıktığımız periyotlarda ortada 1 takım olmuyor ki. Sahada 11 oyuncudan oluşan bir oyuncu topluluğu oluyor sadece. Son 2 seneye bakalım, hep 2. yarıda adam gibi oynamaya başlıyoruz. Oyuncuların adaptasyonu var, tutmayan oyuncuların yerine veya eksik kalmış ama transfer yapamadığımız bölgere oyuncu alıyoruz; bunların da adaptasyonu var elbette, hocanın eldeki malzemeye uygun bir oyun bulması var...

Yav Haziran'da kurduğumuz kadroyu Ocak'ta tekrar sil baştan yapmak zorunda kalıyoruz. Var mı ötesi. Hocanın da hataları oldu elbette ama CL'de kötüyüz diye hocaya sallamayı hiç de hakkaniyetli ve mantıklı bulmuyorum.

Mehmet Demirkol'un tespiti de güzel.

Güzel tespit ama ben Fatih Hoca'ya Mbaye Diagne transferini yazarım keşke hiç yapılmasaydı veya bu kadar büyük paralar verilmeseydi.
 
Şu anda şampiyonlar liginde oynasak Brugge'yi 2 maçta da elek eder, Real - PSG'den mutlaka puan çıkartırdık.
Fatih Hoca'nın en büyük şanssızlığı bu FFP belası.
Her sene sonunda 11'in yarısını değiştirmemiz gerekiyor.
Kiralık ve bonservisi elinde adamlara yöneliyoruz. Takımın yarısını bu sene de olduğu gibi son günde anca kurabiliyoruz. Bazen iyi çıkıyor (Lemina - Saracchi), bazen kötü (Babel), bazen iyi oyuncu olsa bile kendini bulması zaman alıyor (Seri), bazen iyi oyuncu olsa bile bizde aşı tutmuyor (Nzonzi)...

CL'de maça çıktığımız periyotlarda ortada 1 takım olmuyor ki. Sahada 11 oyuncudan oluşan bir oyuncu topluluğu oluyor sadece. Son 2 seneye bakalım, hep 2. yarıda adam gibi oynamaya başlıyoruz. Oyuncuların adaptasyonu var, tutmayan oyuncuların yerine veya eksik kalmış ama transfer yapamadığımız bölgere oyuncu alıyoruz; bunların da adaptasyonu var elbette, hocanın eldeki malzemeye uygun bir oyun bulması var...

Yav Haziran'da kurduğumuz kadroyu Ocak'ta tekrar sil baştan yapmak zorunda kalıyoruz. Var mı ötesi. Hocanın da hataları oldu elbette ama CL'de kötüyüz diye hocaya sallamayı hiç de hakkaniyetli ve mantıklı bulmuyorum.

Mehmet Demirkol'un tespiti de güzel.

şampiyonlar liginde kötüyüz diye bana sallayabilirsiniz renktaşım

haşa hocaya filan sallamayın
 
Fatih hocanın ilk yarıda başarısız olmasındaki nedenlerinden biri FFP'dir katılıyorum. Her sene kadro değişiyor, sürekli zamanını oyuncular bulmak üzerinden harcıyorsun, Fatih hoca antrenman sahasında takımı geliştireceğine gece gündüz transfer kovalıyor FFP illeti yüzünden.

Ama şu da var ki; bu sene takımın hücum sistemini değiştirerek yani pas oyunu veya set hücumu şeklinde bir hücum sistemine geçti, ki son yıllarda alışık olmadığımız bir sisteme geçince hem oyuncular hem taraftar bocaladı. Neymiş büyük takımlar set hücumu oynarmış sürekli topu kontrol edermiş. O mantık eskide kaldı. Şimdi gol atmak için bazı takımlar bilerek topu rakibe veriyor ki rakibi hazırlıksız yakalamak için.

Ama sonra hoca da hatasını farketti çok da geç olmadan yine geçen seneki gibi hızlı hücum prensibine dayalı bir oyun oynuyoruz. İlk yarıda bu kadar çok puan kaybının nedenlerinden biri de bu sistem değişikliğiydi.

