Arif Çelik
Berlin Panteri
- 18 Temmuz 2014
- 47.318
- 25.868
- 2.808
İzlediğiniz Filmler, Görüşleriniz ve Önerileriniz (ARŞİV)
- Durum
- 19 Mart 2014
- 28.159
- 29.616
- 2.598
as far as my feet will carry me bu filmi izleyin. Hikayesi ve oturtulmak istenen konu ve finali baya güzel olmuş.
Şükrü Erden
Baba Gündüz
- 25 Haziran 2011
- 83.642
- 19.446
- 1.173
blade trilojisini tekrar izledim
I; iyi
II; çok iyi
III; berbat
III'de Snipes hariç 5 kurus etmeyen tüm aktörleri seçmişler
I; iyi
II; çok iyi
III; berbat
III'de Snipes hariç 5 kurus etmeyen tüm aktörleri seçmişler
Ümit Çatar
Cezalı
- 8 Temmuz 2015
- 8.691
- 0
- 311
Arkadaşlar Aranızda Hint filmleri izleyen vardır mutlaka... neden bilmiyorum ama bu Hint Fimlerini izleyince İnsan Tuhaf oluyor...
Başka Bir Dünya'ya geçiş yapıyorum sanki... Müzikler , Danslar , Giyinme tarzları , Ses tonları herşeyiyle çok farklılar... insan etkisinden çıkamıyor
Başka Bir Dünya'ya geçiş yapıyorum sanki... Müzikler , Danslar , Giyinme tarzları , Ses tonları herşeyiyle çok farklılar... insan etkisinden çıkamıyor
- 26 Ağustos 2009
- 13.152
- 232
- 1.388
Avare'yi anmak lazım bu manada
aawaaraa hoon, aawaaraa hoon
yaa gardish mein hoon, aasamaan kaa taaraa hoon
https://www.youtube.com/watch?v=0kY0ffAaCk8
Caner Candan
10 Numara!
- 1 Aralık 2008
- 12.392
- 0
- 341
Ekli dosyalar
Şükrü Erden
Baba Gündüz
- 25 Haziran 2011
- 83.642
- 19.446
- 1.173
Slumdog hariç hiç bir zaman hint filmi izlemedim
- 27 Ocak 2010
- 58.726
- 30.350
- 3.363
eskinin türkücüsü şimdinin sinema yönetmeni özcan deniz'in hintlilerden arakladığı fanaa filmide çok güzeldir. gerçi aamir khan (böyle yazılıyor heralde) filmleri kalitedir her daim.
bunun dışında pi'nin yaşamı bana göre son dönemlerin en muhteşemidir. film bittikten sonra biraz incelemelerine göz atılınca alt metinlerinde gerek kör kütük inancın gerekse de inançsızlığın insanları, toplumu nasıl etkilediğini çok iyi anlatıyor.
tabi son dönemlerin en iyisi pi'nin yaşamı desemde avare gibi gerçek bir efsane var. öyle bir film ki tek başına tüm yeşilçamın alt yapısını oluşturmuş, etkilemiş. hatta bugün ülkemizdeki dizi sektöründe olsun modern denilen sinemasında olsun etkilerini hala gösteriyor.
bunun dışında pi'nin yaşamı bana göre son dönemlerin en muhteşemidir. film bittikten sonra biraz incelemelerine göz atılınca alt metinlerinde gerek kör kütük inancın gerekse de inançsızlığın insanları, toplumu nasıl etkilediğini çok iyi anlatıyor.
tabi son dönemlerin en iyisi pi'nin yaşamı desemde avare gibi gerçek bir efsane var. öyle bir film ki tek başına tüm yeşilçamın alt yapısını oluşturmuş, etkilemiş. hatta bugün ülkemizdeki dizi sektöründe olsun modern denilen sinemasında olsun etkilerini hala gösteriyor.
Son düzenleme:
- 26 Ağustos 2009
- 13.152
- 232
- 1.388
Death Of A Superhero (2011)
Film Hakkında: Canlı çekim ve animasyonun yepyeni bir üslup ile birleştirildiği Süper Kahramanın Ölümü acı, komik, içten ve canlı bir aşk hikayesi sunuyor. On beş yaşındaki Donald, yenilmez ve yıkılmaz bir süper kahramanın karanlık dünyasını olağanüstü bir çizim yeteneği ile kağıda dökmektedir. Ancak gerçek hayatta kendisi süper kahramanın aksine hasta ve hayli zayıftır. Ergenlik çağının doruklarında hasta olan Donald, büyümeye başladıkça sevgiyi keşfedecek, ailesini daha iyi anlamaya başlayacak ve hayatı daha iyi tanımaya başlayacaktır.
