- 21 Eylül 2012
- 6.728
- 5.060
- 1.713
sayin hakan yazici
islamin "yuzu", -e goredir, yani "gercek yuzu" ozneldir, ornegin, ayni ayeti, iki farkli ozne, kavramsal olarak iki farkli sekilde algilar, iki farkli sekilde de uygular. bu sebeple ornegin islam teolojisinde bir "akaid" olusturulmustur, fakat bu yapi yine "birilerinin" ideolojileri temelindedir, ve kurumsaldir. siyasal tabanda ise, islamin orijinleri, tarihin arastirma konusudur, yani acilimlar, "yorumlar" degil, "olgular" uzerinden gider/gitmelidir, zira gercegi verecek olan budur, oznel fikirler degil. dolayisiyla, ornegin kuran, kronolojik tabanda irdelenir, ki metinlerin icerigi, gerek etimolojik, gerek siyasal tabanda, dogru anlasilabilsin..
dolayisiyla, sizin "islamin gercek yuzu" dediginiz, kendi oznel dunyanizin bir yansimasidir, fakat bu yansima, islama dair tarihsel bir cikarim degildir, haliyle olgu dunyasina bagintisiz bir dus-uncedir.
Sayın Emir Sato
Öncelikle benden daha bilgili bir insansınız. Ne zaman İslam'ı eleştiren bir mesaj yazsanız, her seferinde cevap verip o konu hakkında tartışmak istiyorum ama en sonunda hiç o topa girmemeye karar veriyorum. Çünkü savunduğunuz şey (ateizm, evrim vb.) hakkında yeterli bilgiye sahip değilim, hatta hiç değilim neredeyse. Darwin'in, Nietzsche'in veya benzerinin eserlerini okumadım. Sizse hem İslam hakkında hem de bahsettiğim konularda bilgi sahibisiniz. Bu yüzden eninde sonunda bu tartışmadan haksız çıkacağımı biliyorum.
Verdiğiniz cevaba gelirsek, dediğiniz gibi "İslam'ın gerçek yüzü" ifadesi özneldir. Ben kabul ettiğim Kuran yorumunun gerçek İslam olduğunu düşünürüm ve bunu savunurum. Zamanında insanların (alim/Allah dostu denilen) Kuran'a yaptıkları yanlış öznel yorumlar yayılmış ve şeriat ortaya çıkmıştır. Bu yorumlar, önceki mesajda da belirttiğim gibi ayetleri en uç noktadan alanların ve sizin belirttiğiniz gibi bunu kendi ideolojilerine uygun hale getirenlerin yorumlarıdır. Maalesef şeriat denen bu yorumlar, yüzyıllarca birilerinin yorumu değil de sanki İslam'ın kendisiymiş gibi düşünülmüştür ve bu düşünce hala ülkemiz de dahil olmak üzere bütün İslam dünyasında geçerli görülür. Bu yorumların çoğu bu kadar mantık dışıyken çok kabul görmesi tamamen teslimiyet ve düşünmemeden kaynaklanır. Müslümanların en büyük sorunu düşünmemektir, sorgulamamaktır. Erkeğin kadının yüzünü veya saçını görmesi dünyanın sonuymuş gibi davranılması ve bunun yasaklanması hangi dinde olabilir? Böyle bir uygulama erkeğin uçkuruna düşkün bir yaratık olduğunu kabul etmektir. Peki hangi yaratıcı yarattığı varlığa öyle olmadığı halde öyleymiş gibi emir verir? Şeriattaki; kadının her tarafının kapatılması inancı, Allah'ın kendi yarattığı varlığı tanımadığını iddaa etmek gibi bir şeydir. Şeriat bunun gibi bir sürü yanlış ve mantıksız yorumlarla doludur.
Benim ailem şeriatın kabul gördüğü ailelere (Müslümanların %90'ına) en güzel örneklerden bir tanesi. Tarikat şeyhinin yüzünü görünce sevap kazanıldığına inanılan, cübbeli ahmet (veya herhangi bir tanınan hoca) diyorsa doğrudur denilen, niye namaz kılıyoruz diyen çocuğa kılmazsak Allah bizi cehennemde yakar denilen bir sülalede büyüdüm ben

Siyasal tabanda ise yorumlar değil de olgular üzerinden değerlendirme yapmak gerektiğini söylemişsiniz. İslam tarihindeki olguların temelinde yapılan yorumların olduğunu düşündüğüm için bu fikrinize katılmıyorum. Dediğiniz şeyi yanlış anlamış da olabilirim, umarım derdimi anlatabilmişimdir.
Son düzenleme: