Bitiricilik verimsizliği konusunda bir çok şey yazılıp çizilebilir ama bence en büyük problemlerden biri de, standardı olmayan hakem yönetimleri.
Maçların kilidini açacak bir karar verilmiyor, senin oyuncunun özgüveni düşüyor, rakip direncleniyor, rahat geçecek maç diken üstünde geçiyor.
Nasıl olur da 8 maç boyunca GS lehine tek bir V.A.R. kararı olmaz? Hiç mi bir şey olmadı yani 8 maçta lehimize?
Onu da geçiyorum, maç içinde cereyan eden küçük küçük detaylar, gri pozisyonlarda sürekli aleyhimize çalınan/çalınmayan düdükler.
Direkt maç sonucuna tesir eden kararları dahi geçtim, bu tarz hakem yönetimleri de oyunun baskısını çok değiştiriyor.
Örneğin, ince bir ofsayt pozisyonu oluyor, karşı karşıya kalacağız hakem bayrak kaldiriyor. V.A.R. bu tarz pozisyonlar için var, ama bu işte ince dogramaktir.
Tam tersi, hatta bugün de oldu, Borini karşı karşıya kalacak FB-K.Gümrük maçında, ofsayt yok bile, vars da 10 cm falandır. Yan hakem bayrağı kaldırıyor. Belki gol olacak, belki FB 10 kişi kalacak vs vs.
ADS maçında Onyekuru taçtan topu çeviriyor, yan hakem önce bayrağı kaldırıyor ve hızlıca indiriyor çünkü az adamla yakalanacağız, Onyekuru uzaktan şut cekiyor bereket Muslera kurtariyor. Gol olsa ne olacak?
Konya maçı, biz hucumdayiz, Oliviera'ya rakip ceza sahası köşesinde net faul yapılıyor, anında kontra yiyoruz bu faul sayesinde onda bereket direkten dönüyor. Gol olmuyor.
Vallahi ya ben ne Kadıköy'de ne İnönü'de böyle hakem göremiyorum.
Bir başka aksi örnek, Bjk Ankaragücü maçında 2 puan bırakacak, uydurma bir penaltı veriliyor, son Giresun maçında yine BJK'in rakibinin verilmeyen golü.
Örneğin biz Giresun maçında 3 puan bıraktık değil mi, aynı maç aynı pozisyonlarda ama GS takımının üzerinde FB formalarıyla Kadıköy'de oynansin, Emre Akbaba'nin maç başındaki pozisyonuna VAR'dan penaltı verilir, maçın kilidi çözülür, daha rahat bir oyunla 3 puanı alırdık.
Ya da son dakikada Torriera'nin pozisyonu için penaltı verilir en kötü ihtimalle 1 puan kurtarilirdi.
Fbli, Bjkli topçular, Kadıköy'de, İnönü'de rakibe dayak atar kart yok, Abdülkerim'in eli rakibim omzuna değer, oyundan atılır.
Oyuncular bunun farkında değil mi sanıyorsunuz, bence diken üstünde oynamamizin en önemli etkenlerinden biri de bu.
Sürekli hakem hakem diye ağlamanın bir anlamı yok ama gereksiz objektif olacağım diye kasmanin da bir anlamı yok bence.
Çok bariz ve bilinçli şekilde GS hakemler ve var tarafından katlediliyor uzun süredir.