Ian Fiztgibbon'ın yönettiği filmin başrolünde ise Andy Serkis bulunuyor. Ian Fitzgibbon, 2009 yılında Bu Filmde Ben Varım ile Altın Lale kazanmıştı.
Değerlendirmem: Görsel sanatların çizimlerle ve canlı çizgi film efektleriyle gerçek hayata uyarlanması oldukça özgünlük katmış filme. Geleneksel "bir çocuğun yaşam mücadelesi" konulu filmlerden ayrılan yapımlardan biri bu yönden.Hayal gücü-çizimler-reel yaşam köprüsüyle çok iyi bir film kesinlikle. Bu tür filmlerde sevmediğim tek klişe atarlı ergen triplerine karşı atarlı pskologların filme konumlandırılması. Yani onu değiştirmeye çalışmaktan çok suyuna giden tipler.Tavsiye edilesidir...7,8/10
Film Hakkında: Canlı çekim ve animasyonun yepyeni bir üslup ile birleştirildiği Süper Kahramanın Ölümü acı, komik, içten ve canlı bir aşk hikayesi sunuyor. On beş yaşındaki Donald, yenilmez ve yıkılmaz bir süper kahramanın karanlık dünyasını olağanüstü bir çizim yeteneği ile kağıda dökmektedir. Ancak gerçek hayatta kendisi süper kahramanın aksine hasta ve hayli zayıftır. Ergenlik çağının doruklarında hasta olan Donald, büyümeye başladıkça sevgiyi keşfedecek, ailesini daha iyi anlamaya başlayacak ve hayatı daha iyi tanımaya başlayacaktır.
Ian Fiztgibbon'ın yönettiği filmin başrolünde ise Andy Serkis bulunuyor. Ian Fitzgibbon, 2009 yılında Bu Filmde Ben Varım ile Altın Lale kazanmıştı.
Değerlendirmem: Görsel sanatların çizimlerle ve canlı çizgi film efektleriyle gerçek hayata uyarlanması oldukça özgünlük katmış filme. Geleneksel "bir çocuğun yaşam mücadelesi" konulu filmlerden ayrılan yapımlardan biri bu yönden.Hayal gücü-çizimler-reel yaşam köprüsüyle çok iyi bir film kesinlikle. Bu tür filmlerde sevmediğim tek klişe atarlı ergen triplerine karşı atarlı pskologların filme konumlandırılması. Yani onu değiştirmeye çalışmaktan çok suyuna giden tipler.Tavsiye edilesidir...7,8/10
- 26 Kasım 2012
- 179.328
- 241.487
- 5.688
len life of pi ve slumdog indian filmi deilki
- 5 Şubat 2013
- 15.315
- 2.593
- 1.698
aynen bende cok begeniyorum bajrangi bhaijaan izlemediysen öneririm.
- 27 Ocak 2010
- 58.726
- 30.350
- 3.363
haklıymısın reis abd yapımı,yönetmeni tayvanlı yazıyor oyuncu grubuna aldandım işte.
Şükrü Erden
Baba Gündüz
- 25 Haziran 2011
- 83.642
- 19.446
- 1.173
- 12 Haziran 2011
- 72.215
- 21.812
- 2.743
- 19 Mart 2014
- 28.159
- 29.616
- 2.598
Üç idiot çok iyi filmdir. Normal de Hint filmi izlemem,hatta nefret ederim. Lakin onu izledim.
- 30 Aralık 2010
- 1.646
- 4
- 288
Don serisini izlemelisin
- 27 Ocak 2010
- 58.726
- 30.350
- 3.363
Leon On me (1989)
Film Hakkında : Gerçek bir hikayeden uyarlanan filmde, Oscarlı başarılı oyuncu Morgan Freeman, zıvanadan çıkmış okulu yola getiren müdür rolünde.1977 Oscar'larında "Rocky" ile "En İyi Yönetmen" Oscar'ının sahibi olan ve aynı zamanda "The Karate Kid" serisine de imza atan John G. Avildsen yönetmen koltuğundaki isim.
Değerlendirmem : Samimiyet ve disiplini aynı potada eriten seyredilmesi gereken bir yapım. Afro amerikan ve latin gençlerin,azınlık olarak da fakir beyaz çocukların yer aldığı kendi yağıyla kavrulmuş,çetelerin bulunduğu bir okulun içindeki cevherin ortaya çıkarılmasındaki yöntemler ele alınıyor. Aynı zamanda öğretmen-öğrenci arasındaki denge de güzel kurgulanmış. Sanırım bu filmi daha sonrasında çekilen benzerlerinden ayıran en önemli detay bu. Ayrıca ırkçılığa karşıtlığı fakirlik üzerinden vermesi de önemli bir anektod olarak göze çarpıyor. Morgan Freeman'nın döktürdüğü orjinal bir yapıt...8 /10
çok çok iyiydi,müthiş öneri :005:
şunu daha sonra farkettim
meğersem reisin alt yapı sanılandan çok daha sağlammış
- 27 Ocak 2010
- 58.726
- 30.350
- 3.363
- 18 Kasım 2010
- 24.180
- 789
- 1.963
agustos 2015 miş vizyon tarihi. ekşın baya vardı. begendim ben tavsiye edilir
- 26 Ağustos 2009
- 13.152
- 232
- 1.388
Victoria (2015)
Film Hakkında : Berlin'e yeni taşınmış ve bu şehrin kurallarına göre yaşamayı öğrenmeye çalışan Victoria, Berlin'de bir gece kulübünde arkadaşlarıyla eğlenmekte olan Sonne ile tanışır ve aralarında hızlı bir çekim yaşanır. Ancak gece arkadaş grubunun ödemesi gereken eski borç nedeniyle bambaşka bir noktaya sürüklenir. Victoria Sonne ve arkadaşlarına yardım etmeye karar verir ve maceraya katılır. 2015 Uluslararası Berlin Film Festivali’nde En İyi Görüntü Yönetimi de dahil olmak üzere 3 ödülü birden kucaklayan film; tam 140 dakikalık tek bir plandan oluşuyor. Sebastian Schipper'ın yönetmenliğini üstlendiği bu son derece önemli sinemasal deneyimin başrolleriniyse; Laia Costa, Frederick Lau ve Franz Rogowski gibi isimler paylaşıyor.
Değerlendirmem : Bir gece, bir insan hayatını bu denli nasıl değiştirebilir ? Yalnızlık bu denli güçlü bir cesaret verebilir mi insana ? İşte bunları irdeliyor film... Hakikaten çok beğendim. Hem gizem öğesi, hem de insanın yalnızlığını dibine kadar yaşatan,irdeleten seyredilesi bir yapım olmuş. Kamera açıları sanki insanda filmi yaşatıyor hissiyatı veriyor. Yönetmenin tekniği çok yerinde denilebilir. Bunu da Blair Cadısı tarzında yapmaması ayrıca güzel benim açımdan.Ben bundan gayrı piyano sahnesine bayıldım. Gece izlenmesi tavsiye edilir. Melankoliyi dibine kadar alıyorsunuz...8 / 10
Film Hakkında : Berlin'e yeni taşınmış ve bu şehrin kurallarına göre yaşamayı öğrenmeye çalışan Victoria, Berlin'de bir gece kulübünde arkadaşlarıyla eğlenmekte olan Sonne ile tanışır ve aralarında hızlı bir çekim yaşanır. Ancak gece arkadaş grubunun ödemesi gereken eski borç nedeniyle bambaşka bir noktaya sürüklenir. Victoria Sonne ve arkadaşlarına yardım etmeye karar verir ve maceraya katılır. 2015 Uluslararası Berlin Film Festivali’nde En İyi Görüntü Yönetimi de dahil olmak üzere 3 ödülü birden kucaklayan film; tam 140 dakikalık tek bir plandan oluşuyor. Sebastian Schipper'ın yönetmenliğini üstlendiği bu son derece önemli sinemasal deneyimin başrolleriniyse; Laia Costa, Frederick Lau ve Franz Rogowski gibi isimler paylaşıyor.
Değerlendirmem : Bir gece, bir insan hayatını bu denli nasıl değiştirebilir ? Yalnızlık bu denli güçlü bir cesaret verebilir mi insana ? İşte bunları irdeliyor film... Hakikaten çok beğendim. Hem gizem öğesi, hem de insanın yalnızlığını dibine kadar yaşatan,irdeleten seyredilesi bir yapım olmuş. Kamera açıları sanki insanda filmi yaşatıyor hissiyatı veriyor. Yönetmenin tekniği çok yerinde denilebilir. Bunu da Blair Cadısı tarzında yapmaması ayrıca güzel benim açımdan.Ben bundan gayrı piyano sahnesine bayıldım. Gece izlenmesi tavsiye edilir. Melankoliyi dibine kadar alıyorsunuz...8 / 10
Son düzenleme:
- Durum