Fatih hocayı bir eleştirdiğim konu da her transfer döneminde mutlaka birkaç fiyasko transfer yapması. 1 dakika bile oynatmadığı oyuncuları da alıyor, yazın alıp kışın gönderdiği adamlar da oluyor. Yiğit Gökoğlan, Erman Kılıç, Furkan Özçal, Muğdat Çelik, Kostas Mitroğlu, Ryan Babel, Steven Nzonzi vs. 2. dönemindeki transferleri saymak istemedim Almaguer, Sarr falan ne boş topçulardı öyle. Diagne'ye 13 milyon euro verilmesi de skandaldı bence. O paraya çok daha iyi isimler alınabilirdi Samatta gibi.

Bu sene şampiyon olursak sistem falan değiştirmeden, futbola aç isimler getirilmeli Saracchi, Onyekuru, Lemina gibi. Alacaksan da böyle isimler alacaksın. Hatta Falcao'yu falan da göndermek lazım.
 
Güzel tespit ama ben Fatih Hoca'ya Mbaye Diagne transferini yazarım keşke hiç yapılmasaydı veya bu kadar büyük paralar verilmeseydi.
Hocanın son tercihiydi Diagne. Hocanın istediği Tetteh ve adı basına bile düşmeyen oyuncuları yönetim alamayınca gittiler son gün yana yakıla 13M'u Diagne'ye verdiler. Hoca muhtemelen bu adam ligde hiç oynamasa bile muhtemelen kral olacak, bizde 3-5 gol elbet atar, tutmazsa bile yazın en kötü aldığımız paraya satar Ozan'dan gelen parayı yazın kullanırız dedi. Ama yönetim oyuncu satma konusunda inanılmaz kötü çıkınca ve Diagne'nin de bu kadar sorun çıkaracağını tahmin etmeyince kazık yedik maalesef.

Burda hocanın da suçu var tabii. Keşke gidip eli yüzü düzgün birini kiralasalardı. Biz yine şampiyon olurduk. Kazık da yememiş olurduk. Ama iş dönüyor dolaşıyor Ozan'dan gelen paranın bir sonraki transfer döneminde kullanılamamasına geliyor.

Ama hoca 1 suçluysa yönetim 3 suçludur. 30 gol atıp lig tarihine geçen adamı satamadılar.
 
Bence ligin ilk devresi icin hic bir sekilde bahane aramaya gerek yok. Belirgin bir oyun plani kurma konusunda hoca cok kötü bocaladi gerek eldeki malzeme gerek de aldirdigi veya alinan futbolcularla.

Bunun hepsi de birlesince ortaya ilk yaridaki gibi cok sönük hatta cok kötü bir performans ortaya cikti. Sampiyon oluruz olmayiz bundan ziyade neden birinci ve ikinci devreler arasinda 2 senedir böyle daglar kadar fark yasiyoruz onu tartisip onu cözmek gerek. Sezonun ilk bölümünde gerceklesen hatalar zincirini minimalize etmek icin neler yapabiliriz önümüzdeki yaz bunlari planlamalari lazim.
 
Diagne yerine Vedat alınmalıydı

4-5m öderdik ama iş yapardı. Hala yapardı. Diagne maalesef beklenenleri karşılamadi yönetimle taraftar da onu bitire bitire marka değerini bitirmeye çalıştı. Serdar Azizi gönderirken de aynı hata yapıldı: oyuncunun marka degerini düşürecek laflar edildi.
 
Diagne yerine Vedat alınmalıydı

4-5m öderdik ama iş yapardı. Hala yapardı. Diagne maalesef beklenenleri karşılamadi yönetimle taraftar da onu bitire bitire marka değerini bitirmeye çalıştı. Serdar Azizi gönderirken de aynı hata yapıldı: oyuncunun marka degerini düşürecek laflar edildi.
vedat şişirilmiş balondur
 
Fatih hocanın ilk yarıda başarısız olmasındaki nedenlerinden biri FFP'dir katılıyorum. Her sene kadro değişiyor, sürekli zamanını oyuncular bulmak üzerinden harcıyorsun, Fatih hoca antrenman sahasında takımı geliştireceğine gece gündüz transfer kovalıyor FFP illeti yüzünden.

Ama şu da var ki; bu sene takımın hücum sistemini değiştirerek yani pas oyunu veya set hücumu şeklinde bir hücum sistemine geçti, ki son yıllarda alışık olmadığımız bir sisteme geçince hem oyuncular hem taraftar bocaladı. Neymiş büyük takımlar set hücumu oynarmış sürekli topu kontrol edermiş. O mantık eskide kaldı. Şimdi gol atmak için bazı takımlar bilerek topu rakibe veriyor ki rakibi hazırlıksız yakalamak için.

