Fatih Terim: "Bu sezonun başında Galatasaray'da bir devrim olması gerektiğine karar verdim"

3.stoper gibi düşün, ama diğer iki stoper gibi rakip oyuncu markaj etmiyor daha çok defansı garintelemek adına kullanılan boşta olan oyuncu konumunda. Geriden oyun kurmada yardımcı olan ve bir nevi biraz oyunu yöneten ilk oyuncu gibi daha çok.

Ben çok oynadım bu pozisyonda çünkü profesyonel klasmanlarda fazla ya da hiç kullanılmasa da alt klasmanlarda yani amatör liglerinde kullanılıyordu ben 10 sene önce falan oynarken. Benim görevim rakibin havadan uzun toplarını karşılamak, stoperlerin yardımına yetişmek, iki stoperi yönetmek, kaleciden topu isteyen ilk oyuncu olmak ve orta sahaya destek çıkmaktı. Bir nevi sahada boşta olan oyuncu olduğun için ofansa da çıkabiliyorsun ve bu yüzden bir defans oyuncusu olarak epey gol attığım da olmuştur.

Kısacası eskiden kaleciler oyuna bu kadar dahil değillerdi yani pas oyununa vs bu kadar entegre değillerdi bu işi Libero diye bahsedilen oyuncu yapıyordu. Günümüzün futbolunda bu pozisyon gereksiz ve demode hâle geldiği için çoğu kişi bilmiyor ve tanımıyor bile.
Bir düzeltme...

Terim' in futbol oynadığı zamanlarda defans merkez tandeminde iki futbolcu olurdu. Bunlardan kesici özellikte olan ve rakip oyuncuyu ilk karşılayana stoper, stoperin kademesine giren ve top kullananına libero denirdi. Bizde 'süpürücü' tabiri de kullanılırdı ki Raşit Çetiner stoper, Fatih Terim libero idi. Sonraki dönemde mesela Bülent stoper, Popescu libero; Uche stoper, Högh libero gibi...

Oyunda tempo ve pres artıp hücumlar daha fazla sayıda oyuncuyla yapılmaya başlandıkça defans tandemindeki oyuncuların rol paylaşımı giderek eşitlenmeye başlandı; ikisi de kesici, mümkünse ikisi de top kullanma becerisi olan adamlardan seçilmeye başlandı...

Piontek' in icadı olan 3-5-2 de senaryo farklıydı tabii. İki kesici stoper önde rakip atakları karşılar, arkadaki libero tamamen serbest, ofsaytı ayarlamaya çalışır, defansta kazanılan hemen bütün topları kullanır, boşta kalan topları toplar, rakiple ikili mücadeleye pek girmezdi...

Şimdi 3-5-2 / 3-4-3 oynayan takımlarda rol dağılımı o zamanki 3-5-2 den farklı. Rakip ataklarda oyuncular o tarafa kayma yaparak, birisi o tarafın beki gibi, diğer ikisi çift stoper gibi davraniyor. Merkez stoper de diğerleri kadar ikili mücadeleye giriyor. Birbirini iyi tamamlayan oyuncularla, takımda sinerji de yakalanabilirse daha yüksek verim alındığını düşündüğüm bir format. Ancak organizasyon kabiliyeti zayıf takımlara göre değil...

(Bir dinazor olduğumu bilmeyenler de öğrenmiş oldu:))
 
Sayin aysalla nasil bir iletisim problemi yasadinki adam aranizdaki konusmalari yayinlayacak kadar kızdı? aysal gibi bir elit bir adami nasil delirttin hocam?sende az degilsin,kusura bakma
Terim ayrılmaya yakın Faruk Süren' in, Burak Elmas için sarfettiği ''Fatih Terim, ego savaşına girilmemesi gereken biri'' sözü durumu özetliyor. O gün Terim' in kaleminin kırıldığını anlamış ve burada yazmıştım...

Süren' in, Terim' in değerli kişiliğinden dolayı böyle söylediğini zannedenler yanılıyor. Kendisi Terim'i en iyi tanıyan, ters düştüğü kişilere karşı ne denli çirkinleşebileceğini en iyi bilen adamdır...
 
Açık kapı bırakarak tamamen taraftara oynamış.

SM-A325F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 
Geri gel hocam. Kredin bizde sonsuz. Biz senden razıyız.
 
Önde baskı, anında baskı, tempolu oyun. Bilerek mi yaptı bilmiyorum ama günümüzde tüm modern futbol anlayışlarının temelini oluşturan bir aksiyonu 96-2000 yılları arasında başarılıyla sergilemişti. Daha öncesinde uygulayan yoksa bunu daha iyi pazarlayabilir diye düşünüyorum aslında önemli bir konu.
 
Önde baskı, anında baskı, tempolu oyun. Bilerek mi yaptı bilmiyorum ama günümüzde tüm modern futbol anlayışlarının temelini oluşturan bir aksiyonu 96-2000 yılları arasında başarılıyla sergilemişti. Daha öncesinde uygulayan yoksa bunu daha iyi pazarlayabilir diye düşünüyorum aslında önemli bir konu.
fakat daha sonra kendini inkar edip topa sahip olma oyunu oynatmaya çalıştı
ft değişik bir adam
 
Arda Oğulcan Ismail Ömer Alparslan Aytaç felan da gelsin de, gözümüzün pası silinsin demi.

