Cevap: Nasıl Galatasaraylı Oldunuz?
Küçüktüm, yaz gelmişti ve biz yine köye gittik.
Araba avluya girdiğinde kuzenimi bahçede göremeyince canım sıkıldı. Çünkü ne zaman gelecek olsak beni bahçede beklerdi. "Mıstık nerde" diye sordum. Yengem "yokarda maç izliyo, koş sende yanına" dedi. Koşarak çıktım merdivenleri. O zamana kadar maç izlemişliğim de yoktu, takım tutmuşluğum da.
İçeri girdiğimde Mıstık bir yandan koltuğun üzerinde zıplıyor, bir yandan da "vur, hadi, ahh bee" diye bağırıyordu.
Biraz da kızarak, "biz geldik" dedim. Hemen sarıldı, "hoşgeldin" dedi ama bir taraftan da gözünü televizyondan ayırmıyordu. O zıplıyor, ben de yanında dikiliyordum. O kadar heyecanlıydı ki oturursam ayıp olur diye düşünmüştüm.
Birkaç dakika geçmişti ki "sen hangi takımı tutuyosun" diye sordu. "Ben takım tutmuyorum ki, bilmiyorum" dedim.
"Bak" dedi. "Bu maçı kazanırsak şampiyon oluyoruz. Eğer şampiyon olursak sen de Galatasaraylı ol" dedi.
Maç bitti. Tüm köyü bisikletlerimizle dolaştık, "Cim Bom Bom" diye bağırıyorduk.
Evet, Galatasaray 14 yıl sonra şampiyon olmuştu, ben de Galatasaraylı.