Ama sonra hoca da hatasını farketti çok da geç olmadan yine geçen seneki gibi hızlı hücum prensibine dayalı bir oyun oynuyoruz. İlk yarıda bu kadar çok puan kaybının nedenlerinden biri de bu sistem değişikliğiydi.

Fatih hocayı bir eleştirdiğim konu da her transfer döneminde mutlaka birkaç fiyasko transfer yapması. 1 dakika bile oynatmadığı oyuncuları da alıyor, yazın alıp kışın gönderdiği adamlar da oluyor. Yiğit Gökoğlan, Erman Kılıç, Furkan Özçal, Muğdat Çelik, Kostas Mitroğlu, Ryan Babel, Steven Nzonzi vs. 2. dönemindeki transferleri saymak istemedim Almaguer, Sarr falan ne boş topçulardı öyle. Diagne'ye 13 milyon euro verilmesi de skandaldı bence. O paraya çok daha iyi isimler alınabilirdi Samatta gibi.

Bu sene şampiyon olursak sistem falan değiştirmeden, futbola aç isimler getirilmeli Saracchi, Onyekuru, Lemina gibi. Alacaksan da böyle isimler alacaksın. Hatta Falcao'yu falan da göndermek lazım.
Tek katılmadığım yer şu bodladığım yer oldu. Şimdi her aldırdığı topçu tutan TD yok ki. Elbet hatalar da olacak. Tabii bunların içinde mecburiyetler de var.

Mesela Yiğit Gökoğlan yabancı sınırı yüzünden alınmış bir adamdı.

Erman Kılıç beleşe geldi. Kötü topçu da değildi esasında. Rotasyonda filan iş yapardı ama CL listesine yazılmayınca direkt gitti. Oynamadı bile yani.

Furkan Özçal'da kumaş var gibi duruyordu. Beleşe geldi.

Muğdat zaten açlık sınırına oynadı. Beleşe geldi.

Nzonzi ve Seri herkesin malumu ki fırsat transferiydi. Aynı menajerin önerisiydiler. Nzonzi ilk geldiğinde takımın en iyilerindi. Bu adam bize nasıl geldi filan dedik hatta. Lakin takım kötü gidince saldı. Sonra zaten şu taktik maktik açıklamalarından dolayı iş koptu. İyi topçuydu ama karaktersiz çıktı maalesef.

Ryan Babel transferini çoğumuz övdük burda. Herif o yaşına rağmen küme düşen Fulham'da iş yapmıştı. Hollanda milli takımında da hala oynuyordu. Onyekuru transferi gerçekleşmeyince beleş olduğu için iş yapar diyerek alındı ama maalesef tutmadı.

Mitrouglu transferinde katılıyorum. Mantıksızdı. Ama devre arasında oyuncu kiralamak da maalesef zor iş. Oynayan oyuncuyu kimse kiralık vermek istemiyor doğal olarak.

Mesela Adem transferinde hocaya herkes sövdü. Ama adam bu sene bizi şampiyonluk yarışında tutan adamlardan biri oldu.
Kimin iyi oynayacağını, kimin oynayamayacağını tahmin etmek kolay değil.

Muğdat, Adem, Şener gibi oyuncuları beleşe alıp 3 tanesinden 1 tanesi tutsa, hatta tutmasa bile yine baya kardasın. Çünkü baya ucuza oynuyorlar. Ziraat'ta 3-5 maçta götürseler yetiyor.
 
Diagne yerine Vedat alınmalıydı

4-5m öderdik ama iş yapardı. Hala yapardı. Diagne maalesef beklenenleri karşılamadi yönetimle taraftar da onu bitire bitire marka değerini bitirmeye çalıştı. Serdar Azizi gönderirken de aynı hata yapıldı: oyuncunun marka degerini düşürecek laflar edildi.
Koca devre forvetsiz oynadık. Devre arası Vedat alınsaydı yarım senedir bekliyoruz, ala ala Vedat'ı mı aldınız derdi taraftar bu sefer. (Ben dahil)
Para da vardı çünkü.
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Geri
Üst Alt