Zaten bu evlatları mahvetti hocayı.
Maşallah çoğu 90 kilo yediler yediler doymadılar.

Yok renktaş. Geriye dönük bakınca hocam ilk başta gayet başarılıydı.

En son Başakşehir'i yenip şampiyon olduğumuz maç sonrası Meral hanımın attığı tweet. Devamında Ekrem beyin maçlarımıza gelmesi. (Kendisini stada sokmak en büyük hata.) Belli kişileri kızdırıp TFF ve Hakemlerin tamamen bizimle uğraşmasına neden oldu.

Sosyal medya ergenleri yerine, işi bilenlerin yorumlarını da değerlendirip hocama tekrardan destek olma kararı aldım.
 
Terim gibi bir efsanemiz varken bok atan ''taraftara'' soruyorum Terim olmasaydi takimin taraftari olurmuydunuz? Samimi soruyorum. Terim gibi bir iconun bu kulubden gecmesi bizim icin sans oldu. Benzer bisey yasar miyiz? Sanmiyorum.

Hepiniz 10/10luk adam bekliyorsunuz da oyle birsey bulunmuyor. Terimi hatalariyla basarisiyla efsanemiz olarak kabul edelim.
Efsane zaten. Ona kimse birsey diyemez ama artık günümüz futbolunda kendisine yer yok
 
geri dönerse sibel canın aman şarkısıyla video yapacagım:)

Sana bensizlik yaramaz demiştim inanmamıştın Bir daha asla dönmem demiştin bak yanıldın Büyük lokma ye ama büyük söz konuşma Seni seveni de bulmuşken sen de sev hesapsızca Aman körü körüne de bağlanma :hijack:
 
Özetle 'devrim'...

Taylan' a güvenip 6 no almamak, yetmedi üstüne Berkan ve Cicaldau' yu ekleyip bu orta saha üçlüsüyle sezona girmek; rotasyon için Aytaç' a güvenip gerektiğinde Alpaslan' ın yeterli olacağını düşünmek!..

İsmail ve Fatih' e güvenip Okan' ı kiralık göndermek...

Berghuis ve Ghezzal' ı isteyip, onlar olmayınca Morutan' ı 'heyecan verici futbolcu' diye transfer ettirip Yunus' u paketlemek...

Sonuçta, MM in opsiyonunun kullanılmasıyla birlikte 30 milyon harcatıp ortaya böyle 'hacamat' bir kadro çıkarmak...

Sonra neymiş? ''Hocanın bir bildiği vardır'' diyecekmişiz; ''Takım çalışarak gelişemiyormuş, değişerek gelişecekmiş!''...

Kusura bakmasın ama kariyerinin son üç yılında bildikleri yanıldıklarının çok çok gerisinde kaldı. O yüzdendir ki mevcut iki aday kendisini seçenek olarak bile görmüyor; medyadaki dalkavukları bile ''Vay nasıl Terim' i istemezsiniz?!'' diye veryansın edemiyor...

Şüphesiz efsanemizdir ama o eski enerjisinden zerre eser kalmamış durumdaydı; yerli-yersiz hakemlere küfrederek filan aldığı cezalar, enerjinin değil acizliğin göstergesidir...
 
Şüphesiz efsanemizdir ama o eski enerjisinden zerre eser kalmamış durumdaydı
En önemlisi bu bence. Son 2 sezondur resmen bıkkınlık vardı mimiklerinde. Geçen sene averajla kaybedilen şampiyonluğun kilit maçları küme düşen ankaragücüne kendi sahamızda yenilmemiz, yetmedi bi de rizeye yenilmemiz. O aralar resmen hiç ortalarda yoktu, takım kafasına göre takılıyordu
 
En önemlisi bu bence. Son 2 sezondur resmen bıkkınlık vardı mimiklerinde. Geçen sene averajla kaybedilen şampiyonluğun kilit maçları küme düşen ankaragücüne kendi sahamızda yenilmemiz, yetmedi bi de rizeye yenilmemiz. O aralar resmen hiç ortalarda yoktu, takım kafasına göre takılıyordu
Rahmetli Mustafa Cengiz Başkanın isyanı tam da bu duruma idi. Sadece sarfettiği laflar üzerinden gidilince ölçüyü kaçırmış gibi algılandı ama o süreci düşününce hak vermemek elde değildi. Ülke gerçeklerinin çok üzerinde maliyetle oluşturulmuş takım mücadele etmekten bile aciz görüntü sergiliyor, ekabir TD hala burnundan kıl aldırmıyor! İnsan sabır taşı olsa çatlar!..
 
az daha yapiyordun devrimi koca cinari küme düsürerek.

allahtan lig lig degil, takimlar takim degil de bizden de mallar var...
 
Fatih Terim bu ligin kitabını yazmış biridir. bende zaman zaman eleştirmiş olsam da son şampiyonluğumuz ile birlikte tff nin bariz bir şekilde uyguladığı bir taktiği es geçmemek lazım.

nedir o taktik; galatasarayı ligin ilk 10-14 haftası olabildiğince frenleyebilmek.. biz son 3 sezondur hep ne diyoruz ? ligin başında bu kadar puan kaybetmeseydik, son hafta rakibimiz puan kaybetsin diye beklemezdik..?

bu sene uefa olmasa trabzonspor belki yine bizimle şampiyonluk yarışına girecekti ve biz yine aynı cümleyi kuracaktık..
 
Geri
Üst Alt